türkiye’nin londra büyükelçiliği’nde cnn dış haberler şefi christiane amanpour’un programına konuk olan dışişleri bakanı ahmet davutoğlu gündemdeki soma’da yaşanan maden faciasının yanı sıra ingiltere’de düzenlenen suriye’nin dostları grubu toplantısı hakkında sorulara cevap verdi.

konuşmasına soma’da yaşanan maden faciasından dolayı taziye mesajları yayınlayan ülkelere ve liderlere teşekkür ederek başlayan davutoğlu, soma’da yaşanan facianın türkiye cumhuriyeti tarihinde yaşanan en trajik kazalarından biri olduğunu söyledi.

başbakan erdoğan’a yönelik protestolar ve erdoğan’ın diğer ülkelerdeki maden kazalarını hatırlatması hakkında düşünceleri sorulan davutoğlu, “sayın başbakan’ın orada altını çizmek istediği nokta bu zorluğun dünyadaki bütün ülkeler tarafından yaşandığıydı. bu duygusal zamanlarda gösterilerin olması çok normal. gösteri hakkına saygı duyuyoruz. ancak hukukun üstünlüğü ve gösteri hakkı birbirini tamamlayan şeylerdir. herkes hukukun üstünlüğüne ve gösteri hakkına saygı duymak zorundadır” dedi. davutoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:

“halkımızın acılarını anlıyoruz. başbakan da anlıyor. kendisiyle olaydan sonra konuştum. herkes başbakanımızın her zaman halkın yanında olduğunu ve onların acılarını anladığını bilir.  aksi takdirde bundan önceki 10 yılda düzenlenen sekiz seçimde halktan böyle bir destek alamazdı. başbakan tüm devlet mekanizmalarını hareket geçirdi. olayın aydınlatılması için bütün önlemler alınacak.”

'bir eylem planımız var'

11 ülkenin dışişleri bakanları ile suriye muhalif ve devrimci güçler koalisyonu (smdk) yetkililerinin katıldığı, suriye'nin dostları çekirdek grubu toplantısı'nın ardından toplantıyla ilgili görüşleri sorulan davutoğlu, hali hazırda bir eylem planı üzerinde çalışıldığını söyledi.

suriye’de yaşananların bu şekilde süremeyeceğini vurgulayan davutoğlu, yayınlanan bildiride de belirtildiği gibi, suriye’de ılımlı güçlerin ve hür suriye ordusu’nun güçlendirilmesi, esed rejiminin ve diğer grupların uyguladığı ‘terörün’ önlenmesi, insanı yardımın sağlanması konularında görüş birliğine varıldığını söyledi.

eylem planı doğrultusunda haftalar veya aylar içinde diğer ülkelerle birlikte hareket edeceklerini söyleyen ‘bir şeyler değişiyor mu yani?” sorusuna “bir şeyler değişmeli” cevabını verdi.

suriye ile birleşmiş millet arasındaki anlaşmadan sonra suriye’de hala kimyasal kullanıldığına dair iddiaların bulunduğunu ancak rejimin suçlamaları reddettiği hatırlatılan davutoğlu, “suriye rejimi geçmişte de bütün gerçekleri reddetti. kimyasal silahların klorin gibi diğer formlarının kullanıldığına dair bizim de bulgularımız var” dedi.

davutoğlu konuşmasına şöyle devam etti:

“rejimin uyguladığı birçok politika insanlığa karşı suç kapsamına giriyor. bunlar arasında kuşatma uygulayarak insanları açlığa terk etmek, kimyasal silahlar, varil bombaları kullanmak da mevcut. bunların hepsi herhangi bir standarda göre insanlığa karşı suç kapsamına giriyor. böyle bir rejimin varlığını sürdürmesi diğer rejimlerinde varlığın için de risk faktörü oluşturacaktır. diğer tehdit ise terörizmin yükselişi. bu iki tehdit de şu an masadadır.”

uluslararası toplumu eleştirdi

uluslararası toplumu esed rejimi için yıldırıcı tedbirler alamamakla suçlayan davutoğlu “eğer esed rejimi hala varlığını sürdürüyorsa bu onun başarıdan değil uluslararası toplumun başarısızlığından kaynaklanmaktadır” değerlendirmesinde bulundu.

bölgede suriye rejimine silah sağlayan ülkelerden ve rejim tarafında savaşan yabancılarla birlikte muhalifetin de kendini korumak zorunda kaldığını söyleyen davutoğlu, “esed rejimine verilen bu desteğin muhalefette de bir tepki oluşturması gerekiyor. birleşmiş milletler güvenlik konseyi seni koruyamıyorsa kendini nasıl koruyacaksın? öldürülmeyi mi bekleyeceksin?” diye konuştu.

kaynak: al jazeera