Ortadoğu
‘Fiziksel işkence görmedik’
Şam yönetiminin destekçilerinin elinde iki ay tutsak kalan iki Türk gazeteci, Türkiye’ye giriş yapmaları sonrası basın toplantısı düzenledi.
Haberin Öne Çıkanları
Başbakanlık uçak temin etti
'Başımıza silah dayadılar'
'Altı gün yemek yemedim'

suriye'de kaybolan türk gazeteciler adem özköse ve hamit coşkun, ülkelerine dönüşü sonrası istanbul'da düzenledikleri basın toplantısında, ‘fiziksel işkence görmediklerini’ söylediler.
yaklaşık iki ay önce kayıplara karışan gazeteciler, geçtiğimiz günlerde serbest bırakılarak başbakanlık tarafından tahsis edilen uçakla cumartesi günü iran'ın başkenti tahran'a, oradan da istanbul'a gitti. özköse ve coşkun’u atatürk havalimanı’nda başbakan yardımcısı beşir atalay karşıladı.
atalay, gazetecilerin serbest bırakılması için uğraşanlara teşekkür etti ve iki gazetecinin, gazetecilik yapmak ve belgesel çekmek için suriye'ye gittiğini hatırlatarak, şu ifadeleri kullandı:
“kaçırıldılar ve o günden bu yana da uzun bir süredir özgürlüklerinden mahrum kaldılar. türkiye'de, gazetecilerimizin kaçırılmaları büyük olay oldu. hem hükümet, hem basın, hem stk'lar olarak arkadaşlarımızın kurtarılması için değişik çalışmalar yapıldı. burada cumhurbaşkanımızdan, başbakanımızdan, dışişleri bakanlığımızdan değişik girişimlerde bulunuldu.”
‘karşılık istediler’
gazeteci adem özköse açıklamasında, devlet başkanı beşar esad taraftarları tarafından kaçırıldıklarını söyledi. suriye yönetiminin kendilerini bir şeylerin karşılığında vermek istediğini o nedenle serbest bırakılmalarının uzun sürdüğünü söyleyen özköse, sözlerini şöyle sürdürdü:
“küçücük bir hücrede yalnız kalıyorsunuz. kaçırıldığımız zaman ilk 11 gün boyunca ölüm kokusuyla karşı karşıyaydık. başımıza silah dayadılar. bu başlı başına bir işkence, ama özel fiziksel bir işkenceye maruz kalmadık, çok tehdit edildik.”
özköse, ''casus olmanızdan şüphelendiler mi?'' sorusuna yanıtında, ''birtakım pazarlıklar, yani bizi birtakım şeylerin karşılığında vermek istiyorlardı. bizi bilgilendirmiyorlardı. o müzakereler, görüşmelerden dolayı süreç uzadı. gerçi biz, daha da uzar diye düşünemiyorduk. çok şükür iki ay içinde çıktık. özgürlüğün kıymetini bilmek lazım. özgürlük gerçekten çok güzel bir şey'' dedi.
gazeteci, ''gününüz nasıl geçiyordu, kaldığınız yer nasıldı?'' sorusuna ise kaldıkları yerde hücrelerin olduğunu ve kendilerinin iki metre uzunluğunda, bir metre genişliğinde bir yerde kaldıklarını anlatarak yanıt verdi.
özköse, savaş muhabirliğine devam edip etmeyeceğine yönelik soruya da ''evet. devam edeceğim'' şeklinde cevap verdi.
‘altı gün yemek yemedim’
hamit coşkun da zor günler yaşadıklarını, hücreye ilk alındıklarında adem özköse'nin yaşayıp yaşamadığını bilmediğini vurgulayarak, altı gün boyunca yemek yiyemediğini söyledi.
altıncı günün sonunda özköse'nin sesini duyduğunu anlatan coşkun, şunları söyledi:
“kur'an okuyordu. ondan sonra rahatladım ve yemek yemeye başladım. bizim için emek veren herkese çok teşekkür ediyoruz. başta sayın cumhurbaşkanı gül, başbakan erdoğan ve dışişleri bakanı davutoğlu ile ihh başkanı bülent yıldırım ve bizim için dua eden tüm dostlara teşekkür ediyorum. biz kurtulduk. özgürlük dünyanın gerçekten en güzel şeyiymiş.”
muhalif güçler ile şam yönetimi arasında şiddetin bir yılı aşkın süredir devam ettiği suriye’ye giden gazetecilerden son olarak bu ayın ilk günlerinde haber alınmıştı. insan hak ve hürriyetleri (ihh) insani yardım vakfı genel başkanı bülent yıldırım, 5 mayıs’ta gazetecilerle şam'daki kefer susa muhaberat merkezi'nde bir araya gelmişti. aynı gün iki gazetecinin aileleriyle telefon görüşmesi yapmasına da izin verilmişti.
türkiye'de yayın yapan gerçek hayat dergisi'nin orta doğu temsilcisi ve milat gazetesinin köşe yazarı adem özköse ile kameraman hamit coşkun'ın hatay'dan suriye'nin idlib kentine geçtikten sonra kaybolduğu, 12 mart tarihinde ortaya çıkmıştı.
kaynak: ajanslar
Yorumlar