İsrail - Filistin sorunu

BM'ye yeni başvuru sinyali

Filistin Yönetimi, İsrail ile müzakerelerin sona ermesi durumunda 29 Nisan'dan sonra BM’ye, daha fazla sözleşmeye taraf olma ve üyelik başvuruları yapacaklarını açıkladı.

Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas, 1 Nisan'da Filistin’in uluslararası BM sözleşmelerine taraf olma sürecini başlatacak imzayı atmıştı. [AFP-Arşiv]

associated press haber ajansının verdiği bilgiye göre, abbas’ın yardımcısı muhammed iştaye, abd arabuluculuğunda yürütülen ve 29 nisan’da sona erecek olan barış görüşmelerinin başarısızlığa uğraması durumunda hâli hazırda taraf olma başvurusu yapılan 15 bm sözleşmesine ilâve başvurular yapılacağını söyledi.

iştaye, birleşmiş milletler’in 63 kurum ve sözleşmesinin dört gruba bölündüğünü ve ikinci dilim başvurularının imzaya hazır olduğunu söyledi.

iştaye’nin uyarısı temmuz ayında başlayan müzakerelerde yaşanan en kötü krizlerden birinin meydana geldiği zamanda abd dışişleri bakanı john kerry’nin iki tarafı da ikna çabalarını artırdığı dönemde yapıldı.

barış görüşmeleriyle ilgili medyaya demeç vermeye yetkili olmadığından ismini açıklamayan israilli bir yetkiliye göre israil abbas’ta imzaladığı başvuru mektuplarını geri çekmesini istedi.

iştaye, sözleşmelere taraf olma ve kurumlara üyelik başvurularının geri alınmayacağını söyledi.

‘29 nisan’a kadar kapımız açık’

iştaye filistin’in 29 nisan’a kadar ‘ciddi görüşmeler için kapıyı açık tutacağını’ ancak israil’in iyi bir niyetle müzakere etmediğini söyledi. israil de daha önce filistin tarafını anlaşmaya varmak konusunda ciddi olmamakla suçlamıştı.

iştaye, israil’in filistinli mahkûmların son grubunu bırakmaması halinde filistin’in müzakerelerin uzatılmasını kabul etmeyeceğini belirtti.

iştaye, herhangi bir zaman takvimine değinmese de, 29 nisan’dan sonra kerry‘nin arabuluculuğunda yürütülen barış görüşmelerinin sona ermesi durumunda filistinlilerin tanınma kampanyasına devam edeceklerini kaydetti.

israil’in muhtemel misillemesine ilişkin soruya yanıt veren iştaye, filistin’in avrupa ve arap dünyasından finansal yardım alacağına inandığını belirtti.

israil, filistin yönetimi’ne verilmesi gereken aylık 140 milyon dolar civarındaki vergi ve gümrük gelirlerini bloke etmeyi planlıyor.

 ‘kerry süreçten soğudu’

pazartesi günü afp’ye konuşan filistinli bir yetkili, “kriz devam ediyor. tüm görüşme boyunca israil tarafı bizi tehdit etti ve krize bir çözüm bulunamadı” demişti.

israil başbakanı binyamin netanyahu ise, pazar günü bakanlar kurulu toplantısında yaptığı açıklamada, filistin ile barış görüşmelerini sürdürmeye hazır olduklarını ancak bunun için herhangi bir bedel ödemeyeceklerini söylemişti.

israil’de yayın yapan haber sitesi ynet’e konuşan israilli bir yetkili de, görüşmelerin çöküşün eşiğinde olduğunu belirterek abd dışişleri bakanı john kerry’nin de süreçten soğuduğunu kaydetti.

kerry, 4 nisan’da israil ve filistin'in son günlerde attığı adımları talihsiz olarak nitelemiş ve “washington’ın zamanının da bir sınırı var” uyarısında bulunmuştu.

yetkili, “görüşmeler birkaç hafta önceki etkisini yitirmiş durumda” şeklinde konuştu.

yetkiliye göre israil yönetimi filistin tarafıyla müzakere öncesindeki rutin ilişki sürecine dönmeye hazırlanıyor.

mahkûmların bırakılmamasıyla başladı

israil'in mahkûmlar konusunda adım atmaması üzerine, filistin yönetimi bm sözleşmelerinden 15'ine taraf olmak için başvuru yaptı. israil de tavrını sertleştirerek, mahkûmları bırakmayı tamamen rafa kaldırdığını açıkladı. 

temmuz'da abd arabuluculuğunda varılan anlaşma gereği, israil 103 filistinli tutukluyu bırakma sözü verdi. barış görüşmeleri için karşılıklı jest olması açısından filistin de, bm sözleşmelerine taraf olma başvurusunu ertelemeyi vaat etmişti. söz konusu başvuru, filistin'in daha önce bm genel kurulu'ndaki oylamayla kazandığı 'devlet' statüsünün tanıdığı bir hak.   

anlaşmazlık noktaları

israil, görüşmelerde somut ilerlemenin sağlanabilmesi için israil'in yahudi kimliğinin kabul edilmesini şart koşuyor. filistin tarafı israil nüfusunun dörtte birini oluşturan arapların, yahudi kimlikli bir devlette söz hakkına sahip olamayacağını ve israil'in bu yolla işgale meşruiyet kazandıracağını ileri sürerek bu koşula karşı çıkıyor.

filistin tarafı, 1993'teki oslo kararları'na dayanarak bölgede iki devletli çözümün, batı şeria ve doğu kudüs'teki filistin topraklarında yahudi yerleşimlerinin durdurulmasının ve ülkelerini terk etmiş filistinli mültecilerin dönüş hakkının masaya yatırılmasını istiyor.

israil - filistin barış müzakereleri üç yıllık aradan sonra abd’nin arabuluculuğuyla temmuz 2013’te yeniden başladı.

abd dışişleri bakanı john kerry son olarak israil ve filistin arasındaki barış görüşmelerinin 'kırılma' noktasında olduğunu belirterek tarafları 'sürecin çökmesini engellemeye' çağırmıştı.

kaynak: al jazeera, ap ve afp

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;