Şike davası
Trabzonspor’dan mütalaaya itiraz
Bordo Mavili Kulüp şike davasında savcının Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın yeniden yargılanması yönündeki mütalaasına itiraz etti.

trabzonspor kulübü hukuk kurulu’nca hazırlanıp istanbul 13. ağır ceza mahkemesi’ne gönderilen itiraz dilekçesinde, savcılığın mütalaasında, yargılamanın yenilenmesine gerekçe olarak ileri sürülen hususların hiçbirisinin hukuki nitelikte olmadığı iddia edildi.
dilekçede, “savcılık mütalaası kabul edilecek olursa, ülke, hukuka aykırı bu talep nedeniyle büyük bir hukuk ve yargılama kaosuyla karşı karşıya kalacaktır. zira terör suçları dahil, suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan mahkum olan ve cezası kesinleşen herkes bakımından bu yol kullanılmaya başlayacaktır” dendi.
dilekçede ayrıca şu ifadeler yer aldı:
"hükümlü avukatlarının ileri sürdükleri ve yargılamanın yenilenmesi taleplerine dayanak kıldıkları iddiaları, yargıtay 5. ceza dairesi ve yargıtay cumhuriyet başsavcılığı'nca defaten incelenmiş ve işbu taleplerin haksız olduğuna hükmedilmiştir. buna ilişkin aynı gerekçelerle yeniden talepte bulunulması hukukilikten uzak bir davranıştır."
savcı: yıldırım yeniden yargılansın
yargıtay tarafından onaylanan şike dosyası istanbul 13. ağır ceza mahkemesi’ne gönderilmişti. bu sırada aziz yıldırım’ın da aralarında bulunduğu bazı sanıklar yeniden yargılanma ve infazın durdurulması talebinde bulununca, mahkeme duruşma savcısı abdullah mirza coşkun’dan görüş istedi.
savcı coşkun yaklaşık 10 sayfalık mütalaasında aziz yıldırım, abdullah başak, ahmet çelebi ve ilhan ekşioğlu’nun yeniden yargılanma talebinin kabul edilmesi yönünde görüş bildirdi.
coşkun, bu görüşünü ceza muhakemesi kanunu'nun (cmk) 311. maddesine dayandırdı.
ilgili madde ‘hükümlü lehine yargılamanın yenilenmesi nedenleri’ başlığında düzenlendi. bu maddeye göre hükümle sonuçlanmış bir dava, şu gerekçeler tespit edilirse yenilenebilir:
‘duruşmada kullanılan ve hükmü etkileyen bir belgenin sahteliği anlaşılırsa’, ‘yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek biçimde hükümlü aleyhine kasıt veya ihmal ile gerçek dışı tanıklıkta bulunduğu veya oy verdiği anlaşılırsa’, ‘hükme katılmış olan hâkimlerden biri, hükümlünün neden olduğu kusur dışında, aleyhine ceza kovuşturmasını veya bir ceza ile mahkûmiyetini gerektirecek biçimde görevlerini yapmada kusur etmiş ise’...
kaynak: al jazeera ve aa
Yorumlar