Görüş
Melo gitmiş artık
"Josue ya da Sabri, Melo’nun kafasında bitirdiği Türkiye hikayesinin figüranları sadece. Bence Melo, Inter’e gitmiş artık" Spor yazarı Uğur Meleke kupa finalini yazdı.
dün gece rus ruleti benzeri bir kupa finali izledik bursa'da. her iki takımın ofansif olarak şampiyonlar ligi'nden, defansif olaraksa hollanda dördüncü liginden kesitler sunduğu bir oyundu finaldeki. sonuçta daha fazla atanın kazandığı değil, daha fazla yiyenin kaybettiği bir müsabaka çıktı ortaya.
galatasaray'ın bu maçtaki en büyük handikapı, 30 mayıs'taki rize deplasmanıyla 3 mart'taki bursa deplasmanı arasına istanbul'daki şampiyonluk kutlamalarının sıkışmış olmasıydı. oyuncuların dördüncü yıldız kutlaması atmosferindeyken türkiye kupası finaline konsantre olup olmayacakları soru işaretiydi ki, sadece birkaçının konsantrasyonu kupayı almalarına yetti. kontrat derdindeki sinan bolat, sanırım türkiye kariyerinin en iyi maçını oynadı bursa'da. selçuk ve burak, birlikte kupa kazandırmayı özlemişler, üç gole beş imza attılar adeta! selçuk, şu sıralar milliyet için şampiyonluk öyküsünü kaleme alıyor, belli ki öyküye yeni paragraflar eklemeye kararlıydı dün gece.
dün sahada türkiye öyküsüne yeni satırlar ekleme niyetinde olmadığını hissettiğim adamsa, felipe melo oldu. melo, sanırım serie a'ya gitmeyi kafasına koymuş. dünya kupası'ndan sonra copa america kadrosunda da hatırlanmayışı, scolari'den sonra dunga için de görünmez olması onu bayağı etkilemiş. maça adeta josue ile geçmişten kalan hesabını görmek için çıkmıştı melo. daha 40'ıncı saniyede yaptığı aşırı hareketin herhalde dünkü maçla ilgisi yoktu, artık geçmişin faturalarını kesmeye başlamış brezilyalı orta saha oyuncusu. ilerleyen dakikalarda sabri'yle olan sürtüşmesinin de evveliyatı olduğunu hatırlıyoruz.
evet, 3 kez benzer hatalar yapan sabri'yi uyarması anlaşılabilir. evet, sabri'nin onun boğazına sarılması da büyük bir hata. ki sabri'yle de kontrat uzatılacağını zannetmiyorum. ama melo'nun “üç” işareti yaptığı koluyla sabri'nin yüzüne fiziki bir müdahalede bulunması da akılla-mantıkla açıklanamaz. üstelik sabri'nin üstüne “3” yaparak yürüdüğü dakikalarda telles'e de “13” yaparak gitmesi lazımdı belki de! çünkü ilk 15 dakika sağda oynayan volkan, darmadağın etmişti diğer çizgiyi.
josue ya da sabri, melo'nun kafasında bitirdiği türkiye hikayesinin figüranları sadece. bence melo, inter'e gitmiş artık.
bursa, şampiyonluğun 1 numaralı adayı
bursa'nın kupa kaybı, aslında bu sezonun küçük bir özeti gibi. türkiye'nin en eğlenceli futbolunu oynayan takımı, ülkenin en iyi hücum eden grubu, bir türlü attığından azını yemeyi başaramıyor. çünkü büyük bir transfer planlaması hatası yaptılar, sezona realitede sadece iki stoper alternatifiyle girdiler. ibrahim ve ethem takımdan gönderilince, serdar ve civelli de sağlık sorunları yaşayınca savunma, devşirme şamil'le 1997'li genç ertuğrul'a kaldı. onların da dün düştükleri vaziyet ortada. bursaspor, gelecek sezon kadrosuna iki iyi stoper katmak zorunda.
ayrıca, bursaspor ligin en fazla gol atan takımı olmasına rağmen hâlâ pozisyon verimlilikleri çok düşük. bakambu, girdiği pozisyonların çok azını çerçeveye vurabiliyor. türkiye'nin ön alanda en fazla nitelikli top çalan ve en fazla gol pozisyonuna giren orta saha oyuncusu ozan tufan, çok düşük şiddette şutlarla harcıyor pozisyonları. acaba bursa teknik kadrosuna bir “gol çalıştırıcı eski santrfor” mu gerek? sadece gol vuruşu çalışmalı bazen bu çocuklar. çünkü bursa hak ettiğinden çok azını atıyor halen.
eğer gelecek sezon şenol güneş, bursa'da görevde kalırsa... eğer bursaspor, transferde iskelet kadrosundan önemli bir kayıp yaşamaz, fernandao, josue, şener, ozan gibi isimleri kentte tutabilirse... ve eğer transferde iki iyi stoper bulabilirlerse... gelecek yıl şampiyonluğun bir numaralı adayı bursaspor olabilir pekala...
yasin öztekin, kendine kötülük ediyor
yasin öztekin, bu sezonun en büyük çıkışını yapan oyuncusu. takımının ligde son 1 ayda rakiplerine attığı farkın belki de en temel nedeni. galatasaray'da rakibin üstüne cüretle giden tek oyuncu. hak ederek a milli takım kadrosuna seçildi. ama sadece 5-6 ayda ürettiği bu pozitif enerjiyi, 5-6 hareketle mahvedebileceğinin bilincinde değil sanırım.
dün akşam ilk yarıda soldan girdiği pozisyonda topu ayağından açınca şener'in bacağına bilinçli olarak takılması belki unutulabilirdi. ama maçın ikinci yarısında şamil'in hiçbir müdahalesi olmamasına rağmen kendini yere bırakmasıyla bence kariyerinin en kritik hatalarından birini yaptı. eğer iyi futbolunu böyle haksız kazançlarla desteklemek istiyorsa tarihi bir yanlışın eşiğinde.
alberto gilardino, çok iyi bir santrfor olmasına rağmen bugün en çok celtic'e karşı almaya çalıştığı komik penaltıyla hatırlanıyor. manchester united'lı ashley young, premier lig'de çok iyi bir sezon geçirmesine rağmen hâlâ bozuk imajını düzeltmek için çalışmak zorunda. dürüstlük ekstra bir nitelik değildir hayatta, doğal durmalıdır üstünüzde. yasin bu hareketleriyle bu doğallığa leke düşürdü bu sıralar. ve bence en büyük kötülüğü de kendine yapıyor bu tavrıyla.
galatasaray gençleşmeli
galatasaray'ın bence 3 haziran 2015 itibariyle kadro kimyası, fenerbahçe'nin geçen yıl bu zamanlardaki haline fena halde benziyor. fenerbahçe'de de 2013-14'te birçok tecrübeli oyuncu performansı zirve yapmış, 2014-15'te fiziki düşüşe geçmişlerdi. raul meireles'in, emre'nin, webo'nun, bruno alves'in, egemen'in önceki sezonki katkısıyla bu sezonki katkısı arasında 1 yıllık yaşlanmadan daha fazla fark vardı kesinlikle.
bu yıl da galatasaray, tecrübelilerinden gayet iyi verim aldı: sabri, hakan balta, melo, hamit, umut... hemen hepsi gençliklerinden pasajlar sundular 2015'te. ama galatasaray da fenerbahçe ile aynı yanılgıya düşer, tecrübeli oyuncularının hiçbir zaman yaşlanmayacağını zannederlerse yakın gelecekte benzer bir travmayı yaşayabilirler.
aynen haziran 2014'te fenerbahçe'nin nasıl kulübeye genç ve enerjik takviyeler yapması gerekiyordu ise, haziran 2015'te de galatasaray'ın aynı ihtiyacı var kesinlikle.
uğur meleke, milliyet gazetesi spor yazarı.
bu makalede yer alan görüşler yazara aittir ve al jazeera’nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.
kaynak: al jazeera
Yorumlar