Trabzonspor
Trabzonspor nasıl kurtulur?
Takım içindeki kavgalar, Gaziantep maçında yaşanan hakem alıkoymaları, taraftar-kulübe huzursuzluğu, yaklaşan kongre... Bu sezona da hareketli başlayan Trabzonspor 11 hafta sonunda 12. sırada. Akıllarda yine aynı soru var: Trabzonspor nasıl kurtulur?

henüz lig başlamadan süleyman hurma-kaptan onur kıvrak krizi, alınan ve sonra dönülen istifa kararları, yönetimdeki huzursuzluk, taraftarın tepkisi, gaziantespor maçında hakem çağatay şahan ve yardımcılıların sabah 4'e kadar alıkonulması ve sahadaki kötü futbol.
son yıllarda hep istikrarsızlıkla öne çıkan trabzonspor ligde 11 hafta sonunda 12. sırada. takım lige iyi başlamasına karşın, 4. haftadan sonra gelen kötü futbol ve trabzonsporluların değerlendirmesiyle 'aleyhte bilinçli hakem kararları' nedeniyle gittikçe düştü. şu an şampiyonluk potasından tam 12 puan geride. fark çok değil ama oynanan oyun gelecek için de çok umut verici değil.
trabzonspor'da gündem bu başarısızlığın yanı sıra aynı zamanda kongre. listeler için son 10 güne girildi. kongre 6 aralık'ta. şu an için adaylığını açıklayan tek isim celil hekimoğlu. mevcut başkan ibrahim hacıosmanoğlu'nun da adaylığını açıklaması bekleniyor.
şehirde gündem bu kadar yoğunken herkesin aklındaki tek soru ise bu kulüp nasıl kurtulur? eski başarılı, sakin dönemler tekrar nasıl gelir?
mustafa reşit akçay, trabzon doğumlu bir teknik adam. yıllarca trabzon alt yapısında görev yaptı. kulübün efsanelerinden fatih tekke ve gökdeniz karadeniz gibi isimleri yetiştirdi. 2011-2013'te 1461 trabzon'daki başarısının ardından bir sonraki sezon trabzon'u çalıştırdı. kariyerine ise osmanlıspor'da devam ediyor. akçay, yaşadıkları, gördükleriyle kulübün reçetesini en iyi çıkarabilecek isimlerden biri.
akçay, lig tv'de katıldığı bir programda 'trabzonspor nasıl kurtulur?' sorusunu tecrübeleriyle yanıtladı.
üç sebep verdi, bir de çare:
'genetiğimiz fevri ve geçmişe takılı'
"bir: yörenin genetiği bir kere kıskanç. sizin tavuğunuz benim için kaz. biri iş başına geliyor, diğerleri kıskanıyor. çok sağlıklı ve dürüstçe kulübün büyümesi için destek yok. ayağından çekmese bile, gerekli kamuoyu oluşturmada, kulübün içine düştüğü durumlarda bir yardımlaşma çok geride. birinci sırada kıskançlık var.
iki: "ben varken başarı olsun, ben yokken olmasın" genetiğimiz fevri ve geçmişe takılı. efsane takıma takılı kalınması. o efsane takıma teşekkür etmek gerekiyor. onlar bu kulübü çok ilerilere taşıdı. bu insanlar küstürülmesin. bu adamlar desteklensin. onore edilsin, kimlik verilsin, büstleri yapılsın. ama efsane takımdan bir kurtulalım. aidiyet duygusuyla bizi büyütüyor ama 30 sene oldu. bunu bir aşalım.
üç: onuncu dakikadan itibaren gol ve goller istemek. taraftarlar bu konuda eğitilmeli. bununla da biri ilgilenmeli. kulübü taraftar kontrolünden çıkarmak gerekiyor. türkiye'deki çoğu yöneticiler sosyal medyada 18-30 yaş arasındaki gençlerin kullandığı dilden etkileniyor ve bu dille kulübü yönetmeye kalkıyor. trabzonspor yönetimi seyirci kontrolü altında. sadece trabzonspor değil. ekonomik olarak şehirden bir fenerbahçe gibi galatasaray gibi ekonomik bir yapı oluşturmuş bir kulüp değil. başarıa giderken bu ekonomiyi iyi kullanma becerisi geliyor. ama bunu da yapamıyoruz. seçime gidecek kulübün 500-600 milyon tl borcu olduğu söyleniyor.

çare ne?
çare ise tırın altına girmekten korkmayan bir yönetim gelecek. ben türkiye'de her şeyi yöneticilerin çözeceğine inanan birisiyim. eğer yöneticiler olayın içerisindeyse akıllıysa başarı da başarısızlık da onlara mal edilmeli. yöneticiler bunu dert edinecek, makro plan yapacak. 7 yıl mı, hayır. 10 yıl sonra bunu taraftara anlatacak. bu süre içerisinde akademiden gelen oyuncularla bir planlama yapacak.
sabır olmasın, hiç önemli değil. kavga etmek ve vurulmak. bazı yörelerimiz vardır, şimdi isim vermeyeyim. bu yörelerde ecelinden ölen olmuyordu zamanında. ölümden korkma gerideydi. şimdi o geri gelsin. geleneğimizde var. bırakın ölelim. birileri çıksın ölsün, bu takım için. trabzonspor'un dinamikleri yüksek. başarıya getirecek birçok genetik argümanı var.
trabzon'un dışında bir 10 tane daha trabzon yaşıyor. yüksek düzeyde aydına sahip. yüksek düzeyde şaire, ressama sahip. entelektüel yapısı da var. ekonomik olarak da dışarıdaki insanlara bunu samimi bir şekilde anlatırsanız neden gelmesinler. yurt dışı ve şehir dışındaki trabzon'a bakışlarındaki saflık trabzon'da olanlardan daha yüksek durumda. bize her yer trabzon lafı 'cuk' diye oturuyor. bu kadar. sadece sistem, sadakat ve kulüp önceliği bu kadar"
kaynak: al jazeera
Yorumlar