tunus’ta muhammed buazizi isimli gencin işsizlik ve kötü yaşam koşullarını protesto etmek için kendini yakmasının domino etkisi gösterdiği bölgede, 25 ocak 2011 tarihi de mısır halkı için bir milat olmuş ve ülkenin yeni dönemine ilk adım atılmıştı. 

 

özgürlük, demokrasi ve anayasal düzen talebiyle başlayan kitlesel gösteriler günler sürmüş, cumhurbaşkanı mübarek’in iktidarı askeri yönetime devrettiğini açıkladığı 11 şubat’a kadar tahrir meydanı’nı dolduran yüzbinlerce insanın bir araya geldiği kalabalık dağılmamıştı.

 

henüz emekleme aşamasında olan devrimlerin heyecanını yaşayan mısırlılar, gece saatlerinden itibaren yeniden tahrir meydanı’na akın etmeye başladı. on binlerce kişie ellerindeki mısır bayraklarıyla hem ayaklanmanın yıldönümü kutladı, hem de isyan boyunca yaşanan çatışmnalarda ölenleri andı.

 

mübarek dönemindeki siyasi muhaliflerden eymen nur, cumhurbaşkanı adayları tıp doktoru abdulmuin el-futuh, uluslararası hukukçu muhammed selim el-avva, arap birliği eski başkanı amr musa da tahrir'deki coşkuya katılanlar arasındaydı. deki kutlamalara katıldılar. müslüman kardeşler ve selefiler meydanda yer alarak gösteriye ortak oldu. 

 

“genç, yaşlı, hristiyan, müslüman bütün mısırlıları birlik haline getiren 25 ocak ruhunu koruyalım” çağrısıyla yapılan kutlamalar çerçevesinde, askeri yönetim kahire ve iskenderiye’de ışık ve havai fişek gösterileri düzenleyecek, ayrıca devrimin yıldönümü anısına bastırılan madeni paralar dağıtılacak.

 

 

ancak, ülkede iktidarı elinde bulunduran askeri yönetim tepkilerden kurtulamıyor. çünkü mısırlı aktivistler, neredeyse 20 yıl süreyle mübarek’in savunma bakanlığını yapmış ve onun ardından ülkedeki yönetimi ele almış olan yüksek askeri konsey’in başkanı general hüseyin tantavi’nin mısır devrimi’ni gasp ettiğini düşünüyor.

en önemli eleştiri konusu ise, geçtiğimiz aylarda yapılan uzun soluklu seçimlerin ardından parlamentonun göreve başlamış olmasına rağmen, ülkedeki geçiş döneminin ve iktidarın sivil yönetime devrinin hala belirsizliğini koruyor olması.

 

onlarca kişinin hayatını kaybettiği kasım ayındaki askeri yönetim karşıtı gösteriler üzerine tantavi, cumhurbaşkanlığı seçimi için temmuz ayını açıklasa da bu muhalifleri tatmin etmedi.

 

 

ülkenin önde gelen yazarlarından ve demokrasi yanlılarından alaa el asvani, mısır el youm gazetesindeki köşesinde, "çarşamba günü hepimiz sokaklara dökülmeliyiz, ama henüz amaçlarına ulaşamamış bir devrimi kutlamak için değil, devrimin amaçları olan taleplerimizi barış içinde dile getirmek için…bu amaçlar onurlu bir yaşam, sosyal adalet ve devrim şehitlerini katledenlerin cezalandırılmasıdır" ifadelerini kullandı.

 

mısır devrimi'nin gerçekleşmesinde sosyal medyadaki örgütlenmenme önemli rol oynamıştı. mısır'da isyana doğru ilerleyen süreçte özellikle genç nüfus bu yolla fikirlerini tartışmış ve sokaklara taşan demokratsi taleplerini dile getirmişti. buna tanık olan aktivistlerden blog yazarı vayl halil de devrimin tamanlanamadığınıı düşünenlerden. halil al jazeera'ya verdiği röportajda, "devrim kesinlikle henüz amaçlarını elde edemedi, aslında insnların bugün yeniden tahrir'de toplanmalarının nedeni de bu zaten, çünkü devrim süreci devam ediyor ve hedefine ulaşana kadar da devam edecek" diye konuştu.