şehrin yüzde 45 ila 50’lik bir bölümünü kontrol eden muhalifler ellerinde kalan son geçiş noktası olan sifet-handerat mevkiinde esed güçlerine karşı direniyor.

ordu güçlerinin hanasır’dan bir yıl önce başlattığı kuşatma operasyonu 90 kilometrelik bir hat boyunca sürdü. rejim, sırasıyla hanasır, sifira, düverine, halep havalimanı, nekkarin, şeyh yusuf, sanayi ve halep merkez cezaevi'ni ele geçirdi.

handerat muahayyem mevkii ve sifet köyü çatışmaların en sıcak yaşandığı iki bölge. halep’in batı bölgesinde bulunan muhaliflerin tek bağlantı yolu olan kastillo geçidi esed güçleri tarafından gerçekleştirilecek 1-1,5 kilometrelik muhtemel bir ilerlemeden sonra güvenli yol özelliğini kaybedecek.

suriyeli muhalif grupların halep'in merkeziyle olan bağlantısı, leyramon bölgesiyle handerat arasında kalan 4 kilometre genişliğindeki dar bir koridor vasıtasıyla devam ediyor.

cephede bulunan muhalif birlik komutanları gerekli silah desteğinin sağlanmaması halinde direnmelerinin zor olduğunu belirtti.

ayrıca halep’ in direniş için taşıdığı öneme vurgu yapan komutanlar her şeye rağmen esed ve destekçilerini püskürtmekte kararlı olduklarını söyledi.

şii milisler bölgede

muhalifler daha önce karşılarında esed ordusu bünyesinde savaşan irak, iran, lübnan ve yemen’den gelen şii milislerin bulunduğunu ancak handerat’ta afganistan’dan gelen şii milislerin bulunduğunu belirtti.

65 kilometrelik kilis öncüpınar sınır kapısı ile halep arasındaki mesafe savaş öncesi 45 dakikada kat edilebiliyorken şimdi bu yolculuk yaklaşık 2,5 saat sürüyor.

kuşatma şehrin dışında sürerken, 2 milyon insanın yaşadığı halep’te akaryakıt, tüp, şeker ve benzeri ürünlerin de fiyatları yüzde 45 zamlanmış durumda.

elektriğin yaklaşık 1,5 yıldır hiç olmadığı, suyun ise sık atılan varil bombalarından dolayı büyük güçlüklerle temin edildiği halep’te kış şartlarında ısınma sorunu da sivillerin en büyük kaygıları arasında.

göç dalgası kapıda mı?

halep'ten başlayıp kilis'e uzanan 65 kilometrelik hat aynı zamanda muhaliflerin türkiye ile tek bağlantı noktasını oluşturuyor ve bu hat boyunca yayılan bölgelerde hâlâ büyük bir nüfus yaşıyor. halep'in tamamen rejimin kontrolüne geçmesi bir yandan muhalifleri türkiye sınırına doğru çekilmek zorunda bırakacak, bir yandan ise türkiye'ye doğru büyük bir göç dalgasının yaşanmasına neden olacak.

şam rejimi daha önce de humus'ta benzer bir şekilde yaklaşık iki yıl boyunca kuşatma uygulamış ve bölgede büyük bir insani dram yaşanmıştı.

kuşatma altında tuttuğu bölgelere ilaç ve gıda girişine izin vermeyen rejim güçleri, bu şekilde kenti teslim olmaya mecbur bırakma politikası güdüyor.

rejimin humus'ta uyguladığı abluka, cenevre 2 konferansı'nda da gündeme gelmiş, varılan anlaşma ile bölgeye gıda ve insani yardım girişine bir süre izin verilmişti.

kaynak: al jazeera