cumhuriyet halk partisi (chp) genel başkanı kemal kılıçdaroğlu cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili sivil toplum örgütleriyle görüşerek nabız yoklamaya başlıyor. kılıçdaroğlu çarşamba günü 09.30'da türk-iş sendikasını ziyaret edecek.

kemal kılıçdaroğlu kahvaltılı toplantıda türk-iş yöneticileriyle, "nasıl bir cumhurbaşkanı?", "cumhurbaşkanlığı seçimi" ve "türkiye'nin temel sorunları" konularında görüş alışverişinde bulunacak.

kılıçdaroğlu daha sonraki günlerde de hak-iş sendikası, türkiye odalar birliği, tuskon, müsiad gibi kuruluşlara gidecek, onların da adaylarını soracak.

al jazeera'ye konuşan chp genel başkan yardımcısı erdoğan toprak turlara ilişkin "biz isim götürmeyeceğiz, dinleyeceğiz" değerlendirmesini yaptı.

pm'yi erken toplayabilir

muhalefet partileri ayrıca birbiriyle de görüşecek. mhp lideri devlet bahçeli'nin diğer partilere 'ortak çatı' aday önerisi de vardı. önümüzdeki günlerde bununla ilgili görüşmeler de başlayacak.

kılıçdaroğlu turlarını tamamladıktan sonra chp parti meclisi (pm) toplanacak ve cumhurbaşkanı adaylığı konusu değerlendirilecek. turların ve pm toplantısının ardından chp milletvekilleri ile bir de 'kamp' toplantısı planlanıyor.

chp lideri, milletvekillerinden isim sorup görüş alacak.

parti meclisi toplantısı chp tüzüğüne göre iki ayda bir toplanıyor. son toplantısını 17 nisan'da yapmıştı. haziranda da rutin toplantısı var ama toplantı tarihi öne çekilebilir. yani kılıçdaroğlu görüşme trafiğine göre pm'yi de daha önce toplantıya çağırabilir.

'kürsü dokunulmazlığı var'

danıştay’ın 146. kuruluş yıldönümünde türkiye barolar birliği (tbb) başkanı metin feyzioğlu ile başbakan tayyip erdoğan arasında yaşanan kriz ana muhalefetin de gündeminde. kılıçdaroğlu, chp'nin grup toplantısında feyzioğlu'nun arkasında durdu, başbakan'ı eleştirdi. kılıçdaroğlu, feyzioğlu'nun adını andığında salondan alkış sesleri yükseldi.

"siyasetçi her eleştiriyi dikkatle dinlemek zorundadır. eleştiri doğru olmayabilir ama biz aklımızı kullanacağız, sabırlı davranacağız, her eleştiriden ders çıkaracağız. öfkeyle kalkıp öfkeyle oturursanız sadece kendinizi değil toplumu da ateşe atmış olabilirsiniz. biz vekil dokunulmazlıklarının kalkmasını hep savunduk. bir olmazsa olmaz dokunulmazlığımız var, o da kürsü dokunulmazlığı. milletin vekili kürsüye çıkıp düşüncelerini özgürce dile getirecek. biz titriyoruz acaba iktidar da gerekli özeni gösteriyor mu? sözden korkulur mu? düşünceden korkuyorlar. kitap bile bazen bombadan daha tehlikeli diyebiliyorlar. kürsüde yapılan her konuşma saygıdeğer konuşmadır."

'diktatör bozuntusu'

kılıçdaroğlu, başbakan'ın feyzioğlu'na 'edepsizlik yapıyorsun' deyip terk ettiği törenden önce salonda yaşananları da anlattı:

törenin öncesini anlattı

"önce danıştay başkanı sonra da barolar birliği başkanı çıktı. konuşmanın sonlarına doğru birisi koltuğunda oturamamaya başladı. sonra yanındakilerle konuştu ama her seferinde ses tonunu arttırarak. sonra ayağa kalktı, kürsüde konuşan hatibe ‘edepsizlik yapma’ dedi. arada bir tarihten bahseder. tarihi de bilmiyor. hayatımda gördüğüm dünyanın en cahil adamı."

"konuşmada edebi aşan tek bir cümle yok. bizi de eleştirdi muhalefet olarak. biz de saygıyla dinledik, dinleyeceğiz. arkadan daha büyük bir şey söyledi, söyledikleri için ‘baştan aşağı yalan’ dedi. bunu duyunca kulaklarıma inanamadım. hukukun üstünlüğü onun için baştan aşağı yalan tabii."

"anayasa mahkemesi başkanı (haşim kılıç) hukukun üstünlüğüne vurgu yaparsa, aynı benzer konuşmalar danıştay’da da yapılırsa demek ki türkiye’de bir sorun var. ‘sen buna müdahale ediyorsun, hukukun üstünlüğü yok’ diyorlar ama o buna tahammül edemiyor."

'birbirimizi kandırıyoruz'

"feyzioğlu’nun barolar birliği başkanlığı’na seçilmesi vekillerin seçilmesinden daha demokratiktir. vekilleri halk mı seçiyor? kandırıyoruz birbirimizi. oturuyor beyefendi, bir liste yapıyor, vatandaşın önüne koyuyor, 'oy ver' diyor. bu diktatör bozuntusu seçiyor. gel yasayı değiştirelim diyoruz ama yanaşmıyor. kenan evren’in arkadaşı da ondan. o da bir darbeci. kapalı kapalı ardında kendi arka bahçesi olan memur sendikasıyla sözleşme yaptı."

"bir ülkeyi yöneten kişi milletin önüne çıkıp ‘yasama ve yargı benim için ayak bağı’ derse o diktatördür. çoğunluğu var ama yine de içine sindiremiyor. arada bir yargıçlığa da soyunuyorlar. ‘ben silivri davalarının savcısıyım’ demedi mi? şimdi kalkmış timsah gözyaşları döküyor. bazıları haksız yere içerideymiş."

"chp olduğu sürece senin söylediklerin gerçekleşmeyecek. gazetecilere ‘boyunlarınızdaki tasmaları ben çıkardım’ dedi. boyunlarında tasma olanlarla havuz medyasını oluşturdu."

'menderes’in adını ağzına alamazsın'

kılıçdaroğlu, yolsuzluk ve rüşvet iddialarını da gündemden düşürmüyor.

başbakan erdoğan, 17 aralık tarihli yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasından sonra konuşmalarında sık sık idam edilen eski başbakan adnan menderes vurgusu yapmış, “menderes’e yaptıklarının aynısını bize de yapmak istiyorlar” demişti. kılıçdaroğlu bunu eleştirdi.

kılıçdaroğlu, "menderes hiçbir zaman çocuklarını arayıp, ‘paraları sıfırla’ demedi. o kadar temiz bir insandı ki çocuklarına kendisi başbakanken ticarete atılmamaları konusunda öğüdü vardır. sen menderes’in adını ağzına alamazsın." dedi.

'cadı avı'na tepki

kılıçdaroğlu grup toplantısından çıkışta gazetecilerin sorularına da yanıt verdi.

başbakan erdoğan, partisinin afyon kampında fethullah gülen cemaati'ne yönelik, ''bu ülkeye ihanet edenlerin görevlerini değiştirmek cadı avıysa, biz bu cadı avını yapacağız, bunu da bilin. nefes aldığım sürece unutmayacak ve affetmeyeceğim.'' demişti.

kılıçdaroğlu bu sözlerle ilgili olarak, “demokrasilerde cadı avı olmaz, suçlu varsa yargının önüne çıkartılır.“ dedi.

kaynak: al jazeera