Görüş

Euro için yerçekimi testi

IMF’nin eski baş ekonomisti, euronun ABD doları karşısında yüzde 40 daha yüksek değerle işlem görmesini açıklamaya çalışıyor.

Konular: Amerika, Avrupa, Almanya
Venizelos basın toplantısında.
Yunanistan gibi zayıf ülkeleri Euro Bölgesi’nden çıkartmak euronun değerinin hızla düşmesine yol açacaktır. [Reuters]

döviz kurlarının açıklanması ve anlaşılması kolay bir konu olmadığını iyi bilmeme rağmen, bugünlerde euronun nispeten güçlü bir değere sahip olması benim için bile muamma sayılır. döviz piyasalarının ‘sihirbazları’ euro bölgesi ülkelerinin kabul ettiği, euroyu kurtarmayı amaçlayan en son “kapsamlı paketin” birkaç aydan daha fazla dayanacağına gerçekten de inanıyor olabilirler mi?

söz konusu yeni plan, bir dizi mali mühendislik oyunu ve asya’dan geleceği umut edilen fonların karışımına dayanan ve ne getireceği tam belli olmayan bir reçeteye dayanıyor. planın en iyi bölümü, (her ne kadar üzerinde tam olarak bir anlaşma sağlanamamışsa da) yunanistan’ın özel sektöre olan devlet borçlarını yüzde elli “tıraşlama” önerisiydi. ancak, ülkenin devasa borcunu ve ekonomik büyümeyle ilgili sorunlarını stabilize etmek için bu bile yeterli değil.

peki, nasıl oluyor da euro, abd doları karşısında yüzde kırk daha yüksek değerle işlem görüyor? özellikle de yatırımcılar, güney avrupa ülkelerinin borçlarına büyük bir kuşkuyla bakarken… euronun değer kaybetmesi gerektiğini düşündüren akılcı bir neden var. diğer taraftan, bu değerde kalması veya değer kazanmasını destekleyen, benim tam olarak ikna edici bulmadığım, altı neden daha mevcut. euronun değerinin neden düşmesi gerektiğiyle başlayalım.

olduğundan çok daha sıkı bir mali ve siyasi birliğe giden (sadece anayasal değişiklik kanalıyla ulaşılabilecek) bir yol mevcut değilken, uzlaşmaya dayalı euro sistemini savunmak giderek daha zorlaşıyor. avrupa merkez bankası’nın (amb) ülke tahvillerinden daha fazla satın almak zorunda kalacağı iyice belirgin bir hale geliyor. bu, kısa vadede işe yarayabilir ancak ülke temerrüt riskleri gerçekleşirse (carmen reinhart ile birlikte yaptığımız araştırma bunun büyük bir olasılık olduğunu gösteriyordu), amb’nin sermaye yapısının yeniden düzenlenmesi gerekebilir. ayrıca, euro bölgesi’nin daha güçlü olan kuzey ülkeleri bu borç aktarımına katlanmak istemezlerse (ve siyasi sebeplerle itirazlar yükselirse) amb kendi sermayesini para üretmek yoluyla yeniden düzenlenmek zorunda kalabilir. her iki durum da derin bir finans krizi tehdidine işaret etmektedir.


amb yeni başkanı mario draghi ilk iş olarak faiz oranlarını yüzde
1,25'e çekti. [reuters]

bu değerlendirmeden sonra, euronun şu anda sahip olduğu değeri veya değerinin daha da yükselmesini destekleyen argümanlara bakalım.

birincisi, yatırımcılar, en kötü senaryo gerçekleştiği takdirde, kuzey avrupa ülkeleri daha zayıf ülkeleri euro bölgesi’nin dışına atar ve böylece bir süper euro yaratılır diye düşünüyor olabilir. bu senaryo bir yere kadar gerçekçi görülebilir; ancak bölgeden herhangi bir ülkenin ayrılması son derece sarsıcı olacak ve bu durumda euro toparlanmaya fırsat bulamadan büyük bir düşüş yaşayacaktır.

ikincisi, yatırımcılar, 2008 yılında finans dünyasında yaşanan paniği hatırlıyor olabilir. merkezinde dolar olan bu paniğin çok geniş bir alana yayılmasının sonucunda (aslında çelişkili bir şekilde) doların değeri artmıştı. iki durum arasında doğrudan bir bağlantı kurmak güç; ancak devasa bir euro krizinin abd ve diğer ülkelerde bir kartopu etkisi yaratması mümkündür. bunun iletim mekanizması ise abd bankaları olabilir. bu bankaların çoğu örtülü sermaye ve piyasa değerlerinin üstünde verilen konut kredileri portföyleri nedeniyle kırılgan olmaya devam etmektedir.

üçüncüsü, yabancı merkez bankaları ve devlet varlık fonları, abd ve kendi ekonomilerine yönelik riskleri düşünerek önlem almak amacıyla euro satın almaya istekli olabilir. getirinin maksimize edilmesine yönelik ayrıntılı hesaplar, özel yatırımcıları motive edebilir ancak kamu yatırımcılarını aynı şekilde harekete geçireceği söylenemez. euronun gücünün gerçek nedeni, yabancı ülkelerin resmi talepleri ise, euro satın alan yabancı ülkelerin sonunda ortadan kaybolması gibi bir risk olduğu unutulmamalıdır. onlar da, tıpkı özel sektör yatırımcıları gibi, olay yerini terk edecek, ancak bunu onlardan daha çabuk ve toplu olarak yapacaktır.

dördüncüsü, yatırımcılar, abd’deki risklerin nihayetinde avrupa’daki kadar yüksek olduğuna inanıyor olabilirler. abd siyasi sisteminin, orta vadeli bütçe açıklarını stabilize etme planı üretmeye bir engel teşkil ettiği doğrudur. abd kongresi’nin mali konsolidasyon paketi formüle etmekle görevlendirilmiş “süper komitesi”nin bir öneri getirmesi beklenmekle birlikte, cumhuriyetçilerin veya demokratların seçim yılında bu konuda taviz vermeyi kabul edip etmeyecekleri henüz netleşmemiştir. bunun yanısıra, abd merkez bankası’nın, üçüncü kez girişeceği “parasal genişleme” (quantitative easing) planı ile sürece müdahale edeceği ve bunun doların değerini daha da düşüreceğinden de endişe edilmektedir.

beşincisi, euronun cari değeri, satın alma gücü bazında uygun sayılabilir. almanya’nın süper ihracat gücü için 1,4 dolar = 1 euro yüksek bir parite değildir ve euronun güç kazanması ihracat faaliyetlerini muhtemelen olumlu etkileyecektir. ancak, euro bölgesi’nin güney periferisi için euronun bugün sahip olduğu değer, idare edilmesi çok güç bir değerdir. bazı alman şirketleri, finansal krizi geçiştirilebilmek için işçilerine maaş kesintilerini kabul ettirmişse de, güney ülkelerindeki maaşlar, üretkenlikteki durgunluğa rağmen, yavaş yavaş yükselmektedir. euronun genel değerinin euro bölgesi’nin kuzey ve güneyi arasında bir dengeyi ifade etmesi gerektiğini düşünürsek, 1,4’ün makul bir aralık dahilinde olduğu iddia edilebilir.

son olarak, yatırımcılar (şu ana kadar öne sürdükleri birçok plan başarısız olmuş olsa dahi) euro bölgesi liderlerinin en son planının işe yarayacağına gerçekten de inanıyor olabilirler. abraham lincoln’a atfedilen “bazı insanları her zaman, bütün insanları da bazen kandırabilirsiniz; ama bütün insanları her zaman kandıramazsınız” sözünü hatırlayalım. zaman içinde bazı ülkelerde euroya yönelik kapsamlı bir kurtarma müdahalesi muhakkak yapılacaktır, ancak böylesi bir müdahale yakın bir zamanda bütün ülkeler için yapılmayacaktır.

kısacası, euro bölgesi’ndeki uzayıp giden krize rağmen, euronun dolar karşısında değerini neden değişmeden koruduğunu açıklayabilecek, tartışmalı da olsa, bazı nedenler var. ancak, önümüzdeki yıl, euronun değer kazanması bir tarafa, euro dolar döviz kurunun sabit kalmasını beklememek gerekir.

imf’nin eski baş ekonomisti olan kenneth rogoff, harvard üniveristesi kamu yönetimi ve ekonomi bölümleri’nde öğretim üyesidir.

bu makalenin bir nüshası daha önce project syndicate tarafından yayımlandı.

bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve al jazeera’nın editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Kenneth Rogoff

 imf’nin eski baş ekonomisti, harvard üniveristesi kamu yönetimi ve ekonomi bölümleri öğretim üyesidir. Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;