Sivas Davası düştü | Al Jazeera Turk - Ortadoğu, Kafkasya, Balkanlar, Türkiye ve çevresindeki bölgeden son dakika haberleri ve analizler

Türkiye

Sivas Davası düştü

Mahkeme 19 yıl önce 35 kişinin yakılarak öldürülmelerini 'insanlığa karşı suç' olarak değerlendirmediği için, dava zamanaşımından kapandı.

Haberin Öne Çıkanları

Zamanaşımı doldu

Savcı talep etmişti

Dosya kapandı

Duruşma sırasında adliye önünde toplanan kalabalık 'zamanaşımına hayır' sloganları atarak seslerini duyurdu. [AA]

Sivas'ta ne olmuştu?

kentteki pir sultan abdal şenliklerine katılan çok sayıda şair, yazar ve müzisyen madımak oteli’nde kalıyordu. aralarında aziz nesin’in de yer aldığı bazı isimlerin şenliklerde yaptığı konuşmalar üzerine kentte, katılımcıların ‘ateizm propagandası’ yaptığı iddiası yayılmaya başladı. 2 temmuz 1993 günü yaklaşık 15 bin kişi cuma namazının ardından otelin bulunduğu bölgede toplandı. grup oteli önce taşladı daha sonra ise ateşe verdi. güvenlik güçleri müdahale için sekiz saat bekledi. olayda 35 kişi yanarak ve boğularak hayatını kaybetti.

beş firari sanığın sivas’ta 2 temmuz 1993 tarihinde 35 kişinin öldürülmesinden dolayı yargılandığı dava, zamanaşımından düştü. 

ankara 11. ağır ceza mahkemesi'ndeki duruşmada savcının zamanaşımı talebini değerlendiren mahkeme, pir sultan abdal şenlikleri için kentte bulunan sanatçı ve aydınların kaldığı madımak oteli'nin ateşe verilmesini 'anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs’ suçu olarak nitelediği için, davada 15 yıllık zamanaşımı doldu.

olay eğer 'insanlığa karşı suç' olarak değerlendirilseydi dava için zamanaşımı söz konusu olmayacaktı.

2005 yılında yürürlüğe giren türk ceza kanunu’nun 77. maddesine göre, 'kasten öldürme, yaralama, işkence, eziyet veya köleleştirme, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçlarının bir plan doğrultusunda, sistemli olarak işlenmesi 'insanlığa karşı suç' olarak tanımlanıyor.

ancak mahkeme suçun işlendiği tarihte türk ceza kanunu'nda insanlığa karşı suçları bir madde bulunmadığını hatırlatarak, dolayısıyla davanın 77.madde kapsamında ele alınamayacağına hükmetti.

avukatlardan tepki

müşteki avukatlar ise bu görüşe karşı çıkarak 12 eylül davasını örnek gösterdi. avukatlardan şenal sarıhan daha önce ankara cumhuriyet başsavcılığının, insanlığa karşı suçlarda zaman aşımının uygulanmayacağı gerekçesiyle, 12 eylül dönemine ilişkin işkence suçlarıyla ilgili iddianame hazırladığını hatırlattı. 

sarıhan, işkence eylemlerinin 1980'de olması ve iç hukukta bu suçlar yönünden dava zaman aşımı süresinin dolmasına rağmen, iddianameyi hazırlayan başsavcılığın, geniş bir yorumla işkencenin insanlık suçu olduğunu kabul ederek, zaman aşımını dikkate almadan, türkiye'nin de tarafı olduğu ve avrupa insan hakları sözleşmesi'ne atıfla bulunduğunu anlattı.

dava sonuçsuz kaldı 

1994 yılında hazırlanan iddianame üzerine başlayan yargılama süreci, firari şüphelilerin bir türlü yakalanamaması nedeniyle 19 yıldır sonuçlandırılmadı. dava 21 ekim 1993’te 124 sanıkla başladı.

davanın açılış sebebi “laik anayasal düzeni değiştirip din devleti kurmaya kalkışma” olarak belirlendi.

mahkemenin verdiği cezaların yargıtay tarafından az bulunup bozulmasıyla uzayan süreç 2001’de tamamlandı. geçen süre zarfında birçok sanık hakkındaki suçlamalar hafifletildi, bazıları salıverildi ya da firar etti.

33 sanık idam cezasına mahkum edildi,, idam cezaları müebbet hapse çevrildi. diğer sanıklar hakkında da çeşitli hapis cezaları verildi.

adalet bakanlığı verilerine göre toplamda 79 sanık hüküm giydi.

savcı hakan yüksel, dönemin sivas belediye meclis üyesi cafer erçakmak dışındaki sanıklara isnat edilen 'anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs etmek' suçuna öngörülen 15 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle davaların düşürülmesini talep etmişti.

 
 
suç tarihinin 2 temmuz 1993 olduğu dikkate alındığında 2 temmuz 2008’de zamanaşımı süresinin dolduğunu ifade eden yüksel, altı sanığa açılan kamu davasının zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle düşmesine karar verilmesini istemişti. 
 
firari yedi sanıktan cafer erçakmak ve yılmaz bağ daha önce ölmüşlerdi.
 
haklarındaki dava düşen diğer sanıklar ise şevket erdoğan, köksal koçak, ihsan çakmak, hakan karaca ve necmi karaömeroğlu. 
 
protestoya polis müdahale etti
 
zamanaşımı kararı adliye önünde gerilime neden oldu. karara tepki gösteren ve yürüyüş yapmak isteyen gruba, polis, biber gazı ve tazyikli suyla müdahale etti. 
 
adliye önünde avukatların karara ilişkin açıklamasının ardından, atatürk bulvarı'nı trafiğe kapatan ezilenlerin sosyalist partisi (esp), halkevleri ve türkiye komünist partisi (tkp) üyelerinin de aralarında bulunduğu kalabalık yürüyüşe geçmenk istedi. bunun üzerine polis, biber gazı ve tazyikli suyla gruba müdahale etti. protestocular da taş ve soplalarla polise karşılık verdi. olaylar sırasında yaralanan bir gazeteci arkadaşları tarafından hastaneye kaldırıldı. 
 
kaynak: ajanslar

 

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;