Türkiye-İran ilişkileri
Ruhani'nin Ankara ziyareti haziranda
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, 9 Haziran’da Ankara’ya geliyor. Bu, 2013'ün haziran ayında cumhurbaşkanı seçilen Ruhani’nin Türkiye’ye yapacağı ilk resmi ziyaret olacak.
Haberin Öne Çıkanları
Ruhani Ankara'ya geliyor
Ziyaret 9 Haziran'da

ruhani’nin geliş tarihi, ocak ayında başbakan erdoğan’ın tahran’a ve iran dışişleri bakanı cevad zarif’in mart ayında türkiye’ye yaptığı ziyaretlerde gündeme gelmişti. iranlı diplomatlardan alınan bilgiye göre, iran’dan mart ayında ziyaretin 29 mayıs 2014’te yapılması için öneri geldi. başbakan erdoğan’ın programının dolu olması sebebiyle ziyaret 9 haziran 2014’e ertelendi.
yüksek düzeyli işbirliğinin ilk toplantısı
erdoğan’ın ocak ayındaki ziyareti sırasında, ankara’nın beklentisi tahran ile yüksek düzeyli işbirliği anlaşması imzalamaktı. bunun yerine bu anlaşmanın imzalanacağı taahhüdünü içeren 'ortak siyasi bildiri' imzalandı.
aynı ziyarette, yüksek düzeyli işbirliği anlaşmasının ruhani’nin ankara ziyaretinde imzalanacağı açıklanmıştı. 9 haziran’da anlaşmanın imzalanması ve ilk toplantısının da yapılması bekleniyor.
dışişleri bakanlığı kaynakları ziyarette, yüksek düzeyli işbirliği kapsamında ikili ticari anlaşmaların da imzalanacağını söyledi. aynı kaynaklar, iran ile bölgesel ve uluslararası konularda fikir ayrılığı olsa da, karışık bir coğrafyada 400 yıldır aynı sınırı paylaşan bu iki ülkenin ilişkilerinin daha da iyileşeceğini belirtti.
türkiye’nin 16 ülkeyle oluşturduğu yüksek düzeyli işbirliği mekanizması, ikili ilişkilere çok boyutluluk getirmeyi, ortak politikalar geliştirmeyi öngörüyor.
iran'ın ankara büyükelçisi ali rıza bigdeli, 16 mayıs günü yaptığı açıklamada, iran'da türkiye ile dostane ilişkiler geliştirmek adına 'kutsal bir fikir birliği' oluştuğunu belirterek, "türkiye ile olan ilişkilerimizi geliştirmek her iki tarafın da yararına olacaktır" dedi.
'iran, arap dünyasına yakınlaştı, türkiye’ye ihtiyacı azalıyor'
al jazeera’ye ziyareti değerlendiren iran uzmanı arif keskin, nükleer krizin çözüm sürecinde türkiye’nin eskisi kadar etkisi olmadığı için ankara ziyaretinin ikinci planda kaldığını düşünüyor:
"iran şu an dış politika yoğunluğu olarak nükleer sorununu çözmeye odaklanmış durumda, çok ciddi görüşmeler gidiyor. ruhani’nin birinci dış politika önceliği oydu, eskiden türkiye bu süreçte önemli rol alıyordu. son dönemde bu rol azaldı. türkiye’nin bu süreçte bir katkısı olacağını düşünseydi gelirdi. abd ile kendisi doğrudan görüşüyor, artık aracıya ihtiyacı yok. arap coğrafyasında da aracılığı umman yapıyor."
iran'ın suudi arabistan başta olmak üzere körfez'deki arap ülkeleriyle ilişkileri uzun yıllardır gergin. suriye'de süren savaşta arap ülkelerinin çoğu muhaliflerin yanında yer alırken, iran esed rejimini destekliyor. keskin, nükleer müzakereler sırasında bu ülkelerin batı'yı etkileyebileceğini düşündüğü için iran'ın önceliğini arap ülkelerine verdiğini söylüyor. arap ülkeleriyle ilişkileri düzelirse, iran, türkiye'ye karşı da daha rahat davranabilecek:
"suudi arabistan ile ilişkileri hayati görüyor iran, önce oradaki dengeyi hesaba kattı. türkiye ile de farklı görüşlere sahipler ama türkiye daha güvenilir bir yol, büyük bir sıkıntı olmadığı ortada. ancak suudi arabistan ve arap dünyasıyla ilişkileri çok kötü. suriye konusunda suudi arabistan veya katar ile ortak bir noktaya gelebilirlerse, türkiye'ye olan ihtiyaç azalacağı için masaya daha rahat oturabileceğini, türkiye karşısında daha rahat davranabileceğini düşündüler. bir de, suudi arabistan üzerinden arap dünyasında iyi bir çıkış yapacaklarını düşünüyorlar.
en nihayetinde türkiye, iran karşıtı bir ülke değil, ancak suudi arabistan'ı iran karşıtı bir motor gibi algılıyorlar. türkiye hiçbir şekilde iran'ın çıkarlarına zarar vermek için çalışmıyor."
'iç politikadaki yoğunluk, ziyareti geciktirdi'
keskin, ruhani'nin ziyaret için iç politikadaki sorunları da çözmeyi beklediği görüşünde:
"ruhani’nin iç politikada çok yoğun bir gündemi var. ekonomi konusunda vaatler vermişti, 'harabe teslim almışız; ekonomik yapıyı, bürokratik yapıyı yeniden dizayn edeceğiz' diyordu. nükleer gelişmelerden dolayı, radikal muhafazakârlar da sürekli gerginlik yaratıyordu. artık nükleer konusu belli bir aşamada, iç politikada belli bir noktaya gelmiş gözüküyor. enflasyon yavaş yavaş inmeye başladı."
'muhalifleri ve dini lideri ikna etmesi gerekiyordu'
al jazeera'ye ziyareti değerlendiren başkent üniversitesi öğretim görevlisi ortadoğu uzmanı arzu celalifer, ziyaretin iran'daki muhaliflerle görüşüldükten sonra netleştiğini düşünüyor:
"iran’ın nükleer krizle ilgili kendi içinde halletmesi ve ikna etmesi gereken cenahlar var. bu cenahlar müzakerelerin bu hızla gitmemesi gerektiğini düşünüyor ve eleştiriyorlar. kendi içlerinde hesaplaşma için de zamana ihtiyaçları vardır. türkiye'de nükleer kriz de gündeme gelecektir, geldiğinde çantasında ne olacağı ile ilgili karşı tarafla görüşmüş ve zaman kazanmaya çalışmış olmalı."
celalifer, iran’ın dini lideri ali hüseyin hamaney'in onayı olmadan türkiye ile görüşmelerde gündeme alınacak konulara karar verilemeyeceğini, ruhani ile hamaney arasındaki bu sürecin de zaman almış olabileceğini söyledi:
"iran’da muhalifler, yani uç noktadaki muhafazakârlar, nükleer görüşmelerden yana değil. ruhani’nin türkiye’ye gelip bir şey demesi, dini liderin onayına bağlı. neleri onaylayacağı, ne konuşması gerektiği, çantasına neleri koyup geleceğini görüşüyordu ruhani iran'da."
ankara'ya beraberindeki beş bakanla gelmesi beklenen ruhani, türkiye cumhurbaşkanı abdullah gül, başbakan erdoğan ve dışişleri bakanı ahmet davutoğlu ile görüşecek
kaynak: al jazeera
Yorumlar