Kabe ve diğerlerinin sırrı
Anadolu yapı medeniyetini araştıran arkeologlar, binlerce yıldır ayakta kalan tarihi yapıların temellerinde deprem sönümleme sistemlerinin uygulandığını belirledi.
Haberin Öne Çıkanları
Minik taşlar kullanılmış
Depreme dayanıklı

ilk uygulaması m.ö. 1900'lü yıllara dayanan ve uygulandığı yapıların geçmişten bugüne hala ayakta kaldığı deprem izolatör sistemine 'orthostat taş döşeği sistemi’ adı veriliyor.
temelinde bu uygulamanın kullanıldığı yapılar arasında, kabe, ankara’daki augustus tapınağı, istanbul’daki süleymaniye camisi ve ayasofya müzesi'nin temelleri yer alıyor.
bu tekniğin en bilinen ve görülen uygulaması istanbul sultanahmet meydanı'ndaki dikili taş'ın temelinde ortaya çıkıyor. m.s. 390 yılında dikildiği bilinen tek parça granit taşın, istanbul'un önemli depremlerinde bile yerinden santim oynamadığı vurgulanıyor.
sistemin incelikleri
jeoloji uzmanı ali bayraktar tarafından kaleme alınan 'tarihi yapı temellerinde uygulanan deprem sönümleme sistemleri' başlıklı yazıda, ''tarihi yapılarda, taşıyıcı beden duvarlarının altına isabet eden temel duvar kısımların tabaka tabaka, harç kullanılmadan kırık taşlarla örüldüğü, böylelikle tabandan gelen deprem yüklerinin, yapının üst katmanlarına geçmesine engel olan sistemin keşfedildiği" belirtildi.
istanbul büyükşehir belediyesi kültür a.ş. yayınları arasında yer alan '1453 istanbul kültür ve sanat dergisi'nin 11. sayısında, deprem izolatör sistemi 'orthostat' tüm yönleriyle ele alındı.
temeli hz. ibrahim'e dayanıyor
hz. ibrahim'in ateşe atılma hikayesinin de ele alındığı yazıda, ateşin ortasına açılan su kuyusundan yükselen buharla ateşin söndüğü ve hazreti ibrahim'in bu sayede kurtulduğu bilimsel olarak anlatılıyor.
yazıda, hz. ibrahim’in ateşten kurtulmasının ardından gördüğü rüya üzerine mekke'ye yola çıktığı, düşünde bildirilen su kuyusunun üstünü açınca da kabe'nin ilk yapılan temel taşlarına ulaştığı ifade ediliyor.
hz. ibrahim’in, kırık taşlardan oluşturduğu temelle bugün bile kullanımda olan mabedin yapıldığı ifade ediliyor.
hazreti ibrahim'in yapı sanatının anadolu'da 500 yıl tüm deprem bölgelerinde uygulandıktan sonra unutulduğu anlatılan yazıda, m.ö. 900 yılında bu sistemin yeniden bulunduğu ve tüm deprem bölgelerinde tekrar uygulanmasıyla mimarlık tarihinin tekrar yazıldığı kaydediliyor.
anadolu yapı mühendisliğinin temelini oluşturan ve osmanlı yapı standartlarına şekil veren bu keşfin, osmanlı imparatorluğu'nun yıkılması ile unutulduğu belirtilen yazıda, modern deprem yapı mühendisliğinin eskinin buluşlarından ve tecrübelerinden yoksun, tarihi geçmişi olmayan bir bilim olarak yürütüldüğü görüşüne yer verildi.
kaynak: anadolu ajansı
Yorumlar