grup toplantısı öncesinde yumruklu saldırıya uğrayan kemal kılıçdaroğlu'nun ilk sözleri "herkesi sükûnete davet ediyorum. baskılar, şiddet; bunlar bizi engelleyemez" oldu.

30 mart yerel seçimlerinin sonuçlarını değerlendiren chp lideri, "çalıştım" dedi ve şöyle devam etti: 

"bu seçimlerin beklentilerimizi karşılamadığını söyledim. çalışıp sorgulayacağız. kararlılık ve inançla çalışacağız. neyi çıkardık bu seçimden? tek sözcük: çalışacağız. daha kapısını çalmadığımız, tokalaşmadığımız milyonlarca kadın var. demek ki daha fazla çalışacağız."

"bir siyasal iktidar düşünün; dört bakanı yolsuzluk iddiaları nedeniyle istifa etmiş, oğlunun evinde sıfırlanmayı bekleyen paralar var, banka müdürlerinin evindeki ayakkabı kutularının içinden dolarlar fışkırıyor. o nedenle beklentilerimiz yüksekti. gittiğim her mitingde vicdanlara seslendim. vicdan çok önemli bir kavramdır. kul hakkı yiyenlere kapı aralamamaktır. böyle bir hükümetin sandıkta cezalandırılacağını düşünmüştük. uyuyan vicdanları uyandırmak zorundayız."

"o kadar ileri gittiler ki uyuyan vicdanlara bir kez daha seslenmek istiyorum: dini, imanı ağzından düşürmeyip istismar eden başbakan diye bir zat var. bakanı vardı, kur’an-ı kerim ile dalga geçip ‘bakara makara’ dedi ve yine koruması altında. elinizi vicdanınıza koyup tekrar düşünün: sizin inancınızla dalga geçen adama oy verirken vicdan muhasebesi yaptınız mı?"

gönüllülere, gençlere, kadınlara teşekkür

"ankara’daki şaibe iddialarından sonra bine yakın genç chp genel merkezi’ne geldi. görünce gururlandım, onların hiçbiri chp üyesi değildi. ama beklentileri vardı ve o beklentileri asla boşa çıkarmama gibi bir görevimiz var. ikinci teşekkürüm gönüllü çalışan bu gençlere. üçüncü teşekkürüm kadınlara. olağanüstü bir çaba harcadılar. olası bir baskı yönetiminin kendilerine daha büyük bir fatura çıkaracağının bilincindeydiler."

30 mart'ı cumhuriyet tarihinin en şaibeli seçimi ilan eden kemal kılıçdaroğlu, seçimde karşılarında blok oluşturduğunu iddia ettiği devlet ile mücadele ettiklerini söyledi:

"anadolu ajansı’nın genel müdürü bile iktidar partisine özel bilgi servis etti. halbuki görevi herkese ve dünyaya bilgi vermek. (...) 44 ilde elektrikler kesildi. neden seçim akşamı kesiliyor? kedi diyorlar, trafoya girmiş. genel merkez’in kedisi ‘şero’ yerinde mi diye sordum arkadaşlara. ama kedi arıyorsanız bakanlar kurulu’nun sıralarına bakmak lazım. seçimler hükümet değil, yargı gözetiminde yapılır. ama biz tam tersine tanık olduk. bakanların gidip baskı kurmaları da en tipik örneklerinden biridir."

kaynak: al jazeera