Blog

Dünyanın en büyük mülteci kampında çaresizlik

Afrika boynuzunu vuran son 60 yılın en büyük kuraklık krizi, Kenya’daki Dadaab mülteci kampını yıllar sonra yeniden dünya gündemine getirdi.

Konular: Afrika

al jazeera türk ekibi olarak dadaab'daki dünyanın en büyük mülteci kampına birleşmiş milletler’in nairobi’den kaldırdığı dash8-100 tipi uçakla gittik. bm mülteciler yüksek komiserliği (bmmyk) yetkilileri, çeşitli uluslararası yardım görevlileri ve gazetecileri taşıyan uçak dadaab’taki piste inerken ilk göze çarpan alabildiğine düzlük ve çalılara takılmış poşet ve çöpler oluyor.

uçaktan inince herhangi bir kontrol noktası yok. pistin hemen kenarına sıralanmış onlarca arazi aracı yardım görevlileri için bekliyor. biz de aracımıza binip bmmyk ve yardım kuruluşlarının ofis ve konaklama yerlerinin bulunduğu tel örgülerle çevrili bölgeye giriyoruz. kapıda sıkı bir güvenlik kontrolünden geçiyoruz. gazeteciler için dadaab’da 2 konaklama seçeneği var;  bmmyk’nın çadırlardan oluşan kamp bölgesi ya da yardım kuruluşlarının en basit ihtiyaca göre düzenlenmiş misafirhaneleri. eşyalarımızı bırakıp çevirmenimiz abdi hussein ile buluşuyoruz. abdi ailesiyle 1991 yılında somali’de iç savaştan kaçıp kampa sığınan mültecilerden. kampta büyüyen tüm mülteciler bm’nin okulları sayesinde iyi derecede ingilizce biliyor. mültecilere meslek edindirmeyi hedeflen bir projede çalışan abdi hussein, kamptaki gazeteci akınını kazanca dönüştürenlerden.

çölde mülteci kampı

dadaab’taki dünyanın en büyük mülteci kampı 50 km2 alana kurulu. üç kamp bölgesinden oluşuyor; ifo, dagahaley ve hagadera.  ilk olarak ifo kampına gidiyoruz. dadaab toz toprak içinde ve çok sıcak. birkaç saat içinde üzerimdeki  beyaz gömleğin rengi  kahveye dönüşüyor. konuşurken çöl kumu yutuyoruz. aç susuz sıcağın altında uzun süre kalmak en azından bizim açımızdan mümkün değil, ama buradaki binlerce mültecinin başka şansı yok. 

somalili mülteciler sıcak altında yardım bekliyor.

dadaab’taki mülteci kampı kuraklık krizi ve son çatışmaların ardından 440 bini aşkın nüfusuyla artık bir kente dönüşmüş durumda.  kampta yol da yok, arazi araçları dışında bu bölgede seyahat etmek mümkün değil. ifo kamp bölgesinde çadırlar arasında dolaşmaya başlıyoruz, bazı mülteciler görüntülenmek istemiyor. “görüntülenmemizin bize ne yardımı olacak” diyorlar. kimisi gıda yardımı ya da para istiyor.mülteci kampında güvenlik desteği olmadan yardım dağıtımı riskli. bm’nin rutin gıda dağıtımı dışında bir yardım kuyruğuna rastlıyoruz.  mülteciler sırayla, yardımın dağıtıldığı tel örgülü bölmeye alınıyor. somalili mülteci bir kadın yardım görevlisinin kendisine vurduğunu söyleyerek ağlıyor. yarım saat içinde dağıtım tamamlanıyor. yardım alamayanlar kamyonu ve yardım görevlilerini taşlıyor.  zorlu yaşam koşulları kalabalıkların çok çabuk kışkırtılmasına yol açıyor.

dadaab’a gelen mültecilerin çoğu kadın ve çocuklar.

yıllardır çadırlarda yaşıyorlar

tüm kamp bölgelerinde dikkat çeken bir başka nokta, mültecilerin pek çoğunun doğru düzgün bir çadırının bile bulunmaması. çalılardan, kumaş parçalarından yapılmış derme çatma barınaklar göze çarpıyor.

kamp bölgesine alınamayan mülteciler dermaçatma barınaklarda yaşıyor.

sadece yeni gelenler değil, birkaç yıldır kampta yaşayanların da aynı koşullarda olduğunu görmek şaşırtıyor. tuvalet ve duş yerleri  de yetersiz. su ise bazı kamp bölgelerine tankerlerle dağıtılıyor, daha iyi durumda olanlar doğrudan  bm ve yardım kuruluşları tarafından kurulan su tanklarından bidonlarını dolduruyor.

kuraklık ve çatışmalardan kaçarak kampa gelen mültecilerin hepsinin hikayeleri benzer; yürüyerek ya da binek hayvanları üzerinde  aç susuz günler süren yolculuk, bu zorlu yolculukta çaldırılan eşyalar ve somali’de geride bırakılan yakınlar.

iç savaştan kaçan ailelerin hemen hepsi çatışmaya kayıp vermiş, kimi kocasını, kimi oğlunu, kimi kardeşini kaybetmiş.

çadırların içinde sadece toprağın üzerine atılmış döşek bulunuyor

kampta güvenlik sağlanamıyor

kampa gelen mültecilerin çoğu kadın ve çocuklardan oluşuyor. somalili kadınlar ya çatışmalarda eşlerini kaybetmiş ya da terk edilmiş. kampta kocaları tarafından terk edilen çok sayıda kadına rastladık. kadınlar için bir başka tehlike de cinsel şiddet. çok sayıda kadın yolda tecavüze uğradığını söylüyor, kampı n içinde de tecavüz ve hırsızlık vakalarına rastlanıyor.

somalili 44 yaşındaki abdiyo aden ali’yi kocası 3 çocuğuyla terk etmiş.

somali’deki çatışmalar ve etnik gerilim kampta da kendini gösteriyor, bazı  mülteciler tehdit edildiklerini söylüyor. zira dadaab’taki kamp somali sınırına sadece 90 km uzaklıkta. bm kampın güvenliğini daha iyi sağlayabilmek için sınıra yakın dış bölgelerdeki kamp bölgelerinin yerini değiştiriyor.

açlıktan ölen çocuklar

dadaab’taki ikinci günümüzde dagahaley kamp bölgesinde sınır  tanımayan doktorlar örgütünü’nün hastanesini ziyaret ediyoruz. onlarca çocuk ve bebek yetersiz beslenme nedeniyle bu hastanede tedavi görüyor.

 

bir deri bir kemik kalan somalili çocuklar hastanede tedavi altına alınıyor. 

çocukların çoğunda yetersiz beslenme nedeniyle enfeksiyon ve ishal vakaları yaygın. burundan ve damardan besleniyorlar, oda sık sık çocukların hıçkırıklarıyla yankılanıyor. anne-babaların endişeleri yüzünden okunuyor. tedaviye engel olmamak için çekimlerimizi kısa sürede tamamlıyoruz. doktorlar, pekçok ebeveyni  tedaviye  ikna etmekte güçlük çektiklerini  bu nedenle çok sayıda çocuğu kaybettiklerini anlatıyorlar.

kampta kızamık vakalarında da artış gözleniyor. yardım kuruluşları, gıdanın yanısıra ilaç ve tıbbi malzeme eksiğine işaret ediyor. konuştuğumuz bazı yardım görevlileri mama yardımına sıcak bakmadıklarını anne sütünü teşvik ettiklerini vurguluyor.

yardımlar yetersiz

ve dadaab’ta son günümüz… bm’nin yardım dağıtım merkezine gidiyoruz. yardım karnesi olan mülteciler ayda 2 kez gıda yardımı alıyor. röportaj yapmak istediğimiz bazı mülteciler konuşmayı reddediyor ancak çekim başladığında etrafımızı saran kalabalık nedeniyle güçlükle çalışıyoruz. yardımların yetersiz olduğunu söylüyorlar. dadaab’taki mülteci kampında yıllardır yaşayanlar bile bu yardımlara muhtaç. ufak tefek ticaret işi yapan, bakkal işleten, hayvancılık yapanlar var ama bu işlerden kazandıklarının geçimlerini sağlamaya yeterli olmadığını vurguluyorlar.

kampta daha fazla çadıra ihtiyaç var.

somalililer bölgede kuraklık ve çatışmalar tamamıyla sona erdiğinde yeniden ülkelerine geri dönmek istediklerini anlatıyorlar.  ancak bu sağlanamazsa her türlü zorluğa rağmen dadaab’ta kalmaya kararlılar.

dadaab’tan hafızımıza kazınan açlık, yokluk ve çaresizlik görüntüleriyle ayrılıyoruz.

Buket Güvenç Kayılı

Al Jazeera, Haber Prodüktörü Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;