Gülen örgütü soruşturmaları

Gülen: Kumpası kendileri kurdu

Fethullah Gülen, Ergenekon tahliyeleri ile ilgili konuştu. "Kumpas lafzı, bir ayak oyunuydu. Kendi yaptıklarını Cemaat’e fatura etmeye kalktılar" dedi.

Konular: Türkiye
Fethullah Gülen Zaman Gazetesi'ne konuştu.

zaman gazetesi'nde 5 gün sürecek fethullah gülen röportajının ilk bölümü bugün yayımlandı. ekrem dumanlı’nın sorularını yanıtlayan gülen, ergenekon davasındeki tahliyeleri değerlendirirken, hükümeti suçladı: 

“kanun nizam ne gerektiriyorsa, hukuk ve yasalar ne diyorsa, onun yanında oluruz. kumpas lafzı, bir ayak oyunuydu. kendi yaptıklarını cemaat’e fatura etmeye kalktılar. bir kişi için meclis’i toplayıp yasa çıkardılar. aynı duyarlılığı bu insanlar için de gösterebilirlerdi. tahliye başka, yargı süreci başka. yargılanmaları devam ediyor. hukukun kararını saygıyla karşılamak lazım. biz hep hukuktan yana, evrensel değerlerden yana olduk. yine öyle olacağız. en zor anlarda taarruza maruz kaldığımızda bile hukuka saygıda kusur etmemek lazım.”

“son dönemde size akla hayale gelmeyen yalan ve iftiralar atıldı. ağır sözler kullanıldı. bu ithamlara sizin tabirinizle sükût durdunuz, neden cevap vermediniz?” sorusuna şu yanıtı verdi:

“ellerindeki hangi delile dayanarak bunları kendilerinden emin bir şekilde telaffuz ediyorlar, doğrusu çözemedim. burada ifadeden kaçınacağım o galiz tabirleri, atf-ı cürümleri, mü’minlere karşı ehl-i küfrün bile tarih boyunca kullandığını hatırlamıyorum. kullananlara asla yakıştıramadım. yalan söylüyorlar, demeyeceğim. hilâf-ı vâki hususlarla insanları yanıltıyorlar, demeyi tercih edeceğim.”

darbelerde gördüğümüzden on kat fazla zulüm var

dumanlı’nın, “28 şubat’ın en önemli mağdurlarından birisiniz. tarihin görmediği bir medya lincinin akabinde hakkınızda dava açıldı ve 8 yıl yargılandınız. varlıklarını size karşıtlık üzerine bina eden bir grup, 28 şubat’a destek verdiğinizi iddia ederek yeni mağduriyetlere kapı açmaya çalışıyor. bugün de aynı şeyi tekrar yaşıyorum hissine kapılıyor musunuz?” sorusuna gülen’in yanıtı şöyle oldu:

“bu türlü bir cendereyi defalarca yaşadık. 12 mart muhtırası’nda ‘devlete sızmak’ suçlamasıyla 6 buçuk ay hapis. 163. madde o günlerde, rahmetli özal kaldırıncaya kadar bir giyotin gibi müslümanların başındaydı. 12 eylül’de 6 sene bir şakî gibi takip edildim. baskınlar yapıldı. arkadaşlarımız taciz edildi. bir açıdan baktığımızda darbe ve tarassut altında yaşamak bir hayat tarzı haline geldi. şu an gördüğümüz şey askerî darbelerde gördüğümüzden 10 kat daha fazladır. her şeye rağmen müşteki değilim. bu defa sivillerin eliyle, aynı kıbleye yöneldiğimizi düşündüğümüz insanlar tarafından benzer bir muameleye uğruyoruz. bunun ekstra acısı olmadığını söylemek hilâf-ı vaki beyan olur. ama “bu da geçer ya hû” deyip sabretmekten başka bir şey elimizden gelmiyor.”

fenerbahçe çok ciddi kenetlenme içinde

gülen, “’cemaat fenerbahçe’yi ele geçiriyor..’ iddialarını tuhaf karşıladığınızı, bunu anlamakta zorlandığınızı  ifade etmiştiniz. ortaya çıkan yeni bilgiler çerçevesinde bu iddiaları nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusunu ise şöyle yanıtladı:

“fenerbahçe güzide bir kulübümüz. müşahede ettiğim kadarıyla yönetimi, seyircisi ve taraftarıyla çok ciddi bir kenetlenme içinde. bu imrendirici bir durum. bundan kim rahatsız olur ki? fenerbahçe’yi ele geçirme, galatasaray’ı ele geçirme gibi teşebbüsleri siyaset harici emellerle nasıl izah edeceksiniz? kamuoyuna izah edilemeyen her hususu cemaat’e yıkma, kendini temize çıkarma gibi bir refleks var. şimdi ortaya çıkan yeni bilgiler ışığında bunun da bir iftira olduğu anlaşıldı.”

kaynak: zaman gazetesi

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;