Türkiye
'BM Güvenlik Konseyi devreye girsin'
Suriye'ye karşı "Uluslararası hukuktan doğan haklarımızı kullanacağız" diyen Başbakan Erdoğan, yeni bir karar üzerinde çalışılmasını isteyeceklerini söyledi.
Haberin Öne Çıkanları
'Diplomasimiz sürüyor'
'Sınırı kapamayız'
'Maliyeti 150 milyon dolar'
İnfografik: Suriye'de isyanın birinci yılı
türkiye'de devletin zirvesinden şam'a karşı tepkiler gelmeye devam ediyor. başbakan recep tayyip erdoğan, suriye ordusunun türkiye sınırındaki sığınmacılara ateş açmasına tepki gösterdi. bir türk tercüman ile bir suriyelinin öldüğü olayın net bir sınır ihlali olduğunu belirten erdoğan, türkiye’nin uluslararası hukuktan doğan haklarını kullanacağını söyledi.
bm güvenlik konseyi’nin yeni bir kararı devreye sokması gerektiğini belirten erdoğan, türkiye olarak bu konuda gerekli görüşmeleri yaptıktan sonra konsey üyelerine talepte bulunacaklarını kaydetti.
pekin ziyareti sırasında gazetecilerin soruların yanıtlayan erdoğan "bm'nin bu işe müdahalesini isteyeceğiz, çünkü burada asli görev birinci derecede onun" diye konuştu.
suriye’nin bm güvenlik konseyi'nde eskisi gibi destek bulacağı kanaatine olmadığını söyleyen erdoğan, rusya ve çin’in meseleyi başlangıçtaki gibi ele almadığını ifade etti.
annan'ın yaklaşım tarzına yönelik başından itibaren 'inşallah' dediklerini aktaran erdoğan ancak bunun tutmadığını, bundan sonraki süreç için de umutsuz olduğunu söyledi.
ankara'nı kaygıları
gazetecilerin tampon bölgenin düşülüp düşünülmediği sorusu üzerine erdoğan, henüz kesin konuşamayacağını, seçeneklerin masaya yatırılacağını ve en isabetli adımı atacaklarını söyledi.
erdoğan, suriye ile savaşı kastederek ‘düşünmek istemediğimizden’ farklı bir seçenek için çalışacaklarını belirterek, “ama bizi buna zorlarsa suriye rejimi zorlar. zorlamaması için de atılması gereken adımı orası atması gerekir” dedi.
al jazeera'nin diplomatik kaynaklardan edindiği bilgiye göre, mülteci sayısının artması halinde ankara, sınır güvenliği için suriye toprakları içinde bir tampon bölge oluşturmayı da opsiyonları arasında tutuyor.
anakra hükümetini özellikle halep gibi birkaç milyon insanın yaşadığı ve türkiye sınırına çok yakın olan bölgelere yönelik operasyonlar kaygılandırıyor. zira türkiye kalabalık bölgelerden ani bir mülteci akınıyla karşı karşıya kalabilir.
temas trafiği
bu arada dışişleri bakanı ahmet davutoğlu son günlerde yaşanan gelişmeler üzerine yoğun erdoğan'la birlikte çıktığı çin ziyaretini yarıda keserek ankara'ya dönme kararı aldı.
yoğun bir diplomasi trafiği yürüten davutoğlu, son olarak fransız mevkidaşı alain juppe'ye türkiye-suriye sınırındaki olaylar hakkında telefonda bilgi verdi.
davutoğlu, juppe ile bm genel sekreteri ban ki-moon ve diğer bm güvenlik konseyi üyesi ülkelerin dışişleri bakanlarıyla yaptığı telefon görüşmelerini aktardı. fransız hükümeti ise daha sonra yaptığı açıklamada suriye yönetiminin barış planının gereklerinin yapıldığı yönündeki açıklamalarını yalanladı ve askeri birliklerin halen yerleşim birimlerinde bulunduğunu bildirdi.
diğer taraftan, davutoğlu'nun ingiltere dışişleri bakanı william hague ile yaptığı görüşmede ise, hague'in, ülkesinin suriyeli sığınmacılar konusunda türkiye'ye destek vermeye hazır olduğunu söylediği öğrenildi. hague ve juppe ayrıca, türkiye'nin sığınmacılara sağladığı destekten dolayı teşekkür etti.
avrupa konseyi'nden uyarıkilis'teki mültecilere yönelik saldırıyla ilgili avrupa konseyi'nden de erdoğan'ın sözlerini destekler nitelikte açıklama geldi.
avrupa konseyi genel sekreteri thorbjorn jagland 'uluslararası hukukun açık bir şekilde ihlal edildiği' uyarısında bulundu.
yazılı açıklama jagland, 'avrupa konseyi'nin, uluslararası camianın siyasi ve barışçıl bir çözüm bulunması için çabalarını seferber ettiği bir dönemde, suriye yönetiminin şiddet olaylarını tırmandırmasından büyük endişe duyduğu'nu kaydetti.
açıklamada ayrıca, 'suriye güçlerinin ülkenin içinde ve sınırlarında şiddeti sona erdirmemesi ve annan'ın barış planıyla ilgili gerekli işbirliğininde bulunmaması halinde suriye lideri esad'ın bütün bu saldırıların sorumluluğunu taşıyacağını bildirdi.
'gerekli tedbirler uygulanacak'
suriye ordusunun kilis’te pazartesi günü türkiye sınırındaki sığınmacılara ateş açmasına hemen ardından ankara tepkisini dile getirmiş ve şam yönetimini şiddetle kınamıştı.
dışışleri bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, suriye yönetiminin sivil halka yönelik şiddeti bir an önce durdurması, uluslararası toplumun da bunun için derhal harekete geçmesi gerektiği bildirilmişti.
açıklamada, "bu tür olayların yinelenmesi halinde gerekli tedbirleri uygulayacağımız tabiidir" ifadesi kullanılmıştı. ayrıca ülkeye sığınan suriye vatandaşlarının türkiye’nin tam güvencesi altında olduğu da hatırlatılmıştı.
türkiye dışişleri bakanlığı müsteşarı feridun sinirlioğlu da, suriye'nin ankara büyükelçiliği maslahatgüzarını bakanlığa çağırarak sınırdaki çatışmaların durdurulmasını istemişti. türkiye dışişleri bakan yardımcısı naci koru ise suriye için artık annan planı'nın hükümsüz olduğunu, 10 nisan'dan itibaren yeni bir dönem başlayacağını kaydetmişti.
davutoğlu ziyaretini yarıda kesti
öte yandan türkiye, suriye ordu birliklerinin kilis'teki kampı hedef almasına sert şekilde tepki gösterdi. çin gesisi sırasında yaptığı açıklamada olayın net bir sınır ihlali olduğunu belirten başbakan recep tayyip erdoğan, "bu ihlale yönelik bizler de son değerlendirmeleri yapacağız. ondan sonra da atılması gereken adımları tabii ki atacağız" dedi.
erdoğan'la birlikte çin'de bulunan dışişleri bakanı ahmet davutoğlu ise ziyaretini yarıda kesti ve türkiye'ye dönme kararı aldı. davutoğlu, bm'nin beş daimi üyesinden dördünün (çin, rusya, ingiltere, fransa) dışişleri bakanları ile suriye konusunu görüştü. çin dışişleri bakanı yang cieçı ile görüşen davutoğlu; rusya dışişleri bakanı sergey lavrov, ingiltere dışişleri bakanı william hague ve fransa dışişleri bakanı alain juppe ile de birer telefon görüşmesi yaptı.türkiye, sınırdaki durumun ağırlaşması ve mülteci sayısının ciddi şekilde artması halinde suriye toprakları içinde bir tampon bölge oluşturmayı da seçenekleri arasında tutuyor.
olası bir tampon bölge ile türkiye sınırındaki kalabalık bölgelerin güvenliğinin sağlanması amaçlanıyor. türk yetkililer büyük bir mülteci akınının karşılanabileceği en uygun yerin türkiye içinde değil, suriye içinde olduğunu belirtiyor.kaynak: al jazeera ve ajanslar
Yorumlar