ak parti'nin meclis'e gönderdiği hâkimler ve savcılar kanunu'nda değişiklik öngören düzenlemenin görüşmeleri adalet komisyonu'nda başladı. ancak muhalefet, hâkim ve savcıların özlük haklarını düzenleyen ve sicil affı getiren 8 ekim'de meclis'e gönderilen teklifle, önlerine gelen teklifin aynı olmadığını belirterek itiraz etti. tbmm adalet komisyonu toplantısı, yargı ile ilgili yasa tekliflerinin birleştirilmesi için  ertelendi. 

muhalefetin itirazları

muhalefet, meclis başkanlığı'na sunulan teklifin, üzerinden 48 saat geçmeden adalet komisyonu'nda görüşülemeyeceğini, önce alt komisyonda ele alınması gerektiğini savundu. hdp, teklifte yer alan 'makul şüphe' ifadesine itiraz etti. hdp şırnak milletvekili hasip kaplan 'sapla samanın birbirine karıştırıldığını' savundu: 

"makul şüphe deniyor. sapla samanı birbirine karıştırıyorsunuz. yanlış yönlendirme hakkına sahip değilsiniz. adalet zaten yara almıştır. herkes adaletten yara aldı; derini de aldı, paraleli de aldı, hükümeti de aldı, muhaliflerin hepsi alıyor.  cumhurbaşkanı ve başbakan'ın 'hain' dediği muhalefet, makul şüpheye giriyor mu? hain diyorsa cumhurbaşkanı ve başbakan, onun emrindeki kolluk öyle görür mü görmez mi, demirtaş ve kılıçdaroğlu'nun kapısına dayanır mı dayanmaz mı?"

chp kırklareli milletvekili turgut dibek, iktidar milletvekilleri tarafından verilen tekliflerle eskiye dönüş yaşanacağını savunarak, iktidarın kafasının karışık olduğunu ileri sürdü:

"altı ay önce somut delillere dayalı kuvvetli şüphe getirilirken, bugün niye ondan vazgeçiyorsunuz? aynı şekilde mallara el koyma, dinlemelerdeki durumu niye geri getiriyorsunuz? son olaylar var bunun içinde. sanki polise yeni yetkiler getiriliyormuş gibi kamuoyuna yansıtılıyor. cumhurbaşkanı sık sık 2023 vizyonundan bahsediyor ama siz burnunuzun ucunu göremiyorsunuz. bırakın 2023'ü, altı ay sonrayı göremiyorsunuz. halkımızla alay ediliyor gibi geliyor"

mhp istanbul milletvekili murat başesgioğlu, salı günü ak parti milletvekilleri tarafından verilen yeni teklifin içtüzük uyarınca ele alınamayacağını savundu.

ak partili hakkı köylü de tekliflerin birleştirilmesi gerektiğini söyledi. komisyon başkanı ahmet iyimaya itirazları kabul ederek görüşmeleri erteledi. tarih daha sonra duyurulacak. 

'yap-boz eleştirisine itirazımız yok'

adalet bakanı bekir bozdağ toplantıya gelişinde teklifle ilgili soruları yanıtladı. bozdağ, söz konusu teklifin, hükümetin üzerinde çalıştığı ve "güvenlik reformu" olarak duyurulan çalışmayla ilgisi olmadığını söyledi. bozdağ güvenlik reformuyla ilgili çalışmanın içişleri bakanlığı'nda devam ettiğini belirtti. 

bakan bozdağ, düzenlemede avukatların dosyaya erişimiyle ilgili madde için yapılacak "yap-boz" eleştirilerine de itirazları olmadığını söyledi:

"yap-boz eleştirisi yapılabilir ona itirazımız yok ama uygulamada maalesef buradaki somut delil, kuvvetli şüpheyi teyit eden bir delil esasında aramayı gerektirecek şeyi ispat eden değil... yani şüphenin varlığını gösteren bir delilden bahsediliyor. bir yere araba gidiyor, polis geliyor, 'şurada araba var arama yapmamız lazım' birtakım veriler sunuyor; yani bir şeyi ispat için değil, şüphesi var, bu şüphe nedeniyle arama yapmak istiyor. ama maalesef uygulamada buradaki somut delili aramayı gerekli kılacak, ispatlayacak veya aranacak şeyi ispatlayacak delil gibi yorumlayan uygulamalar oldu. yaşanan bazı olaylar nedeniyle de kamuoyuna yansıdı. polis arama talebini savcılığa iletiyor, savcılık hakimliklere iletiyor, maalesef bazı yerlerdeki hakimlikler bu noktada arama kararlarını bu madde gerekçesiyle vermemişlerdir. bunun da birtakım olumsuz etkileri olmuştur."

söz konusu madde 17-25 aralık soruşturmalarının ardından şubat ayında, avukatların dosyalara erişimini kolaylaştıracak şekilde düzenlenmişti. avukatlar soruşturma dosyalarının içeriğini inceleyip belgelerin örneğini alma imkânına sahip olmuştu. 

'makul şüphe' kriteri

ak parti'nin teklifi aramalarda "makul şüphe"yi yeterli sayıyor. yani şüphelilerin ve sanıkların üstünün, eşyasının, konutunun, işyerinin aranabilmesi için “somut delillere dayalı kuvvetli suç şüphesi” gözetilmeyecek. polisler somut delil olmasa bile makul şüphelerle ve mahkeme kararlarıyla her yerde arama yapabilecek.

bakan bozdağ "makul şüphe" kriterinin uygulamadaki zorluklar nedeniyle getirildiğini açıkladı:

"biz buradaki düzenlemeyi daha önce yaparken, aramaların keyfi yapılmaması için koyduk ve somut delili de kuvvetli şüphenin üzerine bina ettiğimiz bir delil olarak, yoksa ispat eden bir delil olarak değil. bir şüpheniz varsa onu gösterecek emareler somut olsun, ispat edecek değil. ama maalesef uygulama ispat edecek delil gibi algıladığı için uygulamada ortaya çıkan sorunlarla alakalıdır. yoksa yapılan işin şeyi, başka bir yerle irtibatlandırılması doğru değildir."

bakan bozdağ, "kamuoyunda, 'bu düzenleme paralel yapı ile mücadele için getirildi' diye bir algı oluştu. bu algı doğru mudur?" sorusuna, "bu algıyı birileri oluşturuyor. onu o yalancılara sorun" yanıtını verdi.

kaynak: anadolu ajansı