neden şimdi? uzmanlara göre, batı’nın bu tavır değişikliğinin arkasında beş temel neden var:

1. caydırıcılığı koruma çabası
2. kimyasal silahlara sahip başka ülkelere göz dağı verme çabası
3. rusya’nın bir askeri operasyonu desteklemese de engel olmaması
4. iç savaşta rejim lehine geri dönülmesi zor gelişmeler
5. iran’ın bölgeye kalıcı bir biçimde yerleşmeye başlaması

ingiltere ve abd’nin başı çektiği batılı ülkeler bugüne dek suriye konusunda “her türlü opsiyon masada” demekle yetiniyordu. rusya ve çin’in suriye rejimine verdiği destek, olası bir rejim değişikliğinde kimin iktidara geleceğinin belirsizliği bu çekimserliğin altında yatan sebeplerdi.

ancak 21 ağustos’ta şam yakınlarında düzenlenen ve yüzlerce sivilin ölümüne neden olan kimyasal silah saldırısı bu gidişatı değiştirdi. bu tarih de dikkat çekici zira abd başkanı obama tam bir sene önce, aynı gün, “kimyasal silah kullanımı kırmızı çizgimizdir” demişti.

bu tavır değişikliğinin temel nedenlerinden biri, suriye’nin başka ülkelere örnek teşkil etme ihtimali. suriye, kimyasal silahlara sahip olduğunu gizlemiyor.

temmuz 2012’de dönemin suriye dışişleri bakanlığı sözcüsü cihad makdisi, bu silahların ordunun kontrolünde olduğunu ve yalnızca bir dış müdahele olursa kullanılacağını söylemişti.

çin, sudan, kuzey kore ve israil de bm kimyasal silahların kullanması ve yayılması anlaşmalarına uymuyor.

ingiltere dışişleri bakanı dışişleri bakanı william hague’in "21. yüzyılda kimyasal silahların rahatça kullanılması ve bir sonucu olmaması ihtimali düşünülemez" açıklaması da bu kaygıyı doğruluyor.

ajt’nin soruların yanıtlayan usak düşünce kuruluşundan stratejist xxxx de aynı kanıda: “21 ağustos saldırısı çok net bir biçimde kimyasal saldırı. batılı ülkeler buna da yanıt vermezlerse, kimyasal silah kullanımının başka ülkelerde de önünün alınamayacağı endişesini taşıyorlar”

iki yıldır süren iç savaşta, onbinlerce insan ölürken, suriye’nin birleşmiş milletler güvenlik konseyi’nde herhangi bir yaptırımla karşılaşmamasının sebebi, rusya ve çin’di. ancak akdeniz’deki tek üssü suriye’de bulunan rusya da bu kez askeri bir müdahaleye üstü örtülü de olsa onay verdi.

rusya dışişleri bakanı sergey lavrov “rusya, suriye'ye askeri bir müdahale olması durumunda bile kimseyle savaşma niyetinde değil” dedi. 

suriye’de iki yıldır süren çatışmalarda, rejim ve muhalifler arasında değişen dengeler de, batı ülkelerini rahatsız ediyor. iran destekli hizbullah güçlerinin suriye rejimi yanında savaşması, muhaliflerin esad güçleri karşısında elini daha da zayıflatıyor. bu durum da, suriye’de herhangi bir dış müdahale olmadan nihayetlenmesini güçleştiriyor.

batılı güçlerin başından beri suriye’ye müdahale etmesi gerektiğini bir çok platformda dile getiren israil lobisine yakın washington enstitüsü’nden andrew tabler’göre, bu durum, askeri müdahelenin daha net bir biçimde gündeme gelmesinin başka bir nedeni.

tabler  aynı zamanda, iran’ın bölgede gittikçe yayılan etkinliğine de dikkat çekiyor: “suriye, iran’dan kesintisiz mali ve askeri destek alıyor. batı da görüyor ki, iran, hiç çıkmamacasına suriye’ye yerleşiyor. askeri bir müdahele, iran’ı o bölgede geriletmek için de çok gerekli.”