Türkiye
Ahmet Can’a ‘kardeş’ geldi
Konyalı Kurt çifti, çocuk sahibi olamayınca 9 yıl önce Ahmet Can’ı evlât edindi. Ahmet Can büyüdü, kardeş istedi. Çift, bu kez de 6 yaşındaki B.’nin koruyucu ailesi oldu. Ev şimdi eskisinden daha neşeli.
her çocuk, anne babası için kıymetlidir ama cemile-muammer kurt çifti, çocuklarının üzerine ayrı titriyor. gözlerinden bile sakınıyorlar. dile kolay, yıllardır özlemini duydukları anne babalığı onlarla tadıyorlar.
kurt ailesi’nde de 'anneciler' ve 'babacılar' var. büyük oğlan babaya düşkün; küçükse anneye. ufaklık, her fırsatta annesinin kucağına atlıyor; onu öpücüklere boğuyor. anne de evlâdının kokusunu içine çeke çeke karşılık veriyor. büyükle babanın ortak yönü çok. ikisi de tarlayla, mahsûlle ilgilenmeye bayılıyor. hemen hemen her haftasonu köye gidip traktörün tepesinde sefâ yapıyorlar.

hayatlarını değiştiren karar
konya’da yaşayan cemile-muammer kurt, 21 yıllık evli. evliliklerinin ikinci beş yılında ‘doğal’ yollardan bebek sahibi olamayacaklarını öğrendiler. gitmedikleri doktor, dökmedikleri para kalmadı. her ikisi için de süreç, zor ve sıkıntılı geçti. özellikle de cemile kurt için. çevre baskısından çok bunaldığını, hayatının zindana döndüğünü anlatıyor. eski günlere ‘anlık’ dönüş bile ağlamasına yetiyor:
“14 seneye kadar çok ağladım. ölmeden bir çıram olsun istedim. kim istemez ki? akraba, eş dost, her sokağa çıktığımda ‘çocuğun yok mu; olmuyor mu’ diye sorarlardı. ‘allah’ım verenlere vermişsin; bana da versen keşke’ derdim hep.”
kabulleniş, yeni bir sürecin de müjdecisi oluyor. teklif, cemile kurt’tan geliyor. çift, evlât edinmeye karar veriyor. bekledikleri haber, tam 3 yıl sonra geliyor. 3 ay 10 günlük erkek bebeği kucaklarına almalarıyla hayat tamamen değişiveriyor.
bebeklerine ahmet can adını veriyorlar. muammer kurt’un babasının adının yanına bir de ‘can’ı ekliyorlar. ama moda olduğu için değil; canlarını bu bebekte buldukları için.
baba muammer kurt, hayatlarının nasıl değiştiğini şöyle ifade ediyor.
“baba olma hissini kelimelerle anlatmak çok zor bunu yaşamak zor. çocuksuzluk zor. hayata bağlanmak çok zor. uzun süre evlât acısı çekince yaşayan bir ölü gibi oluyorsunuz. ama çocuğunuz olduğu vakit daha umutlu bakıyorsunuz. yaptığımız en iyi şeydi. bir çocuğun ailede yetişmesi daha iyi oluyor, daha topluma bağlı oluyor. sımsıkı sarılıyorsunuz, birbirinize. beklenmedik, bir sıcak yuva ortaya çıkıyor. ben bu konuda kefilim, çocuk hasreti çekenler, bu sürece girerlerse daha huzurlu ve mutlu olacaklar.”

“beni aldığınız gibi, kardeş de alabilir miyiz”
cemile kurt, ev kadını. muammer kurt da devlet memuru. orman işletmeleri'nde çalışıyor. lojman hayatı, düşe kalka büyüyen ahmet can için ideal bir ortam sağlıyor. ancak farkında olmadan başka bir süreci de tetikliyor. en yakın arkadaşlarının ‘erkek’ kardeşlerinin olması ahmet can’a yalnızlığını anımsatıyor. 8 yaşındayken konuyu, anne babasına hafiften açmaya başlıyor. ilk kurduğu cümle çok anlamlı: “beni aldığınız gibi, bana kardeş de alabilir miyiz?”
ahmet can, evlâtlık olduğunu biliyor. anne ve babası, pedogogların yardımıyla 6 yaşındayken durumu anlatmışlar. bunu başarabilen aile sayısı ne yazık ki çok değil. ancak çocuk merkezli hareket etmeleri, oluşabilecek önyargıları ve olumsuzlukların önünü de kesmiş.
çift, sosyal hizmetlerin kapısını bu kez ahmet can ile birlikte çalıyor. ilk seferdeki gibi bekleme sözkonusu değil. sadece 10 ay sonra b. ye kavuşuyorlar.
ahmet can’a kardeş geliyor
talebin ahmet can’dan gelmesi önemli. ağabey olmak, kardeş sevgisini tatmaktı isteği. b. ile ilişkisini, “ilk görüşte kanım kaynadı” diye özetliyor.
“çok sıkılıyordum. herkesin kardeşi olduğu için annemden babamdan kardeş istedim. yaşı küçük olacaktı, uslu duracaktı, sözlerimi dinleyecekti. bunları istedim. akşehir’deki yuvaya gittik. kardeşimi getirdiler. baktım. anneme döndüm, ‘anne b. olsun’ dedim. çünkü çok tatlıydı, yanakları çok şirindi. bir de hemen beni öptü.”
aynı çatı altında 1 yılı tamamlamak üzereler. bugüne kadar gerginlik yaşanmadı. ağabey kardeş, aynı odayı paylaşıyorlar. ranza kültürü, küçük odalarına renk katmış durumda. tabii ki, düzen burada da değişmiyor. büyük aşağıda; ufaklık da yukarıda yatıyor.
aralarında 3 yaş var. ahmet can, nisbeten daha sakin bir çocuk. ağabeylik rolünde çok başarılı. özellikle ders konusunda, kardeşini hiç ‘tek’ bırakmıyor. b.’nin matematik ve yazma konusunda ihtiyaç duyduğu destek ve motivasyon sadece ağabeyinde.
“ben sabahçı, o öğlenci. okuldan çıkarken sıraya girmiş oluyorlar. bakmadan ayrılmam. matematiği pek bilmiyor, yardım ediyorum. etmek zorundayım. kardeşimi seviyorum. buradan ayrılmasını istemem. oyuncakları paylaşıyoruz. ebelemece oynarız, evde. parka ineriz, bisiklete bineriz. sevmediğim tek huyu, ekmek yememesi. yese boyu azcık büyüyecek, annem de bunu sorun ediyor. ama en sevdiğim huyu, beni öpmesi. çizgi film izlerken, dışarıda oynarken hep sarılırız.”

“keşke daha önce verseydik bu kararı”
çocukların kaynaşması, en çok anne babayı mutlu ediyor. iki karar da hayati. ama şu ana kadar en ufak bir pişmanlık yaşamış değiller. bilâkis, kendilerince eksik kalan parça, onların hayatlarına katılımıyla tamamlanmış durumda.
karı koca başbaşa kaldıklarındaysa birbirlerine hep aynı soruyor: neden daha önceden vermedik bu kararı! baba muammer kurt, b.’nin gelmesiyle birlikte ahmet can’ın da insan ilişkilerinde de gözle görülür bir değişim olduğunu ifade ediyor.
“ahmet can, daha önce kapalıydı. fazla girişken bir çocuk değildi. ama ufaklık öyle değil. sosyal, herkesi tanır. herkes de onu tanır. herkesle kanka. büyük, ufağın açıklığını görünce değişiverdi. şimdi o da sosyalleşmeye başladı.”
farklı hikâyelerin bir araya gelmesiyle, bir masal yaratmayı başarabilmiş bir aile kurt ailesi. geçirdikleri her an, anı biriktiriyorlar. ilmek ilmek dokumaya devam ediyorlar, hayatlarını.
“bize baktıklarında, ‘aile olarak neden daha önce evlâtlık almadık; neden daha önce koruyucu aile olmadık diye düşünsünler. herkes kendisini sorgulasın. ‘bunlar başardı biz de başarabiliriz’ diye heveslensinler. endişeleri olabilir, ama aile bir adım gelirse çocuk fazlasıyla geliyor zaten. mutluluğun, huzurun olmadığı yerde paranın önemi olmaz. sevgi, mutluluk olmadan konya sizin olsa ne anlamı olur. korkmasınlar, adım atsınlar.”

yasal süreç
ilk 6 yıllık hukuki süreci tamamlandığı için ahmet can, kurt soyadını taşıyor ve velâyeti de cemile-muammer çiftinde. b. nin durumu farklı. koruyucu aile sistemindeyse çocuğun bakım, yetişme ve eğitim sorumluluğu devlet ile aile arasında paylaşılıyor. velâyeti de öz ailesinde. koruyucu aile kuralları gereği, çocuğun yüzü ve kimliği de yayınlanamıyor.
örnek ve istenen sistem de koruyucu aile modelinin yaygınlaşması. çocukların gelişimi için aile ortamının önemi büyük. psiko-sosyal gelişiminin sağlıklı tamamlanması açısından ihtiyaç olarak tanımlanıyor.
aile ve sosyal politikalar bakanlığı verilerine göre türkiye’de 3 bin 948 koruyucu aile var. ailelerin yanındaki çocuk sayısı da 4 bin 810. hedef, sayıları daha da artırmak.
Yorumlar