türkiye'nin ilk sivil cumhurbaşkanı turgut özal'ın mezarı, ölümünden 19 yıl sonra mahkeme kararıyla açılıyor.

ankara cumhuriyet başsavcılığı'nın kararı üzerine topkapı'daki anıt mezar'daki işlemle ilgili adli tıp uzmanları derneği başkanı ümit biçen açıklamada bulundu. biçen, özal'ın kabrinde yapılacak incelemelerde zehirlenmeye ilişkin kanıt bulunmasının zor gözüktüğünü söyledi.

mezar açılma sürecinde avrupa protokollerinde belirlenen kurallara göre hareket etmesi gerektiğine işaret eden biçen, "bazı kimyasal maddelerin ve bu olayda kullanıldığı iddia edilen zehirlerin ceset içinde zamanla yok olması gibi bir durum var" dedi.

biçen, "tahlillerde çok nadir olarak birtakım ağır radyoaktif metallere ve zehirlere rastlanabilir. bazı örnekler ölenin kemik ve saçlarında kalmışsa bulguları elde etmek olanaklı. fakat saptanabilecek bazı maddelerle zehirlendiğini söylemek bu durumda çok zor olacaktır" diye ekledi.

ankara üniversitesi adli tıp ana bilim dalı başkanı ve adli tıp uzmanı prof. dr. hamit hancı da özal'ın mezarından alınacak örneklerle yapılacak tahlil sonuçlarının bir hafta içinde belirlenebileceğini söyledi.

tahlil yapılması kararını 'doğru' olarak niteleyen hancı, şüpheli durumların ardından yapılan mezarlık incelemelerinde bazı zehir türlerinin 10-15 yıl sonra da ortaya çıktığını vurguladı.

güvenlik artırıldı

çok sayıda basın mensubu ve canlı yayın ekibinin bulunduğu alanda, bazı televizyon kanalları canlı yayın araçlarını hazır tutuyor.

karar sonrasında alınan ek güvenlik önlemleri nedeniyle anıt mezar'a girişler de engelleniyor.

istanbul cumhuriyet savcısı ümit zafer çolak, adli tıp kurumu'na bağlı morg ihtisas dairesi, kimya ihtisas dairesi ve biyoloji ihtisas dairesi ile istanbul emniyet müdürlüğü olay yeri inceleme şubesi görevlilerinden oluşacak bir ekip işlem boyunca olay yerinde bulunacak. 

rapordan araştırmaya

cumhurbaşkanı abdullah gül, 1 ekim 2010 tarihinde devlet denetleme kurulu'na (ddk), özal’ın ölümünün ayrıntılı bir biçimde incelenmesi talimatını vermişti. gül'ün talimatı üzerine harekete geçen ddk, cumhurbaşkanının ölümüyle ilgili hazırladığı raporu haziran ayında kamuoyuna açıklamıştı.

görevi başında ve ani şekilde ölen bir cumhurbaşkanının ölümünün her zaman 'şüpheli' olduğu belirtilen raporda, herhangi bir otopsi veya çankaya köşkü'nde delil tespiti gibi işlemlerin yapılmamış olması da 'tam bir akıl tutulması' olarak değerlendirilmişti.

özal’ın sağlık sorunlarının bilinmesine karşın yeterli sayıda sağlık personeli, ekipman ve ambulans bulundurulmamasının eleştirildiği raporda, cumhurbaşkanına ilk müdahalenin zamanında yapılmadığı belirtiliyor.

şortla askeri birlik denetlemişti

12 eylül askeri darbesi sonrasında yapılan ilk seçimlerde anavatan partisi genel başkanı olarak seçmenin karşısına çıkan turgut özal, seçim sonrasında yüzde 45 oy alarak 1983 yılının son günlerinde başbakanlık koltuğuna oturmuştu.

1989 yılında mustafa kemal atatürk'ten kenan evren'e kadar devam eden asker kökenli cumhurbaşkanı dönemini kapatan isim oldu ve cumhurbaşkanı seçildi.

boğaz köprüsü'nü satma fikri, türkiye'ye çağ atlatma söylemi ve "benim memurum işini bilir" ifadesiyle türkiye siyasetine damgasını vuran turgut özal, cumhurbaşkanlığı döneminde de şortla askeri birlik selamlayan ilk cumhurbaşkanıydı.

görev başında öldü

8. cumhurbaşkanı turgut özal, 17 nisan 1993’te görevi başında hayatını kaybetmişti. 1987 yılının şubat ayında abd’de bypass ameliyatı olan özal’ın, vefatından önceki günlerde fazla kilo aldığı ve prostat kanseri olduğu söyleniyordu.

özal, 18 haziran 1988'de ise o dönem lideri olduğu anavatan partisi (anap) kongresi’nde, bir silahlı saldırıya maruz kalmış ve parmağından vurulmuştu.

kaynak: al jazeera ve ajanslar