Haber analiz
Suriye'de isyanın yıldönümü
Devlet Başkanı Esad'a karşı reform talebiyle başlayan ayaklanma geride 8 binden çok ölü bırakırken, İdlib'le Dera'da kontrol orduda.
Haberin Öne Çıkanları
130 tankla kuşatma
'Kırsala çekildiler'
İstifa sarsıntısı

suriye’de 15 mart 2011'de başlayan ve bm verilerine göre 8 binden fazla insanın hayatını mal olan, 230 bin kişinin evlerini terk etmek zorunda kaldığı, yaklaşık 30 binin kişinin de mülteci durumuna düştüğü halk ayaklanmasının birinci yılı doldu.
sokak gösterileriyle başlayan ancak hükümet güçlerinin ölümcül müdahaleleri sonucu bir iç savaşa dönüşen isyanın yarattığı şiddet her türlü diplomatik çabaya rağmen halen devam ediyor.
bir süredir belirli kentlerde kontrolü sağlamaya yoğunlaşan devlet başkanı beşar esad’a bağlı birliklerin son kuşatması idlib ve dera kentlerindeydi.
ordu güçleri buralarda yaklaşık bir haftadır sürdürdükleri operasyonlarda kontrolü sağlayarak, silahlı muhaliflerin ve ordudan ayrılarak saf değiştiren askerlerin oluşturduğu özgür suriye ordusu'nu (öso) geri çekilmek zorunda bıraktı. ülkenin kuzeyindeki yer alan idlib’de kontrolü tamamen ele geçiren suriye askerleri ev ev baskınlar yaparak muhalifleri arıyor.
öso’nun bugüne kadar güçlü olduğu 150 bin nüfuslu kentteki ölü ya da yaralı sayısına ilişkin net bir bilgi yok. kenti terk eden silahlı muhaliflerin de nereye gittiği bilinmiyor. ancak salı gecesinden itibaren çatışma seslerinin kesildiği belirtiliyor.
'devrimin doğum yerinde' sükunet
isyanın başladığı kent olması açısından muhalifler için sembolik bir öneme sahip olan ürdün sınırındaki dera’da da çatışmaların sona erdiği ve sükunetin hakim olduğu bildiriliyor. 130 tank ve zırhlı araçla bir süredir kenti kuşatan ordu birlikleri silahlı muhalifleri püskürtmeyi başardı.
isminin muhammed olduğunu açıklayan bir deralı bir muhalif, operasyonu “devrimimizin doğum yerini vuruyorlar” sözleriyle anlatarak, çok sayıda rastgele yapılan bombardımana hedef olduğunu, duvarlarda hep roket izleri olduğunu kaydetti.
merkezi ingiltere'nin başkenti londra olan suriye insan hakları gözlemevi, çarşamba günü dera’da 13 sivil ile yedi silahlı muhalifin öldürüldüğünü açıkladı. suriye’nin resmi haber ajansı sana ise ‘silahlı teröristlerin’ hums kentinde aralarında çocukların da olduğu 15 sivili katlettiğini duyurdu.
yabancı medya kuruluşları ülkeye giremediği ya da hareket serbestisi olmadığı için, suriye’de geri kalan bu bir yıllık sürede ölü sayısına ilişkin bilgiler bağımsız olarak doğrulanamıyor.
uluslararası toplumun gösterdiği gayretlere karşın henüz bir siyasi çözüme ulaşılamadığı için, suriye konusunda özellikle bölge ülkelerinin en büyük korkusu, geçmişte balkanlar’da yaşanan tecrübeye benzer şekilde bölünme ihtimali oldu.
ingiliz reuters haber ajansına açıklama yapan batılı bir diplomat, ülkedeki şiddetinin daha da büyümesinden endişe ettiklerini belirterek, silahlı muhaliflerin kırsal bölgelere çekildiğini tahmin ettiklerini söyledi.
suk'ta istifa çatlağı
silahlı muhaliflerin isyan boyunca yaşadığı bir başka zorluk ise suriye’nin siyasi muhalefetini temsil eden sürgündeki suriye ulusal konseyi’nden (suk) destek almak konusunda oldu.
esad sonrası dönemde ‘yeni suriye’yi yönetebilme konusunda kendini batılı güçlere kanıtlamakta zorlanan suk, istifa haberleriyle sarsıldı. konseyin önde gelen üç üyesi, suk’u daha yararlı ve etkin hale getirme konusunda umutlarının azaldığını belirterek görevlerinden istifa ettiklerini açıkladı.
bu isimlerden şeyh navaf el beşir gazetecilere yaptığı açıklamada, suk’un ne ulusal ne de uluslararası düzeyde etkinlik sağlayamadığını söyledi.
kaynak: al jazeera ve ajanslar
Yorumlar