Türkiye

Erdoğan: Tutuklamalara gönlüm razı olmadı

Harp Akademileri'nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ergenekon ve Balyoz gibi davalarda başta İlker Başbuğ olmak üzere yargılanan komutanların tutuklanmalarına gönlünün razı olmadığını söyledi, "Başta şahsım olmak üzere tüm ülke yanlış yönlendirildi, aldatıldı" dedi.

Erdoğan'a ziyaretinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ve Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz da eşlik etti. [AA]

cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan istanbul'daki harp akademileri komutanlığı'nı ziyaret etti. erdoğan burada yaptığı konuşmada sözü ergenekon, balyoz ve casusluk gibi davalardan cezaevine giren subaylara getirdi. 

bu davalarda suçluyla suçsuzun, yalanla doğrunun aynı kefeye konulduğuna dikkati çeken erdoğan şunları söyledi:

"bu operasyonlarla şahsım başta olmak üzere tüm ülke yanlış yönlendirildi, aldatıldı. kurumlarımızın içinde örgütlenmiş, güçlü medya desteğiyle teçhiz edilmiş bir yapının türkiye'yi ele geçirmek için yürüttüğü bir kumpasa, bir darbe teşebbüsüne hep birlikte maruz kaldık. samimiyetle ifade ediyorum; eski genelkurmay başkanımız (ilker başbuğ) başta olmak üzere, birlikte mesai sarf ettiğim için yakından tanıdığım pek çok komutanın tutuklanmasına şahsen gönlüm hiçbir zaman razı olmadı. tereddütlerimi, itirazlarımı o dönemde bu işin sorumlularına ifade ettim, hatta kamuoyu önünde de dile getirdim. ama o zaman önümüze konan, ancak çoğunun sahte ve çarpıtılmış olduğu daha sonra ortaya çıkan belgeler, bilgiler karşısında, hukuka saygı gereği yapacak bir şeyimiz kalmadı.

erdoğan isim vermeden gülen cemaati'ne "uzun süre temkinle yaklaştığını, faaliyetlerini takibe aldığını" söyledi.

"bu süreçte başbakan ve hükümet olarak bizim de genelkurmay başkanımızın ve türk silahlı kuvvetlerimizin de hukuk devleti ilkesine saygının gereğini yerine getirmek dışında bir duruşumuz olmadı. uzun süredir temkinle yaklaştığım, faaliyetlerini takibe aldığım bu yapı, biliyorsunuz, 17-25 aralık 2013'te doğrudan hükümeti devirmeye ve adeta türkiye'ye topyekûn el koymaya yönelik bir teşebbüse girişti. yolsuzluk kılıfı altında başlattıkları bir operasyonla şahsımla birlikte ülkemizin tüm milli kurumlarını, milli projelerimizi hedef aldılar." 

"ülke bölünecek iddiası gerçeği yansıtmıyor"

çözüm süreci konusunda, ülkenin bölüneceği iddiası başta olmak üzere, polemik amaçlı ifade edilen söylemlerin hiçbirinin gerçeği yansıtmadığını vurgulayan erdoğan, "biz vatan sevgimizi, millet sevgimizi, ülke sevgimizi kimseye ölçtürmeyiz. bizim bu konudaki beratımız, milletimizin rızasıdır, milletimizin desteğidir" dedi.

erdoğan şöyle devam etti:

"bursa'daki vatandaşımızla van'daki vatandaşımızı, trabzon'daki vatandaşımızla mardin'deki vatandaşımızı, kırıkkale'deki vatandaşımızla şırnak'taki vatandaşımızı aynı umut, aynı beklenti etrafında buluşturabilmişsek burada ümit var demektir. provokasyonlara, tahriklere, şımarıklıklara bakarak milletimizin bu umudunu yıkamayız. eğer nihai çözüm için bir ışık varsa bunu sonuna kadar takip etmek durumundayız. meclis’te görüşülmekte olan iç güvenlik paketinde, bölgede ve batıdaki bazı büyük şehirlerimizde zaman zaman şahit olunan, milletimizin yüreğini yaralayan görüntülerin önüne geçmeyi amaçlayan tedbirler var. ilgili kurumlarımızın muhataplarıyla yürüttüğü görüşmeler de her şeye rağmen belli bir seviyeye geldi. biz samimi olarak terör meselesini ilanihaye geride bırakacağımız bir huzur iklimine kavuşmayı istiyoruz. sorunlarımızı demokrasi içinde, hukuk içinde, siyasetin meşru sınırları içinde tartışmaya, görüşmeye sonuna kadar varız."

"yeter ki silahların sesi demokrasinin sesini bastırmasın"

türkiye'nin büyüdükçe, güçlendikçe, demokrasisi ve ekonomisi geliştikçe, meselelerini çözme kapasitesinin de bununla orantılı olarak arttığına inandığını belirten cumhurbaşkanı erdoğan, bu konuda içeride ve dışarıda en küçük bir özgüven sorunları bulunmadığını aktardı. 

erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:

"yeter ki silahların sesi demokrasinin sesini bastırmasın…şunu da özellikle ifade etmek istiyorum; çözüm süreci ve süleyman şah türbesi'nin taşınması başta olmak üzere güncel gelişmeler bahane edilerek; genelkurmay başkanımıza, komutanlarımıza, türk silahlı kuvvetlerimize yöneltilen, çoğu kere de haddi aşan eleştiriler lütfen canınızı sıkmasın, moralinizi bozmasın. ülkemizde bilhassa siyasetçiler ve medya mensupları arasında maalesef ciddi bir seviye sorunu var. fikirlerle, hatta olaylarla değil, kişilerle uğraşma kolaycılığıyla hareket eden hiç kimsenin, inanın bana, milletimiz nezdinde en küçük bir karşılığı yok. hayatının 40 yılını siyasetin içinde geçirmiş biri olarak bunu ben çok iyi biliyorum. bu çerçevede ifade edilen sözlerin, ortaya konulan tavırların, kendi tribünlerindeki bir avuç taraftara selam verme dışında ne bir ciddiyeti, ne de somut bir karşılığın olmadığını bilmenizi isterim."

"biz türk silahlı kuvvetlerimizle güçlü olmaya mecburuz"

türkiye'nin, büyük hedefleri olan, bunun için de her alanda büyük olması gereken bir ülke olduğunu dile getiren erdoğan, pazartesi günü aselsan'ın gölbaşı yerleşkesi'nin açılışında da ifade ettiği "biz türk silahlı kuvvetlerimizle, savunma sanayimizle güçlü olmaya mecburuz" sözünü hatırlattı.

erdoğan "sadece kendi güvenliğimiz için değil, aynı zamanda umudunu bize bağlamış tüm kardeşlerimiz için buna mecburuz. güçlü bir orduya, güçlü bir savunma sanayiine sahip olma isteğimiz, asla kimsenin toprağında gözümüz bulunduğu, kimseye saldırmak gibi bir niyetimiz olduğu anlamına gelmiyor. tam tersine kimse toprağımıza gözünü dikemesin, kimse tarihi ve coğrafi olarak bin yıllık beraberliğimizin olduğu kardeşlerimize zarar veremesin diye bunu istiyoruz" dedi.

erdoğan şunları kaydetti:

"biz güven içinde olmazsak, biz caydırıcı bir güce sahip olmazsak; kendi geleceğimizi riske atmakla kalmaz, 100 yıllık bir aranın ardından kardeşlerimizle aramızda açılan kapıları da yeniden kapatmış oluruz. ben bu yöndeki tüm çalışmalarında türk silahlı kuvvetlerimizin, komutanlarımızın yanında oldum, olmaya devam edeceğim. kara, hava, deniz; silahlı kuvvetlerimizin tüm unsurlarının en modern araçlarla, en eğitimli birliklerle donatılması için projeleri hayata geçirmeyi hep birlikte sürdüreceğiz. bilhassa savunma sanayiimizi güçlendirerek, her alanda kendi tasarımımız, kendi üretimimiz olan silahlarla, araç-gereçle, ordumuzu dünyanın ve bölgemizin en caydırıcı gücü haline getirmeye kararlıyız. savunma sanayiinde dışa bağımlılığın anlamını en iyi sizler biliyorsunuz. kıbrıs çıkarması başta olmak üzere, pek çok acı hadiseyle bu gerçeği yaşadık. müttefikimiz, dostumuz dediğimiz ülkelerin, en ihtiyaç duyduğumuz zamanda nasıl bize tavır alabildiğini hep birlikte gördük. benim, ülkemizi bir daha asla böyle bir duruma düşürmemek için sözüm var, ahdim var. aynı ahdi sizlerin de paylaştığına inanıyorum. inşallah, biten, devam eden, başlayacak olan projelerimizle 2023 yılında bu sorunu büyük ölçüde, daha sonraki dönemde de tamamen geride bırakmayı hedefliyoruz."

"meselenin halli için gayret gösteriyoruz"

cumhurbaşkanı erdoğan 2023 hedeflerine giden süreçte önlerine çıkan engelleri birer birer aşarak yola devam ettiklerini ve edeceklerini kaydederek, konuşmasına şöyle devam etti:

"çözüm süreci bu yolun en kritik dönemeçlerinden biridir. bu proje türkiye'nin 30 yılına, 40 bin canına ve yüzlerce milyar dolar kaynağına mal olan bölücü terör meselesini, demokrasinin sağladığı imkânlar içinde çözme iradesinin adıdır. şu, herkesin kabul ettiği bir gerçektir: türkiye, bölücü terör örgütünü askeri olarak yendiğini, yenebileceğini defalarca ortaya koymuştur. ancak bölücü terör örgütünün askeri olarak yenilmesinin sorunu çözmediğini de bu süreçte hep birlikte gördük. bölücü terörü tamamen ortadan kaldırmanın yolunun, soruna ve istismara yol açan faktörlerin çözümünden geçtiği tespitiyle işte bu çalışmaları başlattık. türkiye'nin demokrasi, insan hakları ve özgürlükler konusunda gerçekleştirdiği reformların, refahı artırmak için yaptığı yatırımların sadece bir kesime yönelik olması asla söz konusu değildir. 78 milyon insanımızın her biri için, 81 vilayetimizin tamamı için bu çalışmaları yürüttük, yürütüyoruz."

kürt vatandaşların hak ve özgürlük sorunlarının daha köklü, doğu ve güneydoğu anadolu'nun ihmal edilmişliği daha derin olduğu için bu yönde bir yoğunlaşmanın ortaya çıktığını vurgulayan erdoğan, "her zaman ifade ediyorum, ülkemizde demokrasi adına yapılan ne varsa bundan türk, kürt, laz, çerkez, boşnak, roman ülkemizdeki her kesimden vatandaşımız aynı derecede yararlanır" dedi.

cumhurbaşkanı erdoğan, türkiye'de altyapıdan üstyapıya ne kadar yatırım varsa, bundan her bölgenin, şehrin, köyün aynı şekilde faydalandığına değinerek, "çözüm süreci bu çerçevede hiç kimseye ayrıcalık sağlama amacı gütmüyor" değerlendirmesinde bulundu.

doğu ve güneydoğu anadolu bölgelerinde eskiden beri devam eden sorunların çözümü konusunda yöntem olarak farklı beklentilerinin bulunduğunun bir gerçek olduğunu vurgulayan erdoğan, "biz çözüm süreciyle, bölgenin gerçeklerine ve bölge halkının beklentilerine uygun şekilde bu meselenin halli için gayret gösteriyoruz" diye konuştu.

erdoğan kullanılan araçların, devletin bu meselenin çözümü için eskiden beri kullandığı enstrümanları da içeren, çok daha kapsamlı, çok daha gerçekçi yöntemler olduğunu vurguladı.

erdoğan "kırmızı çizgilerimizi 'tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet' olarak yozgat'ta hangi kararlılıkla ve ne kadar yüksek sesle söylüyorsak, diyarbakır'da da, hakkâri'de de aynı şekilde ifade ediyoruz" dedi.

bugüne kadar bölgede, bunu kendilerinden başka söyleyebilen ve halktan destek alan, teveccüh gören kimsenin de çıkmadığını dile getiren erdoğan, "geldiğimiz noktada diyoruz ki, ülkemizde artık, tıpkı diğer kesimlerin hak ve özgürlük sorunları olmadığı gibi kürt kardeşlerimizin de bu tür sorunları yoktur. türkiye demokrasi ve ekonomi açısından kürt sorununu, diğer kesimlerin sorunlarıyla birlikte geçtiğimiz 12 yılda yapılan çalışmalarla artık geride bırakmıştır" diye konuştu.

"devlet üzerine düşeni harfiyen yaptı"

terör sorununu, silahların bırakılarak, mücadelenin artık demokratik zeminde yürütülmesi kararının alınıp uygulanmasıyla, nihayete erdirmeyi hedeflediklerini ifade eden erdoğan, bu konuda devletin üzerine düşeni harfiyen yaptığını söyledi.

ancak karşılarındaki yapının siyasi kanadıyla da, silahlı kanadıyla da yekpare bir görüntü vermediğine dikkati çeken erdoğan, farklı ülkelerin tesirindeki farklı eğilimlerin, süreci farklı yerlere çekme gayreti içinde olduğunu gördüklerini ve bildiklerini belirtti.

cumhurbaşkanı erdoğan "şahsım başta olmak üzere milletçe sabrımızın zorlandığı, tereddütlerimizin arttığı günler yaşadık. buna rağmen bugüne kadar meseleyi soğukkanlılıkla, dirayetle, umutla getirdik. süreçte artık sözün bittiği, uygulamanın konuşacağı bir yere geldik. bu kritik dönemeci olumlu bir şekilde geride bırakırsak, türkiye olarak 2023 hedeflerimizle birlikte, artık 2053 ve 2071 vizyonumuza odaklanabileceğimiz bir döneme gireceğiz" ifadesini kullandı.

kaynak: aa

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;