IŞİD
Rehine krizi 5. gününde
80 Türk vatandaşı 5 gündür Musul'u ele geçiren IŞİD'in elinde. Al Jazeera Türk, krizdeki son durumu derledi.

irak’ın en büyük ikinci kenti musul’un irak şam islam devleti’nin eline geçmesinin ardından örgüt türkiye'nin musul başkonsolosluğu'ndaki 49 personel ve 31 türk kamyon şoförünü kaçırdı. 80 türk vatandaşı hala işid'in elinde.
neden tahliye edilmediler?
dışişleri bakanlığı'nın verdiği bilgiye göre, musul’da durumun kötüleşmesi üzerine 10 haziran günü konsolosluğa derhal talimat gönderildi. gizli belgelerin imha edilmesi, türkiye’ye dönülecek şekilde hazırlık yapılması ve binanın tahliye edilmesi istendi.
musul başkonsolosu öztürk yılmaz’dan gelen yanıt ise, “şu anda binayı terk edecek durumda değiliz, dışarısı çok güvensiz. irak güvenlik güçleri bize haber vermeden dışarıdaki güçleri geri çektiler” oldu. ankara en uygun zaman ve en kısa sürede binadan çıkılması uyarısını yineledi.
bakan yardımcısı naci koru’ya göre burada yaşanan temel sıkıntı, gelişmelerin beklenmedik şekilde hızlı gelişmesinin sonrasında musul valisi başta olmak üzere yerel yetkililer ve askerlerin kenti terk etmesi oldu.
teslim olma kararı nasıl verildi?
naci koru’nun verdiği bilgiye göre, 11 haziran çarşamba günü yüzlerce ağır silahlı kişi başkonsolosluğu kuşattı ve içeridekilerin 10 dakika içinde dışarı çıkmasını istedi. bu sırada içerideki 49 kişinin havayoluyla ülkeye dönmeleri değerlendirildi ancak havalimanı da işid’in kontrolüne geçmişti. helikopterin gidip alması da mevcut şartlar altında uygun değildi.
bunun üzerine başbakan recep tayyip erdoğan ve dışişleri bakanı ahmet davutoğlu ile temas halinde dışarı çıkma kararı alındı. koru durumu, “güvenlik güçlerimizin sayısıyla mukayese edince (31 özel harekat polisi) dışarıdaki grupla başetmek söz konusu değildi. oradaki güvenlik görevlilerimizin görevi sadece başkonsolosu korumaktır. çarşamba günü 11.20'de personelimiz orayı terk etti.” sözleriyle anlatıyor.
binadan ayrıldıktan sonra konsolosluk personelinin yeri iki kez değiştirildi. önce musul valilik binasına götürüldüler. şu anda ise kent merkezinde bilinmeyen bir yerde tutuluyorlar.
ankara’nın çabaları hangi aşamada?
olayın gerçekleştiği gün dışişleri bakanlığı kriz masası oluşturdu. konu nato ve bm’nin gündemine taşındı ve irak’taki önemli aktörlerle temasa geçildi. şu ana kadar hiçbir devlet yetkilisi askeri müdahaleye ilişkin bir ipucu vermedi. bakanlık bu konudaki sorulara, “bunlar mahrem konular, önceliğimiz vatandaşlarımız” yanıtını veriyor.
neden türk başkonsolosluğu hedef alındı?
bakan yardımcısı naci koru'nun bu soruya yanıtı şöyle:
oradaki tek yabancı elçilik türk başkonsolosluğu. karışıklık olduğunda oraya yönelip baskın yapabilirler. yağma da söz konusu. ayrı bir motif arama konusunda, birden fazla sebebi olabilir. doğal bir süreç bu, biz bunu da bekliyorduk. bekliyorduk ki tahliye uyarısı verdik.
işid ile pazarlık iddiaları
dışişleri bakanlığı işid ile pazarlık ve fidye konusunun masaya yatırılmasının söz konusu olmadığını, başkonsolosun örgütten güvence aldığı için binayı terk etmediği iddialarının da gerçeği yansıtmadığını duyurdu.
koru, işid’e daha önce silah yardımı yapıldığına dair iddialara da tepki göstererek, “işid’e silah yardımıyla ilgili tek kanıt çıkmadı bugüne kadar. siz silah yardımı yapacaksınız, o sizin başkonsolosluğunuzu basıp insanları alıp götürecek. akıl mantık almaz” sözlerini sarf etti.
rehinelerin yeri ve durumu?
dışişleri bakanlığı’nın verdiği son bilgiye göre, tüm konsolosluk çalışanları musul’un kent merkezinde bir arada tutuluyor. şoförler ise musul'un kuzeybatısında.
bakanlık rehinelerin durumuyla ilgili, “şu an itibariyle personelimizin hepsi bir yerde, sağlıklarıyla ilgili herhangi bir sıkıntı yok. aile fertlerine karşı kötü bir muamele söz konusu değil. incitici bir şeyle karşılaştıkları hakkında bir bilgi yok” açıklamasını yaptı.
kaynak: al jazeera
Yorumlar