avrupa merkez bankası (ecb) gösterge faiz oranını piyasaların beklediği gibi çeyrek puanlık bir düşüşle yüzde 1'e indirdi. bu, avrupa'da rekor düzeyde düşük bir faiz. 25 baz puanlık düşüş kararı ise borç krizinin ve resesyon endişesinin euro bölgesi'nin geleceğini tehdit ettiği bir dönemde geldi.

mario draghi'nin geçen ay ilk kez ecb başkanı olarak katıldığı toplantıda, banka sürpriz şekilde gösterge faiz oranını 25 baz puan (yüzde 0,25) azaltarak yüzde 1,50'den yüzde 1,25'e indirmişti.

ecb, temmuz ayında, artan enflasyonla mücadele için gösterge faiz oranını 25 baz puan yükselterek yüzde 1,25'ten yüzde 1,50'ye çıkarmıştı.

ecb'nin euro bölgesi'nin en büyük üçüncü ekonomisi olan italya için bir kurtarma paketi hazırladığı düşünülüyor.

draghi, geçen ay ecb başkanı olmuştu. ecb, draghi döneminde ikinci kez faiz indirimine giriyor.

son indirim kararı ise avrupa birliği (ab) liderlerinin kritik önemde görülen brüksel'deki zirveleri öncesi aldı.

draghi dönemi

ecb, euro bölgesi'nde para politikasından sorumlu. merkezi almanya'nın frankfurt kentinde olan ecb, euro bölgesi'nde fiyat istikrarını sağlamakla da yükümlü. bu noktada temel hedef, bölgede enflasyon oranının yüzde 2'yi aşmaması olarak görülüyor.

mario draghi ecb başkanı olur olmaz bankanın temel politikasını değiştirmişti. draghi selefi jean-claude trichet'nin aksine göreve geldiği gün gösterge faizini yüzde 1.5'ten yüzde 1.25'e indirilmişti. trichet ise yazın faiz oranlarını artırmıştı.

avrupa piyasalarında, draghi'nin ise faiz oranlarını önümüzdeki yıl neredeyse sıfırlayabileceği ve 'parasal genişleme' yoluna gidebileceği yolunda spekülasyonlar yapılıyor. 'parasal genişleme' de, ecb'nin de tıpkı amerika birleşik devletleri (abd) ve ingiltere merkez bankası gibi kısa vadeli tahvil satın alabileceği anlamına geliyor.

sınırsız kredi

ecb'nin frankfurt'ta yapılan faiz toplantısına ikinci kez başkanlık eden draghi, piyasadaki artan gerginliğin ekonomik faaliyetleri olumsuz etkilediğine dikkat çekerek, enflasyon beklentilerinin dengelenmek zorunda olduğunu belirtti.

ortak müdahaleden sonra yeni tedbirler açıklayacaklarını ifade eden draghi, likidite operasyonlarında teminat kurallarını gevşeteceklerini ifade etti.

bankalara yardım olarak olağanüstü tedbirler alındığını ve ecb'nin bankalara 36 ay vadeli, sabit faizle ve sınırsız miktarda kredi sağlayacağını açıklayan draghi, likidite imkanlarının 21 aralık'tan itibaren devreye gireceğini kaydetti.

draghi, bankaların kredi kullanımını için teminat koşullarını hafiflettiğini, ulusal merkez bankalarının gerektiğinde devreye gireceğini vurguladı.

ecb'nin, euro bölgesi için bu yıla ilişkin yüzde 1,6 olan ekonomik büyüme tahminini değiştirmediğini söyleyen draghi, gelecek yıla ilişkin ekonomik büyüme tahminini yüzde 1,3'den yüzde 0,3'e çektiklerini bildirdi.

enflasyon tahmini

ecb'nin, euro bölgesi için 2011 yılı enflasyon tahminini yüzde 2,6'dan yüzde 2,7'ye yükselttiğini belirten draghi, ecb'nin, euro bölgesi için 2012 yılı enflasyon tahminini yüzde 1,7'den yüzde 2'ye çıkardığını, ilk tahminlere göre 2013 yılı için enflasyonun yüzde 1,5 olmasını beklediğini kaydetti.

euro bölgesi'nde bu yılın son çeyreğinde ekonomik faaliyetlerin zayıflayacağını vurgulayan draghi, bu zayıflamaya, küresel talep büyümesi hızının azalması, finansal koşullardaki olumsuz etkiler, euro bölgesi'ndeki tahvil piyasalarında devam eden gerilimden kaynaklı güven sorununun yol açtığını ifade etti.

draghi, ekonomideki aşağı yönlü risklerin, euro bölgesi finansal piyasalardaki gerilimin daha da yoğunlaşması ve euro bölgesi reel ekonomisine muhtemel yayılması, beklenenden daha zayıf hale gelen küresel ekonomi, korumacı baskılar ve küresel dengesizliklerin uygunsuz şekilde düzeltilmesi ihtimaliyle ilgili olduğuna dikkat çekti.

euro bölgesi ülkeleri merkez bankalarının, bölgenin borç krizinde daha fazla rol alabilmesi için uluslararası para fonuna (imf) kredi sağlaması fikrini değerlendiren draghi, ''ecb'nin üyesi olmadığı imf'ye kredi vermesi yasal olarak karmaşık bir durum yaratabilir. imf, bu krediyi euro bölgesi'nde tahvil satın almak için kullanırsa, bunun anlaşmalara uygun olmayacağını düşünüyoruz'' dedi. 

kaynak: ajanslar