Türkiye
Kobanili çocuklara folklorla rehabilitasyon
Çatışmalardan kaçarak Suruç’a sığınan Kobanili çocuklar halk oyunlarıyla rehabilite ediliyor. Gönüllü eğitmenlerin eğitim verdiği çocuklar, hem yeni bir kültürü öğreniyor, hem de savaşı unutmaya çalışıyor.
Haberin Öne Çıkanları
Kobanililer normale dönmeye çalışıyor.

suruç’ta 220 çadırın bulunduğu kobani çadırkentinde halk oyunları sesleri yükseliyor. sesin geldiği yer çadırkentin içinde bulunan eski bir depo. aralarında jinda xelil, lidya ataş ve emira esma’nın da bulunduğu bir grup kobanili çocuk diyarbakır’ın yöresel oyunlarından ‘delilo’yu öğrenmeye çalışıyor; 4 adım yana, 4 adım geri atıyorlar. eğitmenleri mehmet karakış’ın talimatlarını pür dikkat dinliyorlar.
hem foklor hem savaşı unutma
13 yaşındaki jinda xelil hayatında ilk kez folklor kursuna gidiyor. hem folklor öğrenmeyi, hem sıkıntılarından kurtulmayı umut ediyor.
“bir gün gelir de geri dönersek bir şey öğrenmiş olup dönelim. halk oyunlarını ilk kez öğreniyorum. bizim orada da vardı ama gidemedim. buraya geldiğimde biraz da olsa savaşı, işid’i, kobani'yi unutuyorum. tabii ki tümüyle unutmak mümkün değil.”
12 yaşındaki lidya ateş te folklor ekibinin bir üyesi. kobani’de yaşıyor ama babası türkiye vatandaşı olduğu için, çifte vatandaş. onun geliş amacı da aynı.
“folklor öğreniyorum, buranın kültürünü öğrenmek için geliyorum. bizim oraların oyunlarına benziyor. buraya geldiğimde oyuna dalıp savaşı unutuyorum. bir nebze de olsa rahatlıyorum. ama çadıra dönünce yine aklıma geliyor. olsun burada olduğu süre içinde aklımdan çıkıyor en azından.“
150’ye yakın çocuk gruplar halinde kursa gelerek yöre oyunlarını öğrenmeye çalışıyor.
sanatla rehabilite oluyorlar
çocuklara folklor eğitimi veren mehmet karakış sosyolog ve aynı zamanda drama eğitmeni. karakış’a göre yapılan çalışma ‘sanatla terapi’.
“insanlar artık bir şekilde doyuyor. evleri, çadırları var, elbiseleri var. artık bu sorunlar ortadan kalkıyor yavaş yavaş. artık ruhsal, beyinsel sorunları nasıl çözeriz, diye düşünüyoruz. onları da bu çalışmalarla yapacağız. ilk amacımız savaşın etkisini ortadan kaldırmak ve toplumsal hayata uyum sağlamaları sağlamak. çocuklar birbirlerini daha iyi tanısınlar, toplumsal çalışmalar yürütsünler. bu anlamda entegrasyonu amaçlıyoruz. bu çalışmalarla sınırları ortadan kaldırıyoruz aslında. şimdi diyarbakır oyunlarını öğreniyorlar, urfa oyunlarını öğrenecekler, belki de biz onlardan kobani oyunlarını öğreneceğiz. bizim çalışmamızın adı ‘sanat terapisi’dir. bunun üzerinde kültür sanat çalışmalarını da yürütmeyi amaçlıyoruz. gençler, yaşlılar, birbirleriyle sohbet edebilir, konuşabilir ama çocuklar ne yapsın? gidecekleri yerleri yok, oyun alanı yok. izleyecek bir şey yok. biz bu boşluğu dolduracağız. “

çadırkentte başka bir grup çocuk da yöresel bir müzik enstrümanı olan arbane çalmayı öğreniyor. çocuklar kobani'ye arbane öğrenmiş olarak dönmek istiyor.
kaynak: al jazeera
Yorumlar