Türkiye

Gül'den HSYK ve İnternet değerlendirmesi

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, onayına sunulan HSYK düzenlemesinde itiraz ettiği kısımları iktidarla paylaştığını söyledi. "Anayasa’yla çelişen 15 noktadan kaçı düzeltildi diye bakacağım” dedi. Gül, ilkelerle hareket ettiğini, popülist davranmadığını da ekledi.

Konular: HSYK, Abdullah Gül
Abdullah Gül kayıp trilyon davası kapsamında 18 Kasım'da ifade vermişti. [AA-Arşiv]

cumhurbaşkanı abdullah gül, geçen hafta onayladığı internet yasası ve onayını bekleyen hâkimler ve savcılar yüksek kurulu (hsyk) düzenlemesiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. 

abdullah gül, istanbul’daki huber köşkü’nde köşe yazarları, uluslararası basının türkiye temsilcileri ve internet sitesi yöneticileriyle buluştu.

gül hsyk teklifinin hazırlık sürecindeki etkisini şöyle anlattı:

"bu yasa adalet komisyonu’na geldiği gün metnini aldırdım, hukuk büromuz çalıştı, sunum yaptılar. 12 maddede anayasa’yla çelişen 15 nokta gördüm. adalet bakanı’nı çağırıp kendisine de anlattım. yazılı olarak da bilgi notunu bakana verdim. çıkan yasa bize 2-3 gün önce geldi. ankara’ya dönünce önüme getirecekler, anayasa’yla çelişen 15 noktadan kaçı düzeltildi diye bakacağım."

"şimdiye kadar 6 yasayı veto ettim"

gül, internet erişimine yasaklar getiren yasayı onayladığı için hem türkiye'de hem de uluslararası basında yöneltilen eleştirileri ciddiye aldığını söyledi. yasayı onaylarken iktidardan kritik maddelerde iyileştirme sözü alarak hareket ettiğini, sonuç almanın önemli olduğunu belirtti.

"her cumhurbaşkanının ayrı bir yöntemi vardır. ben başından beri yasalar meclis komisyonuna gelir gelmez onları aldırır ve hukuk komisyonumla inceletirim. bunların büyük bölümü daha sonra meclis genel kurulu'nda düzeltilerek karşımıza gelir. bazıları yasaları veto etmediğimi konuşuyor. şimdiye kadar 6 yasayı veto etmişim. ama benim şöyle bir imkânım var: 2002’deki ak parti hükümetini ben kurdum. o kabinedeki bazı bakanlar hâlâ bu kabinede. haliyle bu ilişki meclis'teki birçok yasayı bana gelmeden önce düzelttirme imkânı veriyor. ben bunu çok kullandım. kendimde o değiştirebilme imkânını, gücünü görmeseydim, farklı davranırdım."

"veto etseydim aynen gelme ihtimali vardı"

abdullah gül, yasayı neden veto etmediğini ve teklifte hangi değişikliklerin yapıldığını da şöyle anlattı:

"önüme gelen 126 maddelik bir torba yasa. içinde engelli ve yaşlıları ilgilendiren önemli maddeler var. baktım ki bu yasayı veto etsem şike yasasında olduğu gibi aynen geri gelme ihtimali var. çünkü torba yasada ve seçim ortamında içinde milyonlarca insanın beklediği iyilikler de var. bu yüzden ilgili bakanı çağırdım, ‘bazı problemli maddelerin değişmesi lâzım’ dedim. ancak yeni yasayla değişebilirdi. daha önceki cumhurbaşkanlarının da yaptığı bir uygulama bu. ben sadece durumu kamuoyuyla paylaştım. tib başkanının zaten bilgi almak hakkı varken bir de içerik eklenmiş; bunu yanlış buldum. ikincisi, tib başkanına yayın kapatma yetkisi verip, 'itirazı olan mahkemeye gitsin’ diyordu. ‘mahkeme kararı gerekir’ dedik. aslında avrupa birliği’nin 2006/4 direktifine göre mahkeme kararı ya da sıkı kurallar deniyor, ama bizde kurallar istismar edilebiliyor; o nedenle mahkeme dedik. bir üçüncüsü, pek dikkat çekmedi, mahkeme kararında bile her bilgi alınamayacak; kimlik bilgileri dâhil herşey diyordu. dördüncüsü, ihtisas mahkemeleri, bilişim mahkemeleri geliyor. bunu da olumlu görüyorum."

"reform süreçlerine önderlik yaptım"

sosyal paylaşımı etkin kullanan bir cumhurbaşkanı olarak yasayı onayladıktan sonra gül’ün sosyal paylaşım sitesi twitter'daki takipçilerinde 100 bine yakın azalma olmuştu. gül, “hepsine önem veriyorum. hem içeriyi hem de dışarıyı takip ediyorum. faydalandığım yazılar da oluyor. ama temelde tasarıyı olduğu gibi onayladığım doğru değil.” dedi. gül'ün açıklamaları şöyle:

"uzunca süredir türkiye’nin yumuşak gücüne vurgu yapan bir insanım. sadece cumhurbaşkanı değil siyasette bulunduğum süreçte de türkiye’nin esas gücünün genç, dinamik nüfusu yanında hukukun üstünlüğü ve evrensel demokrasi olduğunu da bilen biriyim. hükümetteyken reform süreçlerine önderlik yaptım. türkiye’nin bu gücünün zayıflaması değil giderek konsolide olmasını savunuyorum. özgürlükçü politikalara inanırım. internet isteseniz de istemeseniz de bu ortamı hazırlıyor. dünyayı şeffaf yapan da internettir. buna günlük tedbirler alan ülkeler olmuştur. ama bu ülkelerde de internet yasağını aşmaya dönük programlar, tüneller çıkmıştır. en yasaklı ülkede bile tünelden geçip bilgiye ulaşabilirsiniz. wikileaks çıktığında abd’de de çıkıp nasıl önleyeceğiz yayılmasını, diye konuştular. ama sonunda önleyemeyeceklerini gördüler. hangi yasayla hangi tedbiri getirirseniz getirin zaten önleyemezsiniz."

"kötü niyet değil haksızlık var"

abdullah gül, internet yasasını onayladıktan sonra new york times gazetesinde yayımlanan 'yasakçı' davrandığına ilişkin yazıları takip ettiğini de belirtti.

"biliyorum cumhurbaşkanı yasakçılar kervanına katıldı, diyenler var. ben kişisel bir popülarite hesabı ya da gelecek tasavvurlarıyla hareket etmiyorum. cumhurbaşkanlığı makamından daha büyük bir onur olamaz. evet, new york times'ın yazısını okudum. ağır bir yazı ve önemli bir gazetenin yayın kurulu imzasıyla çıkan bir yazıyı dikkate alırım. ama haksızlık olduğunu da söylemek isterim. kötü niyet değil haksızlık olduğu düşüncesindeyim. genel algımızla ilgili negatif bir süreç içinde olduğumuz ortada. ben yapılan değişiklikten tatmin oldum ama algı da çok önemli. economist, guardian, le monde’daki yazıları önemserim. bunlar vaktiyle yaptıklarımızla ilgili ‘reformcu hükümet’ diye manşet attıklarında gurur duymuştum. türkiye’nin yumuşak güç tarafının parlaklığının gitmesine rıza göstermem."

"herkes belli bir rol almamı isteyebilir"

gül yasaları incelerken popülist değil ilkesel hareket ettiğini de ifade etti. cumhurbaşktanı, siyasetteki rolünü şu sözlerle anlattı:

"şahsımla ilgili çok şeyler yazıldı. bunlar yaşadığımız siyasi ortamla ilgili. bu kavgada benim de rol oynamamı bekleyenler var. ben milletin birliğini temsil ettiğim için güncel tartışmalara girmemeye çalışıyorum."

"basında duyulmaması için çabaladım"

abdullah gül'e, milli istihbarat teşkilatı (mit) müsteşarı hakan fidan 7 şubat 2012'de sorgulanmak istendiğinde, fidan’a başbakan tayyip erdoğan gibi "ifade verme" deyip demediği de soruldu. gül'ün başdanışmanı ahmet sever de, daha önce 'ifade ver, bir şey çıkmaz" dediği haberlerini yalanlamıştı.

gül buna, "yazılanlar doğru değil. ben bu olayın basında duyulmadan kapatılması için gayret sarf ettim." diyerek cevap verdi.

kaynak: milliyet ve vatan

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;