Suriyeli Mülteciler
Otogarda bekleyen Suriyeliler: Neden izin vermiyorsunuz?
Yüzlerce Suriyeli sığınmacı Edirne’ye, oradan da Avrupa’ya gitmek için iki gündür İstanbul Otogarı’nda bekliyor. Aralarında yaşlılar, engelliler ve çocuklarında olduğu kalabalık, gidiş izni verilene kadar beklemeye kararlı. İçişleri Bakanlığı genelgesini gerekçe gösteren otobüs firmaları ise sığınmacılara bilet satışı yapmıyor.

suriye'deki iç savaştan kaçarak türkiye'ye gelen sığınmacılar edirne'ye, oradan da yunanistan'a geçebilmek için bayrampaşa'daki büyük istanbul otogarı'nda bekliyor. ancak otobüs firmaları edirne’ye bilet satışı yapmıyor. firma yetkilileri, kendilerine edirne valiliği’nden gelen yazıda içişleri bakanlığı’nın genelgesine göre sığınmacıların tanıtım kartlarında yazan ilin dışındaki yerlere gidemeyeceklerinin söylendiğini belirtiyorlar. daha önceden bilet alanların da otobüslere binmesine izin verilmiyor. edirne'ye bilet satışı yapılmıyor. ancak firma çalışanları diğer illere bilet sattıklarını söylüyor.
deniz yoluyla gitmek ölüm demek...
suriyeli sığınmacılar ise bilet satışı yapılmamasına rağmen dünden beri otogarda bekliyor. yaşlılar, çocuklar ve engellilerin de olduğu yüzlerce sığınmacı otogarın arka tarafındaki alanda yerlerde oturuyor. kimi elindeki şemsiyelerde güneşten korunmaya çalışırken, çocuklar bavulların üzerinde, yere serilen ceketlerin üzerinde uyuyor.

yüzlerce suriyeli sığınmacı arasında deniz yoluyla sınır dışına geçmek isterken denizin ortasında bırakılan da, hayatını istanbul’da sürdürmeye çalışmış ama çocuklarına daha iyi bir gelecek kurmak için gitmek isteyen aileler de var. hepsinin ortak talebi ise "insanca yaşayabilmek."
deniz yoluyla sınırı aşmanın ölüm demek olduğunu anlatan sığınmacılardan kimi ellerindeki kartonlara, "neden geçmemize izin vermiyorsunuz?" yazmış, kimi denizden sınırı geçmek isteyen bir aileyi tabutun içinde resmetmiş. kalabalık içindeki gençlerden bazıları ise üzerinde ingilizce ve arapça "sadece geçmek istiyoruz" yazılı tişörtler giymiş.
"artık daha fazla çocuk ölmesin"
altı ay önce suriye’den istanbul’a gelen ayhan komok, "edirne’ye gitmek istiyorum çünkü sınırı geçip daha iyi şartlarda yaşayabileceğim herhangi bir ülkeye gitmek istiyorum. daha çok çocuk ölsün istemiyoruz artık" diye konuşuyor. suriye’de üniversitede işletme okuyan komok, istanbul’da suriyelilerin birlikte yaşadığı bir yurtta kaldığını, iş bulmanın çok zor olduğunu anlatıyor.

bir buçuk sene önce dokuz kişilik ailesiyle istanbul’a gelen husam zemrik, avcılar’da yaşadıklarını anlatıyor. mekanik ustası olduğunu ama burada mesleğini yapamadığını anlatan zemrik beş çocuğunun eğitiminin yarım kaldığını söylüyor: "türkiye’de insanlar çok yardımcı, insanlar güzel. ancak burada yaşam koşulları çok zor. maaşlar çok düşük. geçinemiyoruz."
"sadece hayatımızı sürdürmek istiyoruz"
iki yıl önce istanbul’a gelen 25 yaşındaki şiyah elhulla muhasabeci. ancak burada dil sorunu nedeniyle iş bulmasının çok zor olduğunu anlatıyor:
"en son bir terzinin yanında çalışıyordum. beş kişi bir odada kalıyorduk. edirne’ye gittim ama tanıtım kartımda ikamet etitğim il istanbul olduğu için buraya geri gönderdiler. yine edirne’ye gitmeye çalışıyorum şimdi. daha önce izmir’den deniz yoluyla kaçmayı denedim. denizin ortasında bıraktılar. polis kurtardı bizi. sadece hayatımızı sürdürmek, geçinmek istiyoruz. bunun için başka bir ülkeye geçmek istiyoruz."
22 yaşındaki enis isa ise yedi aydır istanbul'da. bir ayakkabı firmasında işçi olarak çalışıyor. suriye'de insan kaynakları yönetimi okuduğunu anlatıyor:
"ailem suriye'de. binlerce suriyeli deniz yoluyla gitmeye çalışıyor. bunun mafyası oluşmuş. 1200 dolar veriyorsunuz, ölecek misiniz, kalacak mısınız belli değil? yeni bir hayat kurmak istiyorum."
Yorumlar