2014 Yerel seçim

Erdoğan: Tespihleri iade ederim

Başbakan Erdoğan, kendisi ve AK Parti aleyhine Gülen cemaatinin dağıttığını söylediği broşürlere tepki gösterdi, "Sizlere bu ülkede verdiğim hizmeti nereye koyacaksınız? Liderinizin bana gönderdiği tespihleri de iade etmemi bekliyorsanız, onları da iade ederim" dedi.

başbakan recep tayyip erdoğan, 30 mart yerel seçimleri için başlattığı kampanyanın ikinci gününde afyonkarahisar ve kütahya'da partisinin mitinglerinde konuştu.

erdoğan, kütahya mitinginde, yine 'paralel yapı' olarak adlandırdığı gülen cemaati'ni hedef aldı. erdoğan, kendisi ve ak parti aleyhine broşür dağıtıldığını belirtip, "benim onların birçok toplantılarında, onların başarılarına yönelik kullandığım ifadeleri 'nereden nereye' diye vermişler. ben de söylüyorum nereden nereye? sizlere bu ülkede verdiğim hizmeti nereye koyacaksınız? sizin başınızdaki liderinizin bana göndermiş olduğu methiye dolu kitapları nereye koyacaksınız? iş adamlarına tespihler gönderdiği gibi bana gönderdiği tespihleri de iade etmemi bekliyorsanız, onları da iade ederim" dedi.

“tuzluk gibi bunların sesi çıkmaz”

erdoğan, 31 ocak'ta gülen'e ait olduğu iddiasıyla yayınlanan ses kayıtlarında geçen 'tuzluk' konusuna da değindi. söz konusu kayıtta gülen'e bilgi veren bir kişi akp'den 78 vekil koparabileceklerini belirtirken, “taşı koysak, tuzluğu bile koysak milletvekili seçtiririz” diyordu. 

erdoğan, şöyle konuştu: 

"ses kayıtlarında çıktı ya, tuzluk... yani nereye koyarsan orada durur. bir el gelir, bir yerden alır bir yere koyar. tuzluk gibi bunların sesi çıkmaz. iradeleri yoktur, talimat alır, emir alır, öyle hareket ederler. 17 aralık darbesi eğer başarıya ulaşsaydı, eğer biz dik durmasaydık bu tuzluklar gidecek, yeni bir parti kuracak ya da ak parti'yi bölecek, türkiye'yi istedikleri gibi tanzim edeceklerdi. işte biz buna izin vermedik. bu süreçte ak ile kara ortaya çıktı."

“said-i nursi’nin kitaplarını yasakladılar”

erdoğan, kütahya öncesi afyonkarahisar mitinginde de "tarihi bir belge açıklayacağım" diyerek, 15 temmuz 1949 tarihli bir bakanlar kurulu kararı gösterdi. altında cumhuriyet halk partisi (chp) ve dönemin cumhurbaşkanı ismet inönü'nün imzası olduğunu anlattığı belgeyle, said-i nursi'nin kitabının yasaklandığını söyledi.

nur cemaati'nin ilk lideri olan said-i nursi, son dönemde hükümet'in kavga halinde olduğu fethullah gülen cemaatinin de referans aldığı bir isim.

erodoğan belgeyi şu sözlerle anlattı:

"1940'larda afyonkarahisar'a bir mahkûm getirdiler. cezaevinde soğuktan dondurarak öldürmek istediler. zehirleyerek öldürmek istediler. hürriyetini kısıtladılar. bütün işi kitap yazmak, fikirlerini söyleyip talebe yetiştirmek olan said-i nursi'ye büyük eziyetler yaptılar. 'zalimler için yaşasın cehennem' dedi. kendi ülkesini, toprağını hapiste yatmak pahasına terk etmedi. işte bu chp, 1940'larda said-i nursi'nin kitaplarını yasakladı."

erdoğan'ın gösterdiği 64 yıl öncesine ait belgeye göre, yasaklanan kitap, nursi'nin 'gençlik rehberi' isimli eseriydi. erdoğan, isim vermeden gülen ve cemaat'i işaret ederken, "işte bu chp ile paralel örgüt kol kola yürüyorlar. said-i nursi'nin kemikleri sızlıyor" dedi.

"beddua ettiriyorlar"

erdoğan, gülen cemaati'nin evlerinde kalan öğrencilerle ilgili de açıklamalar yaptı. cumartesi günü sivas'ta yaptığı mitingde sekiz kız öğrencinin yanına geldiğini söyledi. bu öğrencilerin kendisine, "başbakanımız, çok büyük baskı altındayız. geceleri ablalar bizi kaldırıp size beddualar yaptırıyorlar. sizinle ilgili bize yalan yanlış bilgiler aktarıyorlar, inanmıyoruz ama korkuyoruz. bizi karalayacaklarından korkuyoruz, ailelerimize yanlış şeyler söyleyeceklerinden korkuyoruz" dediklerini anlattı.

erdoğan, "bunların vicdani, islâmi bir yanı olabilir mi? bu nasıl bir düşüncedir?" diye gülen cemaati'ne tepki gösterdi.

17 aralık tarihli yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda sonra fethullah gülen, cemaatine yönelik suçlamalara beddua ile yanıt vermiş, "hırsızı görmeden hırsızı yakalayanın üzerine gidenler, allah onların evlerine ateşler salsın, yuvalarını yıksın." demişti.

mhp ile "çocuk" polemiği

erdoğan, cumartesi günü sivas mitinginde, hiç evlenmeyen mhp lideri devlet bahçeli için, "aile nedir, çoluk çocuk nedir bilmez, onun böyle bir derdi yok. çocuk nedir biz biliriz" demişti. mhp'den bu sözlere genel sekreteri ismet büyükataman imzasıyla verilen cevapta, "mustafa kemal atatürk de mi soyca evladı yok diye insan sevgisinden mahrumdur?" denilmişti.

erdoğan, kütahya mitinginde sözü mhp'nin bu tepkisine getirdi; "mhp'nin başındaki zat rahatsız olmuş, söyledim ya 'çoluk çocuk nedir bunun kadrini bilmez' dedim. ondan sonra bana kalkıyor, başka yerden örnek veriyor. gazi mustafa kemal'i veriyor. gazi mustafa kemal, çoluk sahibi olmuştu da çocuk sahibi olmamıştı. onu da git iyi öğren" dedi. 

ysk'ya chp eleştirisi

chp, sarıyer için belediye meclis üyeleri aday listesini 18 şubat saat 17.00 olarak belirlenen son tarihe yetiştiremeyince bu ilçede seçime girememe riski doğmuştu.

mhp ve akp itiraz etti, chp'nin 9 dakikalık gecikmesini yüksek seçim kurulu (ysk) değerlendirdi. ve 6'ya 5 oyla chp'nin sarıyer'de seçimlere girebileceği yönünde karar verdi.

erdoğan bu kararı veren ysk'ya seslendi:

"uşak'ta farklı partiyi (saadet partisi) 3-5 dakika geç kaldıkları için seçime sokmadın, şimdi bunu nasıl yapıyorsun? sizler yargının içinden gelen insanlarsınız. adil davranmadığınız sürece bu halk ve tarih sizi affetmez. oradaki koalisyonların ne olduğunu da biliyoruz."

başbakan, seçimlere gölge düşürmeye kimsenin hakkı olmadığını söyledi.

kaynak: ajanslar

 

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;