Türkiye

HDP'den suç duyuruları

HDP'nin eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu hakkında, adli mercilerin yargı görevini etkiledikleri iddiasıyla suç duyurularında bulundu.

hdp eş genel başkanları figen yüksekdağ ve selahattin demirtaş, cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan ve başbakan ahmet davutoğlu hakkında, 'adli mercilere yönelik yargı görevini etkileme suçunu gerçekleştirmiş oldukları' iddiasıyla suç duyurularında bulundu.

hdp, demirtaş adına ceza kanunlarının mecburiliği ilkesi çerçevesinde yasal soruşturmanın başlatılarak, 'kamu davası açılması' talebiyle ankara cumhuriyet başsavcılığı'na başvurdu. yüksekdağ adına da istanbul cumhuriyet başsavcılığı'na başvuru yapıldı.

hdp'li eş başkanlar suç duyurularını, 24 temmuz'da başlatılan operasyonlar sonrası 28 ilde binden fazla kişinin gözaltına alınması ile ilgili cumhurbaşkanı erdoğan ve başbakan davutoğlu'nun açıklamalarında "yargıya talimat" verildiği gerekçesiyle yaptı.

ayrıca 6-8 ekim kobani olayları olarak bilinen süreç sonrası selahattin demirtaş aleyhinde "halkın bir kısmını diğer bir kısmına karşı silahlandırarak, tahrik etmek suçlaması" ile soruşturma yürütüldüğü bilgisinin açıklanmasına da yer verildi.

"cumhurbaşkanı erdoğan ve başbakan davutoğlu'nun sözlerinin ardından adli merciler kanalı ile yoğun bir şekilde siyasi operasyonlar yapıldığı" öne sürülen suç duyurularında, erdoğan ve davutoğlu'nun hdp eş genel başkanları başta olmak üzere hdp milletvekillerine ve parti yöneticilerine yönelik söylemlerinin bizzat yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını etkiler mahiyette olduğu ileri sürüldü.

selahattin demirtaş'ın suç duyurusunun tam metni

"kamuoyuna da yansıdığı üzere; gerek cumhurbaşkanı sayın erdoğan gerek ise başbakan sayın davutoğlu'nun bakanlar kurulu güvenlik zirvesinden sonra 24.07.2015 tarihinde yürütülen operasyonlarla ilgili 'bu gece ilk adım kararlı şekilde atıldı. eş zamanlı olarak ülkemizin 16 vilayetinde 300'e yakın noktada yapılan operasyonlarla bir süreç başlatıldı. bu süreçle birlikte çok sayıda şu anda zanlı gözaltına alınmış vaziyette. bu gözaltına alınanlarla ilgili tabii bir süreç başladığı gibi, bu sadece bu geceye yönelik bir operasyon değildir ve bu operasyon bundan sonraki süreçte de kararlı şekilde devam edecektir' açıklamalarında bulunmuşlar. hemen sonrasında 27.07.2015 tarihinde ise cumhurbaşkanı erdoğan çin ziyareti öncesi basına vermiş olduğu demeçte halkların demokratik partisi'ne dönük sorulara ilişkin “ben parti kapatılması olayını doğru bulmuyorum. fakat bu partinin yöneticilerinin bu işin bedelini ödemeleri gerekir. fert fert, birey birey. anayasa'nın 14. maddesi çok şeyler sağlıyor. eğer o yeterli değilse, dokunulmazlık zırhından bunları sıyırmak suretiyle bunların bedelini şu açıklamaları yapanlar, terör örgütünü kendi arkasında gösterenler, 'sırtımızı şuraya dayıyoruz' diyenler bu ifadelerin bedelini ödemelidirler’ demek suretiyle yargıya tüm kamuoyu önünde talimat vermiştir."

"gerek cumhurbaşkanı erdoğan'ın gerek ise başbakan davutoğlu'nun basın üzerinden yargı mercilerine vermiş oldukları bu talimatlar neticesinde 24.01.2015 tarihinden bugüne adli merciler kanalı ile yoğun bir şekilde siyasi operasyonlar yapılmaktadır. cumhurbaşkanı erdoğan'ın ve başbakan davutoğlu'nun 'talimatları verdik' açıklamaları sonrasında yetkili cumhuriyet başsavcılıkları birbiri ardına müvekkil partinin gençlik alanı başta olmak üzere il ve ilçe teşkilatlarına, yöneticilerine ve üyelerine gözaltı ve tutuklama operasyonları başlatmış; bu operasyonlar neticesinde müvekkil halkların demokratik partisi'ne ulaşan verilere göre, 24.07.2015'de bu yana 28 ilde gerçekleşen operasyonlar neticesinde 1033 kişi gözaltına alınmış, bunlardan 125'i somut delillere dayanılmaksızın tutuklanmıştır.

bu kapsamda cumhurbaşkanı erdoğan'ın ve başbakan davutoğlu'nun halkların demokratik partisi eş genel başkanları başta olmak üzere halkların demokratik partisi milletvekillerine ve parti yöneticilerine yönelik söylemlernini, bizzat yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını etkiler mahiyette olduğu görülmektedir."

"son olarak anadolu haber ajansı'nın 30.07.2015 tarih ve 18.01 saatli ‘demirtaş hakkında soruşturma’ başlıklı haber ile müvekkil hakkında 6-8 ekim tarihinde yaşanan olaylarla ilgili halkın bir kısmını diğer bir kısmına karşı silahlandırarak, tahrik etmek suçlaması ile soruşturma yürütüldüğü bilgisi tarafımızca öğrenilmiştir. yürütülen bu soruşturma hakkında soruşturma savcısı bu zamana değin soruşturma yürüttüğü bilgisini açıklamamış olup, cumhurbaşkanı'nın ve başbakan'ın, geçici hükümet yetkililerinin yapmış olduğu yukarıda değinilen açıklamaların hemen sonrasında böylesi bir bilgiyi tam da ülke kamuoyunun müvekkilin eş başkanlığını yaptığı halkların demokratik partisi'nin adeta meşruiyetinin sorgulatılmaya çalışıldığı böylesi bir siyasi atmosferde gerçekleşmiş olmasını kasıtlı bulmaktayız."

"tüm bu gelişen olaylar aynı zamanda cumhurbaşkanı'nın tarafsızlığının da ihlalini teşkil etmektedir. seçim süreci başta olmak üzere cumhurbaşkanı erdoğan'ın tarafsız duruşunu sergilemekten uzak, adeta siyasi bir parti başkanı olarak yapmış olduğu her açıklama ve beyanat açıklanan ve re'sen gözetilecek nedenlerden de anlaşılacağı üzere yargıya açık talimat niteliği taşımaktadır. kaldı ki gerek cumhurbaşkanı gerek ise başbakan kameralar önünde verdikleri demeçlerle bu durumu açık ve net bir şekilde beyan etmişlerdir."

anayasa'nın 9. maddesi ile düzenlenen yargı yetkisi, 'yargı yetkisi, türk milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır.' tck'nın 277. maddesinde düzenlenen yargı görevi yapanı etkileme maddesi, 'bir davanın taraflarından birinin veya birkaçının veya sanıkların veya davaya katılanların, mağdurların leh veya aleyhinde, yargı görevi yapanlara emir veren veya baskı yapan veya nüfuz icra eden veya her ne suretle olursa olsun adı geçenleri hukuka aykırı olarak etkilemeye teşebbüs eden kimseye iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası verilir. teşebbüs iltimas derecesini geçmediği takdirde verilecek ceza altı aydan iki yıla kadardır' düzenlemeleri bulunmaktadır. bu kapsamda türkiye cumhuriyeti devletinin demokratik bir hukuk devleti olması ve yargı bağımsızlığının ve tarafsızlığının anayasal ve yasal normlarla teminat alındığı düzenlemelere aykırılık teşkil eden cumhurbaşkanı erdoğan ve başbakan davutoğlu'nun özetlenen nedenlerle gerek anayasa'ya gerek ise türk ceza kanunu 'nun 277. maddesine aykırılık teşkil eden eylemlerinden ötürü kamu davası açılarak cezalandırılmasını her iki müvekkile vekaleten arz ve talep ederiz."

sonuç ve istem

"sunulan nedenler ve resen tespit edilecek hususlar karşısında cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan ve başbakan ahmet davutoğlu hakkında kamu davası açılmasına ve cezalandırılmasının sağlanmasına karar verilmesini saygıyla talep ederim."

kaynak: dha, aa

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;