Görüş

Sisi'nin ilk yılı

Mısır'da ülkenin özgür seçimlerle göreve gelmiş ilk sivil cumhurbaşkanı Mursi'yi deviren darbenin lideri, Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, koltuğunda ilk yılını geride bıraktı. Peki Mısırlı lider, ülke içindeki krizi ulusal uzlaşma ile çözme isteğine ve becerisine sahip mi?

General Abdulfettah Sisi, 28 Mayıs 2014'te yapılan seçimlerin ardından cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturdu. [Fotoğraf: Getty Images]

mısır'ın özgür seçimle göreve gelmiş ilk sivil cumhurbaşkanını deviren 3 temmuz 2013 askeri darbesinin lideri general abdulfettah sisi, 28 mayıs 2014'te yapılan cumhurbaşkanlığı "seçimlerini" kazandı. o tarihten itibaren sisi, yeni rejimin yüzü oldu. peki ama bu yeni rejimin başlıca özellikleri neydi?

sisi rejiminin bir özelliği de, mübarek ve nasır iktidarlarını aratmayacak derecede büyük baskılar.

by Ömer Aşur

yeni rejim; darbe sonrası kurulmuş, askerin hakimiyetinde, otoriter bir sistem. gerçi sisi idaresinde rejim içi güç dinamikleri ciddi şekilde değişti. cemal abdül nasır döneminden bu yana, cumhurbaşkanlığı makamındaki subay, ordunun başındaki subaydan her zaman daha güçlü olageldi. aralarında bir çatışma olduğunda galip gelen taraf hep cumhurbaşkanı oluyordu.

nasır, feldmareşal amer ile anlaşamayınca amer sözüm ona intihar etti ya da belki öldürüldü. enver sedat'ın anlaşmazlık yaşadığı general muhammed fevzi ve diğer generaller hapsi boyladı.

feldmareşal muhammed abdul halim ebu gazala'nın siyaset sahnesinde yükseleceğine dair dedikodular bile, dönemin cumhurbaşkanı hüsnü mübarek'in kendisini aniden görevden almasına, aşağılamasına yetti.

yeni bir düzen

şubat 2011'den sonra söz konusu düzen değişti. artık en kuvvetli siyasi aktör, silahlı kuvvetler yüksek konseyi'nin (scaf) tepesindeki subaydı. öyle ki, cumhurbaşkanlığı makamından, istihbarattan ve diğer güvenlik unsurlarından bile daha güçlüydü.

yaşanan menfaat çatışmaları üzerine, scaf önce şubat 2011'de mübarek'i, temmuz 2013'te ise muhammed mursi'yi görevden aldı. temmuz 2013 darbesinin ardından konsey üçüncü bir ismi "geçici cumhurbaşkanı" olarak atadı.

scaf, ocak 2014'te bir mensubunu cumhurbaşkanı adayı olarak "destekledi". bu açıdan bakıldığında herhangi bir yerel siyasi partinin uygulayacağı yoldan pek de farklı değil. ancak kamuoyuna sızan bilgilere göre ortada şöyle bir fark vardı ki, bu destek açıklanmadan önce bölgesel bir sponsora - birleşik arap emirliklerinden bir bakana - haber verilmişti. desteklenen aday sisi, mayıs 2014'te "oyların yüzde 96,9'unu alarak" cumhurbaşkanı oldu.

saddam hüseyin, muammer kaddafi, beşşar esed ve "yüzde 90 kulübünün" diğer üyelerinin aksine, sisi, darbe sonrası yürürlüğe giren 2014 anayasası uyarınca, scaf'ın onayı olmadan savunma bakanını görevden alamıyor. diğer bir deyişle, ortada cumhurbaşkanlığından ziyade scaf tarafından yönetilen yeni bir rejim var.

büyük baskı

sisi rejiminin bir diğer özelliği de, mübarek ve nasır iktidarlarını aratmayacak derecede büyük baskılar.

birleşmiş milletler insan hakları yüksek temsilcisi navi pillay, nisan 2014'te yaptığı bir açıklamada "henüz mart ayında 529 kişinin idam cezasına çarptırılmasının ardından dünya mısır'a insan haklarına saygı çağrısında bulunmuşken, 683 sanığın daha aynı cezaya mahkum edilmesi, ülkenin yargı sisteminde uluslararası adil yargılama teminatlarının gözetilmediğinin bir göstergesi" dedi.

bu sert açıklamaya rağmen, toplu ölüm cezaları durmadı. mahkeme bu ay eski cumhurbaşkanı mursi ve beraberinde 106 sanığı, ocak 2011'deki ayaklanma sırasında toplu "firar" organize etmekten idama mahkum etti.

askeri-ekonomik kompleks, ayrıcalıklı gümrük ve kur oranlarından, sıfır vergi avantajından, arazi kamulaştırma haklarından, bir ordu dolusu neredeyse bedavaya çalıştırılan işçiden ve anlaşmazlık durumunda yargı desteğinden faydalanıyor.

by Ömer Aşur

sivil mahkemeler temmuz 2013'ten bu yana binin üzerinde idam hükümü verdi. "hükümlülerin" profilleri ise endişe verici cinstendi. aralarında harvard üniversitesi'nde ve kahire'deki amerikan üniversitesi'nde ders vermiş ünlü akademisyen imad şahin ve umut vadeden genç bir akademisyen ve siyasi aktivist sondon asem de vardı.

sina cephesi

sina yarımadası'nda faaliyet gösteren militanlar, dirençli, şartlara uyum sağlayabilir, yayılmacı ve yerel siyasete son derece hassas olduklarını gösterdi. bu militanlar, demokrasi ve hatta ihvan'a şiddetle karşı olsa da, söylemlerini ve davranışlarını yeniden formüle ederek sisi baskısının kurbanlarının savunuculuğuna soyundu. sisi idaresindeki güvenlik düzenlemelerinin hakim olduğu cumhurbaşkanlığı programına rağmen, sina'da huzurun sağlananaması, şimdiye dek görülmüş açık bir sonuç.

modern mısır tarihinde ilk kez devlet dışı organize bir aktör bu düzeyde askeri kabiliyet ve kaynak sahibi oluyor. sina'daki isyancı savaşçılar, güdümlü uçaksavar füzeleriyle ikinci kez orduya ait bir helikopteri düşürdü. grup, geçtiğimiz ocak ayında üç farklı şehirdeki 11 ordu ve güvenlik hedefine düzenlediği eş zamanlı, koordine saldırılarda 60 mm'lik hafif havan toplarını ve 12.7 mm'lik ağır makineli tüfekleri büyük bir beceriyle kullandı.

örgüt, sina'ya takviye amaçlı gönderilen silahların önemli bölümünü ele geçirdi. bu silahların bazıları propaganda videolalarında sergilendi; aralarında 120 mm'lik ağır havan topları ve zırhlı araçlar da vardı. sina, sisi açısından hâlâ büyük bir utanç kaynağı.

şu anda ülkeye yabancı doğrudan yatırım (ydy) çekme gayreti içindeki yeni rejim, ekonomik yaklaşımında "neoliberal" bir söylem kullanıyor. ancak bu politikanın özünde bir çelişki var: silahlı bir devlet aktörü olan ordunun piyasaya ve ekonomiye ciddi müdahalesi söz konusu.

askeri-ekonomik kompleks

askeri-ekonomik kompleks, ayrıcalıklı gümrük ve kur oranlarından, sıfır vergi avantajından, arazi kamulaştırma haklarından, bir ordu dolusu neredeyse bedavaya çalıştırılan işçiden (yani askere alınan vatandaşlardan) ve anlaşmazlık durumunda yargı desteğinden faydalanıyor.

sisi idaresinde, bu ayrıcalıkların neoliberal politikaları ve buna bağlı olarak da, zengin ve siyasi gerekçelerle hareket eden hamiler hariç, potansiyel ydy'leri baltalama ihtimali daha yüksek.

güvenlik ve ordu yapılanmalarında "şahinlerin" yükselişinin de bu krizi tırmandırması muhtemel. bu unsurlar, mübarek'in en büyük hatasının, muhalefete karşı nispeten kısıtlı bir baskı politikası uygulaması olduğu kanaatinde.

şahinlere göre, mısır'da (libya'daki gibi) uluslararası bir müdahale olasılığı olmadığı ve (suriye'deki gibi) tam bir silahlı devrim ihtimali de kısıtlı olduğu için, kaddafi ve esed tarzı taktiklerin işe yarama ihtimali daha fazla.

ancak 88 milyonluk nüfusunun yüzde 70'i 30 yaşından genç olan bir ülkede muhalefeti kuvvet kullanarak bastırmaya çalışmak, ülkeyi kan gölüne döndürmese bile, son derece zor olacaktır.

bu noktada cevaplanması gereken soru şu: sisi, ülke içindeki krizi ulusal uzlaşmaya/kriz önlemeye dayalı kapsamlı bir strateji ile kontrol altına alma kapasite veya iradesine sahip mi, yoksa "uzlaşma", "ödün" ve "özgürlükler" mısır politikasında hâlâ bir küfür gibi mi algılanıyor?

ömer aşur, exeter üniversitesi arap ve islam çalışmaları enstitüsü’nde kıdemli okutman. güvenlik çalışmaları alanında ders veren aşur aynı zamanda brookings doha center’da misafir araştırmacı olarak görev yapıyor. aşur'un, the de-radicalization of jihadists (cihatçıların radikallikten uzaklaştırılması) adlı bir kitabı var.

twitter'dan takip edin: @dromarashour

bu makalede yer alan görüşler yazara aittir ve al jazeera’nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Ömer Aşur

exeter üniversitesi arap ve islam çalışmaları enstitüsü’nde kıdemli okutman. güvenlik çalışmaları alanında ders veren aşur aynı zamanda brookings doha center’da misafir araştırmacı olarak görev yapıyor. Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;