türkiye'nin ilk nükleer santrali olmaya aday, akkuyu nükleer güç santrali’nin (ngs) mimari yapısı ve bazı detayları tanıtıldı.

mersin'in gülnar ilçesi, büyükeceli beldesi'nde yapılacak santral, denize sıfır olarak inşa edilecek ve toplam alanı iki futbol sahası büyüklüğünde olacak.

9 şiddetinde depreme dayanıklı olarak inşa edileceği belirtilen santralde yan yana ve her biri 1.200 megavat (mw) kurulu gücünde dört reaktör yer alacak. santralin soğutma suyu denizden alınıp yine aynı şekilde denize akıtılacak. soğutma denizden yapılacağı için ayrıca soğutma kuleleri yer almayacak.

'türk mimarisinden esinlendi'

akkuyu nükleer güç santrali elektrik üretim anonim şirketi genel müdürü alexander superfin reaktörün türk mimarisinin özelliklerini de yansıtacağını ifade etti.

soğutma işleminin ardından denize bırakılan suyun, alınan sudan birkaç derece daha sıcak olacağını belirten superfin, “ama denize bırakılan su özellikle çok derine ve çok uzak bir noktaya bırakılacağı için, birkaç derecelik sıcak su farkı genel olarak su ısısını değiştirmeyecek ve deniz yaşantısını hiç etkilemeyecek” dedi.

superfin, santralden ses ve kirli atık çıkmayacağını da öne sürerek, "kapalı sistem olan santralden hiçbir şekilde radyasyon, santral sınırı dışına sızmayacak" diye konuştu.

ilk maliyeti 20 milyar dolar olarak tespit edilen proje için rus şirket ile anlaşma imzalanmıştı. genel müdür superfin, maliyetin düşürülmesi için bazı teçhizat ve malzemelerin türk üreticilerden alındığı alınabileceğini söyledi.

çevresel etki değerlendirmesi (çed) sürecinin devam ettiği projenin 2013 yılında da inşaat hazırlık çalışmalarına başlanması planlanıyor.

çevreciler ve halk karşı

türkiye’de nükleer santrallerin kurulması ilk olarak 1970’li yıllarda gündeme geldi

1984 yılında oecd nükleer enerji ajansı (nea)’ya üye olan türkiye'de çernobil faciasının ardından çalışmalar askıya alınmıştı.

son olarak 2004 yılında nükleer santral kurmaya yönelik atılımlar hız kazandı. 18 mart 2008 tarihinde nükleer güç santrallerinin kurulmasına yönelik enerji bakanlığı tarafından hazırlanan yönetmelik resmi gazete'de yürürlüğe girdi.

türkiye'de dört nükleer santral planlanıyor. akkuyu’nun  ardından sinop’ta yapılacak ikinci nükleer santral için kanadalı candu şirketi ile mutabakata varılmıştı.

ancak başta greenpeace olmak üzere çevreci örgütler ve yöre halkı nükleer santrallere karşı çıkıyor. gerekçe olarak başta radyasyon sızıntısı tehlikesi olmak üzere, inşaatın ve atıkların santrallerin kurulduğu çevreye verdiği zararlar öne sürülüyor.

anayasa mahkemesi'nin akkuyu nükleer santral projesi ile ilgili chp'nin yürütmeyi durdurma başvurusunu reddetmişti.

'deniz yaşamına büyük tehdit'

akkuyu'da nükleer santral yapımına karşı yürütülen kampanyada yer alan çağdaş hukukçular derneği istanbul şubesi çevre komisyonu üyesi avukat efkan bolaç, akkuyu'nun zemin olarak sağlam olmayıp sismik anlamda da sorunlu bir bölge olduğuna dikkat çekerek, "nükleer atıkların ne şekilde depolanacağı ve oluşacak zararlara karşı sorumluluk detaylı olarak düzenlenmemiş ve denetim konusunda da sorunlar bulunmamaktadır" dedi.

cnn türk’ün haberine göre bolaç, superfin'in söylediklerinin gerçeği yansıtmadığını belirterek, "santralin denizden alacağı su ile soğutma yapacak olması deniz yaşamına büyük bir tehdit, bunun giderilmesi mümkün değildir. nükleer santralin günlük 20 milyar litreye yakın su ihtiyacı olacağı iddia edilmektedir. bu durumun, su sıcaklığının daha da ısınmasına yol açacağı ve radyo aktif sızıntı olabileceği iddiasını da beraberinde getirmekte" diye konuştu.

kaynak: ajanslar