Başkanlık sistemi
Kılıçdaroğlu: Kan dökmeden gerçekleştiremezsiniz
CHP lideri Kılıçdaroğlu, başkanlık sisteminin tek bir kişi üzerine kurulu olacağını söyledi, "Böyle bir sistemi bu ülkede kan dökmeden gerçekleştiremezsiniz" dedi. AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan bu açıklama için 'Adeta iç savaş çağrısı' dedi.

kılıçdaroğlu, türkiye odalar ve borsalar birliği'nin 72. genel kurulu'nda konuştu.
kılıçdaroğlu, konuşmasında başkanlık sistemini eleştirdi, tek adam eleştirisi yaptı ve "böyle bir sistemi bu ülkede kan dökmeden gerçekleştiremezsiniz" dedi.
chp liderinin ifadeleri şu şekilde:
"nasıl bir başkanlık sistemi? bir kişi konuşacak türkiye susacak. bir kişi konuşacak hâkim ona göre karar verecek. bir kişi konuşacak, ona göre milletvekili listeleri hazırlanacak. bir kişi konuşacak, istediği adam hapse girecek. neymiş? böyle başkanlık sistemi. böyle bir başkanlık sistemini kan dökmeden bu ülkede gerçekleştiremezsiniz. açık ve net..."
ak parti'den yanıt: adeta iç savaş çağrısı
kılıçdaroğlu bu açıklamasına yazılı bir açıklamayla yanıt veren ak parti grup başkan vekili bülent turan, chp liderinin açıklaması için 'adeta iç savaş çağrısı' yorumunda bulundu:
"kılıçdaroğlu, türkiye odalar ve borsalar birliği’nin genel kurulu’nda yaptığı konuşmada adeta iç savaş çağrısı anlamına gelen bir çağrıda bulunarak başkanlık sisteminin ancak kan dökülerek gelebileceğini söyledi. merak ediyoruz kılıçdaroğlu ne yapacak? başkanlık sistemini savunan milletvekillerini, vatandaşları infaz mı edecek? naziler gibi gaz odalarına mı toplayacak? aslında kılıçdaroğlu’na hak ettiği dilden cevap verebiliriz. ancak, partimizin, siyaseti kültürümüzün edindiği ahlâk, bulunduğumuz makam buna engel. şunu herkes bilsin ki, bu ülkede sistem değişikliğine karar verecek olan sadece ve sadece milletimizdir. milletimiz, kılıçdaroğlu’nun iç savaş tehditlerine pabuç bırakmayacak sağduyuya sahiptir."
'bir sabah davutoğlu'nu saraya çağırdılar...'
kılıçdaroğlu, tobb'daki konuşmasında görevi bırakacağını açıklayan başbakan davutoğlu hakkında da konuştu.
"düşünün, tobb gibi türkiye'nin gözü yüreği olan, bütün dünyanın ilgiyle izlediği bir genel kurula, türkiye cumhuriyeti'nin başbakan'ı katılamıyor. neden katılamıyor, kim engel oluyor? bu sorunun yanıtını bulmadan, demokrasi sözcüğünün d'sini bile ağzımıza alamayız. son iki seçimde sayın davutoğlu bir başarı elde etti. bir seçimde yüzde 40, öbür seçimde yüzde 49 oy aldı. meşru bir hükümetti. geldi, başbakanlık koltuğuna oturdu. neye göre? yasalara göre, teamüllere göre, geleneklere göre... bir sabah kendisini saraya çağırdılar, 'görevi bıracaksın.' neye göre bırakacaksın? 23 milyon 600 bin kişinin oyunu almış bir siyasi partinin genel başkanına bir kişi çıkıp diyor ki 'görevi bıracaksın.' onun yanıtı; 'emredersiniz öğleden sonra bırakıyorum.' bu demokrasi mi? hani milli irade nerede? 'sabah milli irade, akşam milli irade, gece milli irade.' 23 milyon 600 kişinin oyunu çöpe atmaya kimin hakkı, kimin yetkisi var? bu sorunun cevabını hep beraber sorgulamak zorundayız."
türkiye'nin 2002'de tek temel sorununun ekonomi olduğunu belirten kılıçdaroğlu, 14 yıl sonraya bakıldığında ise bugün 5 temel sorun alanı bulunduğunu söyledi, bunları ekonomi, demokrasi, dış politika, eğitim ve toplumsal barış olarak sıraladı.
kaynak: aa, dha
Yorumlar