Ortadoğu
Kofi Annan'ın çağrısına ret
Suriyeli muhalifler, BM ve Arap Birliği Özel Temsilcisi'nin diplomatik çözüm talebini, 'Esad rejimini daha da cesaretlendireceği' gerekçesiyle kabul etmedi.
Haberin Öne Çıkanları
'Durumu kötüleştirir'
'Suriye sahiplenmeli’
İdlib'e takviye birlik

bm ve arap birliği’nin suriye özel temsilcisi kofi annan’ın, ‘diplomatik çözüm’ talebi şam rejimine karşı direnen muhalifler tarafından reddedildi.
aktivistler, annan’ın diplomasiye yaptığı vurgunun, hükümetin muhalifler üzerindeki baskısını görmezden gelmek anlamı taşıdığını ifade ediyor.
muhaliflere göre, aylardır süren saldırılar ve tutuklamalar, ülkede diyalog zeminini tamamen ortadan kaldırmış durumda.
ingiliz haber ajansı reuters’e konuşan hadi abdullah isimli aktivist, “tanklar mahallelerimizi bombalarken, keskin nişancılar kadınlarımızı ve çocuklarımızı vururken, birçok bölgede gıda, su elektrik ve her türlü iletişim imkanı yok olmuşken rejimle diyalog kurmayı kesinlikle reddediyoruz” ifadesini kullandı.
bir başka aktivist ise, annan’ın çağrısının esad’a göz kırpmak anlamına geleceğini ve rejime, devrimcilere saldırma konusunda daha fazla cesaret vereceğini kaydetti.
güç kullanmayın çağrısı
eski bm genel sekreteri annan, arap birliği genel sekreteri nebil el arabi ile görüşmesinden sonra arap birliği merkezinde yaptığı açıklamada, suriye'ye düzenlenecek bir askeri operasyonun buradaki durumu daha da kötüleştirebileceği uyarısı yapmıştı.
insani yardımların suriye halkına hızla ulaştırılması gerektiğini belirten bm temsilcisi, sorunun diplomatik yollardan ‘suriye’nin öncülüğünde, suriye’nin sahipleneceği’ bir biçimde çözülmesi gerektiğini vurgulamıştı.
isim vermeden benzer durumlarda yapılan bazı askeri müdahalelerin olumsuz sonuç verdiğini vurgulayan annan, “umarım kimse şu anda ciddi ciddi güç kullanmayı düşünmüyordur. suriye’ye gittiğimde, düşmanlık, şiddet ve ölümlerim sona ermesi için elimizden geleni yapacağız” demişti.
arap birliği genel sekreteri nebil el arabi de, suriye konusunda diplomatik çözüm yollarının tükenmediğine dikkat çekerek, bu ülkenin libya gibi olmasını istemediklerini ifade etmişti. arabi, suriye'deki olaylardan etkilenen sivil halka yardımların bir an önce sevk edilmesi gerektiğini de kaydetmişti.
kofi annan, söz konusu göreve 24 şubat tarihinde, suriye’deki krize barışçıl bir çözüm bulması amacıyla atanmıştı.
annan, mısır'dan sonra önce cenevre'yi, 10 mart'ta da suriye'nin başkenti şam'ı ziyaret edecek. burada suriyeli yetkililerle görüşmesi beklenen annan'ın, muhaliflerle de suriye dışında bir araya gelmesi planlanıyor.
kahire’de bulunan al jazeera muhabiri rawya rageh, arap birliği üye ülkeleri içinde askeri müdahale konusunda bölünmeler olduğunu belirterek “muhaliflerin silahlandırılmasına ilişkin suudi arabistan ve belki katar gibi şahin tavır sergileyen ülkeler var. bu, suriye’yi tam anlamıyla bir iç savaşa sürükleyebilir ve daha da önemlisi, bölgedeki çatışmaların hamisi konumuna sokabilir” ifadelerini kullandı.
muhaliflerin, yaklaşık bir aydır suriye güvenlik güçlerinin saldırıları altında bulunan hums şehrinin bab-ı amr bölgesinden çekilmesi ve çatışmaların durması sonrasında, insani yardım kuruluşları bölgeye girebilmişti. kuruluşlara eşlik eden bm genel sekreteri'nin insani işlerden ve acil durum yardımından sorumlu yardımcısı valeri amos, bölgedeki yıkım karşısında ‘şok olduğunu’ açıklamıştı. amos yerleşim yerinin büyük ölçüde boş olduğunu ve neredeyse tamamen yıkıldığını söylemişti.
hague
öte yandan ingiltere dışişleri bakanı willam hague'den, rusya ve çin'e tepki geldi. hague, iki ülkenin suriye rejimine yönelik uluslararası harekete karşı çıkmakla arap dünyasında 'diplomatik bedel' ödediğini belirtti.
idlib'e operasyon hazırlığı
şiddetin devam ettiği ülkede ise perşembe günü kuzeybatıdaki türkiye sınırına yakın idlib kentine takviye birlik gönderildi. aktivistler, hums kentinin bab-ı amr bölgesindekine benzer bir kuşatma ve operasyondan kaygı duyduklarını söyledi.
londra merkezli suriye insan hakları izleme örgütü başkanı rami abdül rahman’a göre, bölgeye asker gönderilmesinin büyük bir askeri operasyonun yakın olduğunun habercisi.
muhalif suriye devrim genel komisyonu üyesi milad fadıl, eyaletin cebel ez zaviye bölgesi çevresinde ağır silahlı askerlerin ve tankların konuşlandığını belirtti.
fransız haber ajansı afp’ye açıklama yapan fadıl’a göre bölgedeki sekiz köyde yaşayan sivillerin çoğu kaçtı, idlib kentindeki siviller de kenti terk etmeye hazırlanıyor.
fadıl, hükümet birliklerinin camilerden yaptıkları anonsla özgür suriye ordusu’ndan silahlarını bırakarak teslim olmalarını istediğini aktardı. fadıl ayrıca perşembe günü cebel ez zaviye’de isyancılara yardım eden yerel halkı cezalandırmak için beş evin yakıldığını ve bir kişinin idam edildiğini söyledi.
orta doğu ve kuzey afrika ülkelerini yoğun olarak etkileyen ‘arap baharı’ hareketi, geçtiğimiz mart ayında suriye’ye de sıçramıştı. yirmi milyon kişinin yaşadığı ülkede düzenlenmeye başlayan demokratik reform gösterileri, ordunun sert müdahalesiyle karşılaşmıştı.
bm, arap birliği, ab ve birçok ülke, suriye yönetimine defalarca ülkedeki şiddeti durdurması ve demokratik reform yapması çağrısında bulunmuştu. bm ülkede çıkan çatışmalarda şu ana kadar en az 7500 kişinin hayatını kaybettiğini belirtiyor. muhalif gruplar ise, bu sayının daha yüksek olduğunu yönünde görüş bildiriyor.
bunun karşılığında suriyeli yetkililer, ‘silahlı terörist grupların’ saldırılarında şu ana kadar iki binden fazla polis ve askerin öldüğünü iddia ediyor.
kaynak: al jazeera ve ajanslar
Yorumlar