Türkiye
'Cumhurbaşkanına hakaret'ten tutuklama
Birleşik Haziran Hareketi üyesi Onur Kılıç, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret ettiği gerekçesiyle tutuklandı. Kılıç’ın avukatı Cemal Doğan, tutuklama gerekçesi ve kararının hukuk dışı olduğunu savundu.

özgürlük ve dayanışma partisi (ödp) yöneticisi onur kılıç, 11 ocak’ta kıbrıs şehitleri caddesi’nde zorunlu din dersini protesto eyleminde cumhurbaşkanı erdoğan’a hakaret ettiği iddiasıyla dün gözaltına alındı. terörle mücadele şube müdürlüğü’nde tutulan kılıç, bugün adliyeye sevkedildi.
izmir örgütlü suçlar soruşturma bürosu savcısı okan bato, ifadesinin alınmasına gerek olmadığına karar vererek, kılıç’ı ‘yoğun kasıt’ gerekçesiyle tutuklanması istemiyle sulh ceza hakimliği’ne sevk etti.
“sloganlar birine yönelik değildir”
emniyette susma hakkını kullanan kılıç, izmir 5. sulh ceza hakimi müslüm güneş’e verdiği ifadede şöyle dedi:
“üzerime atılı suçu kabul etmiyorum. katkı sunmak amacıyla yürüyüşe katıldım. ancak suç unsuru olduğu söylenilen ‘hırsız katil erdoğan, kahrolsun akp diktatörlüğü” şeklinde herhangi bir slogan atmış değilim. bu tip sloganların orada bulunan diğer şahıslarca atılıp atılmadığını bilmiyorum, hatırlamıyorum fakat ben katılmadım. özetle atılan sloganlar birine yönelik değildir. 17-25 aralık operasyonunda adı geçen erdoğanlara yöneliktir.”
"tutuklama ölçülü"
hakim müslüm güneş, "isnat edilen suçun vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu, delillerin henüz toplanamamış olması, atılı suçun katalog suçlardan olması, yasada belirtilen bir tutuklama nedeninin var olması, atılı suçun ceza miktarı dikkate alındığında şüphelinin kaçma şüphesinin bulunması nedeniyle tutuklamanın ölçülü olduğu ve tutuklamadan beklenen gayenin adli kontrol hükümleri ile sağlanamayacak olması" gerekçeleriyle tutuklanmasına karar verdi.
soruşturma tarzına tepki
kılıç’ın avukatı cemal doğan, müvekkiliyle ilgili soruşturmanın başından itibaren hukuk dışı olduğunu savunuyor:
“cumhurbaşkanı’na hakaret suçlaması, terörle mücadele kanunu kapsamında bir suç değil. tem polisleri tarafından evinden alınması ve parmak izi işleminin uygulanması hukuk dışı. müvekkilim için tem kanunu, özel olarak işletilmiş. doğru olan, asayiş ekipleri tarafından adliyeye davet edilmesiydi.”
doğan’a göre, savcı’nın ifade almadan, ‘yoğun kasıt’ gerekçesiyle tutuklanması istemiyle nöbetçi mahkemeye sevk etmesi ise yasalarda olmayan bir uygulama. doğan, kılıç’ın suçlandığı tck 299. maddesi’nde ‘yoğun kasıt’ adı altında bir uygulama olmadığını, müvekkilinin gözaltına alındıktan sonra polis otosunda attığı tweetlerin dikkate alındığına inanıyor.
“itiraz edeceğiz”
doğan’a göre, cumhurbaşkanı’na hakaret suçunu düzenleyen tck’nın 299. maddesi, katalog suçlardan değil ve alt sınırı bir yıl olan suçlarda tutuklama olmamalı:
“buna rağmen tutuklanması, tamamen gözdağı verme amaçlı. ibret olsun deniliyor. tutuklama kararına itiraz edeceğiz ama çok umutlu değilim. mahkemeler, siyaseten tercihlerini yapıyor.”
tck 299. madde ne diyor?
(1) cumhurbaşkanına hakaret eden kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) verilecek ceza, suçun alenen işlenmesi halinde, altıda biri; basın ve yayın yolu ile işlenmesi halinde, üçte biri oranında artırılır. (2) suçun alenen işlenmesi halinde, verilecek ceza altıda biri oranında artırılır.
(3) bu suçtan dolayı kovuşturma yapılması, adalet bakanının iznine bağlıdır.
kaynak: al jazeera
Yorumlar