Kürt sorunu
'Sözü olan Meclis'e gelsin'
Başbakan Erdoğan, 'Ulusa Sesleniş' konuşmasında, terörle mücadede yeni bir dönem başladığını söyleyerek, "Söyleyecek sözü olan Meclis'e gelsin" çağrısında bulundu.
Haberin Öne Çıkanları
Erdoğan ulusa seslendi
BDP'ye Meclis çağrısı
Bölgedeki huzurlu ülke
başbakan recep tayyip erdoğan, terörle mücadelede yeni bir dönem yaşandığını söyleyerek, "hava harekatları azami dikkatle sürdürüldü, sürdürülecek, türk silahlı kuvvetlerimiz, özel eğitimli emniyet güçlerimiz de koordineli olarak terörle mücadeleye devam edecektir'' dedi.
erdoğan, televizyonlarda yayınlanan ''ulusa sesleniş'' konuşmasında, ''şu gerçeği özellikle ifade ediyorum: tek bir masum insanımızı bile feda etmeden bu mücadeleyi sürdürme kararlılığımız değişmeyecektir'' dedi. terörün ekonomik ve sosyal maliyeti çok büyük olduğunu ifade eden erdoğan, “kürt vatandaşlarımız da zaten terörün açtığı tahribatla ne kadar mağdur olduklarını ve ne maliyet ödediğimizi iyi biliyorlar. eğer gerçek manada yatırım bu bölgelerimize gidemiyorsa bilesiniz ki terör belasından dolayı gitmiyordur. terör azaldıkça terör yok olmaya yüz tuttukça bilesiniz ki bölgeye giden yatırımlar o denli artacaktır.'' dedi. erdoğan, şöyle konuştu:
erdoğan, konuşmasında bdp'yi işadet ederek; bu dönemde bütün partilerin katıldığı ortak bir zeminde çok daha özgürlükçü bir anayasa hazırlama azminde olduklarını belirtti ve ''meşruiyet zemininde kalmak şartıyla türkiye'nin konuşulmayacak ve çözülemeyecek bir meselesi yoktur. bize göre, söyleyecek sözü olan, siyasetinde samimi olan, her hakkaniyet ve vicdan sahibi insan gelir milletin meclisinde yerini alır'' dedi. erdoğan, şunları söyledi:
''bunlar tbmm çatısı altında oluyor, inşallah daha fazlası da olacak. bu dönemde bütün partilerin katıldığı ortak bir zeminde çok daha özgürlükçü bir anayasa hazırlama azmindeyiz. meşruiyet zemininde kalmak şartıyla türkiye'nin konuşulmayacak ve çözülemeyecek bir meselesi yoktur. bize göre, söyleyecek sözü olan, siyasetinde samimi olan, her hakkaniyet ve vicdan sahibi insan gelir milletin meclisinde yerini alır. o meclis çatısı altında bulunan herkes, sadece kendisine oy verenlerin değil, 74 milyon insanımızın, bütün vatandaşlarımızın vekili olmanın şuuruyla hareket etmelidir. işi olmayan gençlerimiz, yolu olmayan köylerimiz, hayalleri kırılmış olan insanlarımızın dertlerini gidermek, ilk gün de bizim asli meselemizdi, bugün de öyledir. bunu haritaya bakarak değil, her insanımızı, her bölgemizi, her şehrimizi kucaklamış olarak söylüyoruz. hangi insanımızın gönlü kırıksa onun acısı bizim de içimizi acıtır. bu insanımızın türk olması, kürt olması, laz olması, çerkez olması, arnavut, roman olması neyi değiştirir? biz asırlardır yolu bir, derdi bir, sevdası bir, hayali bir olan, birbirinde erimiş, birbirine bağlı büyük bir milletiz.''
bölgedeki en huzurlu ülke biziz”
erdoğan, suriye'de yaşananları insan vicdanının almasının mümkün olmadığını belirterek, ''zorla, zorbalıkla, sokakları dolduran silahsız insanları ağır silahlarla vurup öldürerek bir rejim ayakta kalamaz, silahları bir an evvel susturmak ve halkın taleplerine kulak vermek yegane çıkar yoldur, bu yolu seçmeyenlerin akıbetini şu son birkaç ay içinde tunus'ta, mısır'da gördük, şu anda da libya'da yaşananları ibretle, hüzünle müşahede ediyoruz'' diye konuştu. ''bulunduğumuz coğrafyada belki de tek huzurlu ülke bizim ülkemiz'' diyen erdoğan, şunları söyledi:
''batı komşularımız ekonomik anlamda zorlu bir dönemden geçiyorlar, bunun sosyal çalkantılarıyla uğraşıyorlar. doğumuzda ve güneyimizde ise savaş, acı ve gözyaşı bitmek bilmiyor. suriye'de yaşananları insan vicdanının alması mümkün değildir. zorla, zorbalıkla, sokakları dolduran silahsız insanları ağır silahlarla vurup öldürerek bir rejim ayakta kalamaz. silahları bir an evvel susturmak ve halkın taleplerine kulak vermek yegane çıkar yoldur. bu yolu seçmeyenlerin akıbetini şu son birkaç ay içinde tunus'ta, mısır'da gördük, şu anda da libya'da yaşananları ibretle, hüzünle müşahede ediyoruz. demokrasi ve özgürlük talepleri halkın meşru talepleridir. bugünün dünyasında artık tek adam yönetimlerine, dikta rejimlerine, kapalı toplumlara yer kalmamıştır. bu gerçeği daha önce mısır yönetimine, tunus yönetimine, libya yönetimine nasıl hatırlattıysak, bugün de suriye yönetimine, yemen yönetimine hatırlatıyoruz. ders almayı bilmek ve taleplerini seslendirmek dışında bir muradı olmayan sivillere yönelik bu acımasız şiddeti bir an önce durdurmak şarttır. tunus ülkenin istikrarını temin noktasında bir mesafe aldı, mısır da bu yolda adım adım ilerliyor. libya'da çatışmanın bir an önce durmasını bitmesini umut ediyoruz.''
"bölgede barış için gayret ediyoruz"
libyalılar için artık yeni bir sayfa açıldığına işaret eden erdoğan, ''bu çerçevede dışişleri bakanımız birkaç gün önce bingazi'ye giderek ulusal geçiş konseyi başkanı sayın mustafa abdülcelil ile bir görüşme yaptı ve ben de bu arada yine aynı şekilde istanbul'da mustafa cibril ile bir görüşme yaptım. bu görüşmeler neticesinde libya temas grubu toplantısının da istanbul'da yapılmış olması, inanıyorum ki bölgede barışın tesisi, hepsiyle tarihten gelen derin bağlara sahip olduğumuzu bütün kardeşliğimizin ne denli önemli bir noktaya geldiğinin bir ifadesi olmuştur ve bölgenin özellikle bir an önce huzur bulması için elimizden gelen bütün gayreti gösteriyoruz, bundan sonra da bölge barışına en aktif biçimde katkı sağlamaya devam edeceğiz'' diye konuştu.
Yorumlar