2014 Yerel seçim
Sandığın gizli üç anahtarı
Türkiye, yerel seçimlere görülmemiş bir kamplaşma ve çatışma ortamında ilerliyor. Bu da seçimde etkili olacak üç önemli konuyu gözlerden uzak hale getiriyor; genç seçmenler, oy kullanma oranı ve trafik sorunu.
alper altuntaş
prodüktör
siyasi kutuplaşma, 17 aralık yolsuzluk operasyonu, gezi parkı eylemleri, hükümet-cemaat kavgası ya da çözüm sürecinin seçime nasıl etkileri olacağına dair tespitleri her yerde görmek mümkün.
ancak özellikle seçimin başa baş gittiği şehirlerde sonucu belirlemede bu hususlar kadar etkili olan faktörler var.
ve bu faktörler etkileri bakımında yukarıda sayılan etkenleri bile gölgede bırakmaya aday.
3,5 milyon yeni seçmen
yüksek seçim kurulu ve tüik verilerine göre bu seçimde 3,5 milyon genç ilk defa oy kullanacak.
bu, iki seçim arasındaki en büyük artış.
6,4 milyon genç de ilk defa bir mahalli seçimde oy kullanma hakkına sahip oldu.
genç seçmene önceki seçimlerden daha fazla önem verilmesi gerekirken, tüm partilerin ya da belediye başkan adaylarının bu siyaset fırtınasında onların taleplerine çok fazla yöneldiği söylenemez.
bazı şehirlerde genç seçmen zaferi bir partiden alıp diğer partiye verebilecek kadar önem arz ediyor.
gezi parkı eylemleri ile başlayan ve twitter’in engellenmesi ile devam eden olaylar ve işsizlik gibi, gençler üzerinde etkili olan faktörlerin hiçbir parti tarafından direkt ele alındığı söylenemez.
oy kullanma oranları
2009 yerel seçimlerinde seçmenin % 15’i sandığa gitmedi.
ankara ve izmir’de sandığa gitme eğilimi türkiye ortalamasına yakınken istanbul’da bu oran daha az.
istanbul’da seçmenin % 81,47’si sandığa gitti yani % 18,53’ü oy kullanmadı.
bu, hem türkiye geneli hem de büyükşehirler için ciddi bir seçmen oranı.
seçmenlerin tamamının sandığa gitmesi mümkün değil elbet.
ancak türkiye, yaşanan gerginliğin etkisiyle gittikçe artan bir oy kullanma oranına sahip.
2011'de oy kullanma oranlarında küçük de olsa bir artış oldu; % 87,23.
2002, 2004 ve 2007 seçimlerinin katılım oranlarına baktığımızda da bu oranın yıllar geçtikçe arttığını görebiliyoruz.
siyasi kutuplaşma ve tarafların çatışmacı üslûbu seçmenlerin sandığa gitme eğilimlerini artırıyor.
partiler önceki seçim sonuçları ve yaptırdıkları anketlerle kurdukları aritmetikte bu faktörü ne kadar önemsiyor bilmiyoruz.
bu kutuplaşmanın hangi partinin sempatizanlarında oy kullanma sadakatini artıracağı, partilerin birbirlerinden devşireceği oy kadar önemli.
genç seçmen oylarında olduğu gibi bu oranın bir kısmı bile bazı şehirlerde seçimin sonucunu belirlemekte yeterli olabilir.
trafik yoğunluğu istanbul’a has değil
al jazeera muhabirleri, 24 kentte seçmenlerin sorunlarını dinledi ve bu sorunları belediye başkanı adaylarına iletti.
vatandaşların sorunlar sıralamasının en üstündeki problem trafik keşmekeşiydi.
bazı kentlerde bu sorun, işsizliğin bile önünde telaâffuz edildi.
bunda en etkili sebep otomobilsiz bir hayat için düzenlenmiş ya da hiç düzenlenmemiş şehirlere sahip oluşumuz.
yıl yıl bakıldığında araç satışlarında son yıllarda yaşanan patlama bu sorunun neden gün geçtikçe kartopu gibi büyüdüğünü de ortaya koyuyor.
2009 yılında 557 bin olan araç satışının 2013’te 853 bine ulaştığı görülüyor.
2008’de kullanımda olan araç sayısı 13,5 milyonken bu sayı 2013 yılında 17,9 milyona ulaştı.
gelir seviyesindeki artış ile birlikte artan otomobil satışları, gelecek düşünülmeden yapılan kent planları ve buna bağlı olarak şehirlerarası yollarda yapılan atılımın şehir merkezlerinde gerçekleşememesi, trafik sorununu kentlerin başat problemlerinden bir haline getirdi.
her ne kadar istanbul merkezli ulusal medya tarafından trafik sorunu sadece istanbul'a özgü gibi görülse de, seçmenler bu sorunla anadolu’nun neredeyse tüm kentlerinde baş etmek zorunda.
ve seçmenlerin adaylardan en büyük beklentilerinden biri ulaşım, otopark ve trafik sorununu çözmeleri.
bu soruna yönelik çözüm vaatleri, bu seçimde ve sonraki seçimlerde küçümsenemeyecek ölçüde etkili olacak.
kaynak: al jazeera
Yorumlar