Türkiye
İki işçi 52 gündür eylemde
Bir tekstil fabrikası, önündeki çadırda neredeyse iki aydır nöbet tutan iki işçi. Sendikaya üye oldukları için işten atıldıklarını söylüyorlar. İşe geri alınıncaya kadar eylemlerini sürdürmekte kararlılar.

yusuf ceviz ve ramazan turhal... istanbul bayrampaşa'da bulunan tekstil firması narin karaca'da çalışıyorlardı.
ceviz 6, turhal da 12 yıldır aynı işyerindeydiler.
dört yıl önce çalışma şartlarından şikayet ettikleri için sendika üyesi olmaya karar verdiler. ancak iddialarına göre bu sebepten dolayı işten çıkarıldılar. ceviz ve turhal, firmanın sendikalı işçi istemediğini, 11 işçinin sendikaya üye olunca işten çıkarıldığını söyledi. işten çıkarılanların yıllardır orada çalıştığını, hatta birinin 17 yıldır aynı fabrikada işçi olduğunu anlattı.
“üzerimize kapılar kilitleniyordu”
narin grubu 1993 yılında istanbul’da kuruldu. çift geyik karaca, de blasio, nardi, ibrahim güneş markalarını da bünyesinde bulunduran firma yurtdışında birçok ülkeye ihracat yapıyor.
fabrikanın dokuma bölümünde çalışan ceviz ve turhal, yasal süre olan 8 saat yerine iki vardiya halinde 12’şer saat şeklinde çalıştıklarını, ancak 8 saatlik ücret aldıklarını söyledi. sosyal güvenlik harçlarının asgari ücret üzerinden yattığını anlatan iki işçi, gündüz vardiyasından sonra üzerlerine kapıların kilitlendiğini, gece boyunca üretime devam etmelerinin beklendiğini anlattılar.
eylemdeki işçiler ceviz ve turhal, 2010'da 50 lira zam taleplerinin geri çevrilmesi üzerine, dokuma bölümündeki arkadaşlarıyla birlikte türkiye tekstil örme ve giyim sanayi işçileri sendikası (teksif) ile bağlantı kurup fabrika içinde örgütlendiklerini söyledi. işçilere göre firmanın bu durumu öğrenmesi uzun sürmedi ve öncelikle 3 işçiyi işten çıkardı.
“hata yapasın diye uğraşıyorlar”
turhal, firma sahiplerinin sendikalaşmaları sonrasında baskı yaptığını söyledi:
“durduk yere vardiyaları, üzerinde çalıştığımız makinaları değişiyorlardı. farklı çalışan bir makinaya göndererek 'hata yapsın da işten çıkartalım' diye uğraştılar. rencide edici şeyler yapıyorlardı. sendikaya üye olanlarla konuşulmasını istemiyorlardı.”
ramazan turhal çıkarılan işçilerin hiçbir haktan yararlanamamaları için iş kanunu'nun 25/2 ‘ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerler’ maddesinin uygulandığını söyledi. işçiler bu şekilde çıkarıldıkları için işsizlik maaşını alamadıklarını da belirtti.
yusuf ceviz, savcılık belgesi çıkartmak gibi bahanelerle işçilerin e-devlet şifrelerinin istenip sendikalı olup olmadıklarının kontrol edildiğini anlattı.
iddialarına göre; bunun ardından sendika üyesi işçiler ikişer ikişer işten atılmaya başlandı. bu işçiler işe iade ve sendikal tazminat davaları açtı. işçilerden bazıları mesai ücretleri ödenmeden çalıştırılmış oldukları dönem için de dava açtı ve bu ücretlerinin ödenmesini talep ettiler. işçiler, bu davalardan vazgeçmeleri için de iş veren tarafından baskıya uğradıklarını ve kendilerine para teklif edildiğini öne sürüyor.
iki işçinin anlattığına göre sendikal nedenlerden işten çıkarıldıktan sonra iş bulmaları zor, çünkü firma tarafından diğer tekstil firmalarına fotoğrafları yollanıyor ve tc kimlik numaraları dağıtılıyor. yusuf bu durumdan yakınıyor; “insanları çok pasif görüyorlar. hakkını aramayacak zannediyorlar. hakkını aradığın zaman suçlu oluyorsun. ayıp bir şey sanki” diyor.
"sen bu şirketi yakarsın"
teksif türkiye’nin üye sayısı itibariyle en büyük ikinci sendikası. 60 binden fazla üyesi var. teksif’in örgütlenme daire müdürü asalettin arslanoğlu her gün destek için çadıra geliyor. sendikaya üye başka işçiler de geliyor. bu işçilerden biri narin triko’da işten atılanlar arasında. 5 yıl konfeksiyon bölümünde çalışan zeliha erdoğan, dokuma bölümündeki örgütlenmeyi öğrenince sendikaya üye olmaya karar vermiş.
kendi bölümünden on kadın arkadaşının üye olmaya karar verdiğini ancak hepsinin işlerini kaybetme korkusu ile vazgeçtiğini söyleyen erdoğan, üye olduktan sonra ise firmada ancak bir ay çalışmaya devam edebildiğini söylüyor.
“bana 'terörist' diye seslendiler, 'sen bu şirketi yakarsın' dediler. o işe yaramayınca para teklif ettiler, 'ustayı işten çıkaralım, seni onun yerine alalım, yeter ki üyeliğini geri al" dediler. kızların da benden cesaret alıp sendikalı olacaklarını düşünüyorlardı. sonra temizleme bölümüne vasıfsız eleman olarak geçmemi istediler. ben de bunu kabul etmeyince 'makinadan kalkmazsan kolundan tutup atacağız' dediler ben de artık dayanamadım.”
al jazeera, işçilerin anlattıkları konusunda firma yetkililerinin de görüşünü almak istedi ancak bu konuda konuşmak istemediklerini söylediler. ayrıca telefon ve e-postalara da yanıt vermediler.
52 gündür fabrikanın önünde çadır kuran iki işçi ise, tekrar işe alınıncaya kadar eylemlerini sürdürüceklerini söylüyor.
Yorumlar