cizre'de bir süredir yaşanan olayların ardından dün de 12 yaşındaki nihat kazanhan'ın hayatını kaybetmesinin ardından bir açıklama yayınlayan halkların demokratik partisi (hdp), yaşananlardan cizre emniyet müdürü ercan demir'i ve kendisini cizre'ye atayan hükümeti sorumlu tuttu. 

"siyasi iktidar cizre’de olan bitenlerden sorumludur. hrant dink’in katledilmesi döneminde hakkında tutuklama talebi bulunan ve yurtdışına çıkış yasağı konmuş bir kişinin cizre’ye emniyet müdürü olarak atanması bir skandaldır. bu, cizre gibi özenli ve dikkatli davranılması gereken bir yerde atılacak en yanlış adımdır."

"cizre’de yaşananlar her geçen gün bizleri daha derin bir endişeye sürüklüyor" denilen açıklamada, emniyet müdürü ercan demir'in cizre'ye atanması ve hâlâ görevde tutuluyor olmasının, "hükümetin cizre'de yapılanların arkasında durduğunu" gösterdiği savunuldu.

açıklamada, "hükümete bir kez daha sesleniyoruz" denilerek şu taleplerde bulunuldu:

"cizre’deki emniyet müdürü başta olmak üzere, bu cinayetlerde parmağı olan veya hayırhah davranan tüm yetkilileri derhal görevlerinden alın. bilerek ve planlayarak çocukları katleden güvenlik güçlerinin ortaya çıkarılmasını sağlayın. cizre halkından intikam alma çabalarından vazgeçin."

cizre'ye yeni heyet gidiyor

cizre'de bir türlü dinmeyen olayların ardından yeni bir heyet yarın ilçeye gidecek. demokratik bölgeler partisi (dbp) eş genel başkanı emine ayna, demokratik toplum kongresi (dtk) eşbaşkanları selma irmak ve hatip dicle ile hdp eş genel başkanı figen yüksekdağ, halkların demokratik kongresi (hdk) eşsözcüleri sabahat tuncel ve ertuğrul kürkçü cuma günü cizre'de basın açıklaması yapacak. 

cizre'ye dün de dtk eşbaşkanı hatip dicle'nin de aralarında bulunduğu bir heyet gitmiş; dicle, öcalan'ın mesajını ileterek, gençlerden yüzlerini kapatarak eylem yapmaya ve kepenk kapattırmaya son vermelerini istemişti. 

davutoğlu reddetmişti

başbakan davutoğlu, 12 yaşındaki nihat kazanhan'ın ölümüyle ilgili yaptığı açıklamada, "herhangi bir şekilde emniyet görevlilerimizin kurşunlarıyla öldürülmesi söz konusu değil. orada ne fiili bir müdahale ne de gaz kullanımı söz konusu oldu" demişti.