milliyetçi hareket partisi genel başkanı devlet bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada çiftçilerin sorunlarına, dört eski bakan için yapılan yüce divan oylamasına, başbakan davutoğlu’nun kürtçe öğrenmeya başladığını açıklamasına değindi.

kürtçe için “kimsenin anadilinde gözümüz yoktur. bu temel bir insan hakkıdır" diyen bahçeli, davutoğlu’nu şu sözlerle eleştirdi:

“milli üniter devlet yapısı sarsılmaktadır. başbakan, pkk’ya şirinlik yapacağım derken milli vicdanla ters düştü. davutoğlu ya ne konuştuğundan habersizdir, ya da yıllarca bölücü olduğunu saklamayı başarmıştır. ‘güzel kürtçemizi öğrenmek isterim’ diyen davutoğlu şuursuzluk yolculuğunu sürdürmüştür. başbakan isterse and dağları’nda konuşulan şiveyle konuşabilir. ancak türk milletinin gözünün içine baka baka türkçe’ye rakip çıkarma aymazlığı siyasi cinayettir. türkçemizin karşısına mahalli bir dil çıkarılması sakıncalıdır. davutoğlu’nun türkçe ve kürtçe’yi kefeye koyarak eşitlemesi, ender görülecek yozlaşma halidir. türk milletinin dili türkçe’dir. bunu değiştirmeye kimsenin gücü yetmeyecektir. türkçe’nin kardeş dili olarak kürtçe’yi görüyorsun, türk milletinin muadili olarak kimi görüyorsun? yeni bir millet inşa etmek için devreye çoktan girmişlerdir.”

“çok istese de işid’e selam veremeyecektir”

bahçeli, başbakan’ın diyarbakır’daki ak parti kongresinde kobani’yi selamlaması hakkında da “davutoğlu şu konjonktürde çok istese de işid’e selam veremeyecektir. çünkü uluslararası toplumun tepkisini çekeceğini bilmektedir. o halde bu pkk ve pyd’ye verilmiş sıcak bir selamdır. türk milleti böylesi bir çürümüşlüğe şahit olmuştur. başbakan selamladıklarıyla buluşmak istiyorsa kandil’in yolu açık, kobani ise yakındır” dedi.

“akp devleti geri çekmektedir”

bahçeli cizre’de yaşanan çatışmaların hesabının verilmesi gerektiğini vurguladı:

“davutoğlu önce cizre’de olanlara bakmalıdır. akp, doğu ve güneydoğu’da asayiş kuvvetlerini yazılı olmayan bir anlaşmayla çekmiştir. akp devleti geri çekmekte, boşalttığı alanı hainlere bırakmaktadır. akp gelesiye kadar türk-kürt ayrımı ne zaman yapılmıştır? türk milletini 36’ya bölmek kimin aklına gelmiştir?”

“davutoğlu’nun dengesi bozuldu”

bahçeli, bakanlar kurulu’nun cumhurbaşkanlığı sarayı’nda cumhurbaşkanı erdoğan'ın başkanlığında toplanmasını hatırlatarak, “akp’nin tadı tuzu kaçmıştır. saraydaki bakanlar kurulu toplantısından sonra davutoğlu’nun dengesi bozulmuştur. erdoğan, davutoğlu’nu hallaç pamuğu gibi atmıştır. başbakan diyarbakır’da türk bayrağında bulunan hilal ile ayı kaldırmak için birilerinin teşebbüs ettiğini savunmuştur. bunu kimin yaptığını açıklamak zorundadır. bayrağı indiren şerefsizler ortada dururken, bulanık suda avlanmaya çalışmaktadır” dedi.

“erdoğan devreye girince davutoğlu çark etti”

bahçeli geçen hafta dört eski bakanla ilgili yapılan yüce divan oylaması hakkında ise şöyle konuştu:

“sonuç ne olursa olsun, eski bakanlar aklanmamış, bilakis millet vicdanında mahkûm kalmıştır. sarayda oturan zata kadar uzanan yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasının niye bu kadar sıkıntı yarattığı ortaya çıkmıştır. bakanlara rest çeken davutoğlu, erdoğan devreye girince çark etmiştir. erdoğan meclis'teki akp’li milletvekillerine soruşturmanın ucu kendine, oğluna uzanacağı için ipotek koymuştur. davutoğlu, erdoğan’ı ters köşeye yatırmayı düşünüyorsa, yenilse de vazgeçmesin. 17-25 aralık’ın karakutusu kaçak ve karanlık saraydadır."

"dört eski bakanın yüce divan'a gönderilmesi yönünde oy kullanan akp’nin değerli vekilleri; 700 binlik saati koluna takmaktan utanmayan eski bakanları, ayetlerle alay edenleri, kaçakçının önüne yatanları gönüllerinden çıkarmışlardır."

"17-25 aralık’ı darbe teşebbüsü diye kirletmeye çalışanların millet nezdinde karşılıkları yoktur, olmayacaktır. rüşvet ve yolsuzluk operasyonu yarım kalmıştır. 7 haziran sonrası bu hukuki süreç yeniden başlatılacak, boğazından haram geçen kim varsa burnundan fitil fitil getirilecektir. bu da mhp’nin sözüdür.”

“saraydaki recep değil, ermenek’teki recep mağdur”

bahçeli, çiftçilerin sorunlarına değinerek, ak parti’yi ve cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan’ı eleştirdi:

“davos’ta maval okuyan başbakan, afrika’da atıp tutan cumhurbaşkanı size sesleniyorum. çiftçimizin perişanlığına cesaretiniz varsa odaklanın. başka yerde mağdur aramayınız. mağdur anadolu’nun kucağındadır. mağdur 77 milyon türk vatandaşıdır. saraydaki recep değil, ermenek’teki recep mağdurdur. kaçakçı rıza değil balıkesirli rıza mağdurdur. rüşvetçi bakanlar değil, yoksulluğun ayazında buz kesmiş, işsizliğin karanlığında kalmış milyonlar mağdurdur.”

“ananı da al’ı tekrar işitmek istiyorsan akp’ye oy ver”

“çiftçi üretmiş, rüşvetçiler yemiştir. çiftçi ekmiş, 17-25 lobisi yürütmüştür. çiftçi kardeşim, bunca haksızlığa rağmen akp’ye evet diyecek misin? ‘ananı da al’ küfrünü tekrar işitmek istiyorsan akp’ye tekrar oy ver. hakkındır, akp’yle devam edebilirsin. bunların hepsinden mustaripsen, çözüm çiftçi ve köylü savunucusu milliyetçi hareket partisi’dir.”

kaynak: al jazeera