merkezi ingiltere'nin başkenti londra'da bulunan uluslararası af örgütü, muammer kaddafi'nin devrilmesiyle yeni bir dönemin başladığı libya'da, milislerin savaş suçları işlediklerini açıkladı. rapora göre, silahlı gruplar, öldürülen devrik lider kaddafi'ye bağlı olduğunu düşündükleri binlerce tutukluya işkence yapıyor.

raporda ifadelerine yer verilen tutuklular, kamçıyla, kabloyla, plastik hortumla, zincirle ve sopayla dövüldüklerini, kablolarla ve şok tabancasına benzer silahlarla vücutlarına elektrik verildiğini söyledi. 

rapor ayrıca, eylül ayından bu yana 12 tutuklunun işkence gördükten sonra öldüğünü ortaya koyuyor. bunun kanıtı ise; ölen kişilerin vücutlarında yara bere, morluk ve kesikler bulunması ve bazılarının tırnaklarının çekilmiş olması. 

2012 başından bu yana bölgeyi ziyaret eden örgüt, çoğu misrata ve trablus'ta bulunan 11 tutuklu kampındaki manzaranın da bu gerçeğin kanıtı olduğunu aktarıyor. libya hükümeti ise merkezlerin, 2 bin 400 civarında tutuklu bulunduğu çok küçük bir bölümünü denetliyor.  

'şiddet düğümü' 

rapora göre, ülkedeki bir diğer hedef ise afrikalı göçmenler ve mülteciler. göçmen ve mülteciler, zorla evlerinden çıkarılıyor.

evleri yağmalanan bir diğer grup ise 30 bin kişilik tavarga toplululuğu. misratalı milisler, bu halkı, ülkedeki ayaklanma sırasında 'suç işledikleri' gerekçesiyle yerlerinden ediyor. 

maşaşya kabilesinin binlerce üyesi de, benzer bir biçimde zintanlı milislerce zorla köylerinden sürülüyor. 

bu olayları bir 'şiddet düğümü' olarak niteleyen uluslararası af örgütü, batılı ülkelere libya hükümetine ve milislere baskı yapması çağrısında bulunuyor.  

'endişe verici'

birleşmiş milletler (bm) insan hakları yüksek komiseri navy pillay da libya'daki devrim sırasında tutuklanan kişilere silahlı muhalif güçler tarafından yapılan işkencenin bitmek bilmediğini açıklamıştı.

olanları endişe verici olarak niteleyen pillay, "merkezi otoritenin görmezden gelmesi, libya'da işkenceler için ortam oluşturuyor" demişti.

ülkedeki gözaltı merkezlerinin adalet bakanlığı ve başsavcılık denetimine girmesi gerektiğini kaydeden pillay, ancak bu şekilde tutukluların adil yargılanarak serbest kalabileceğini söylemişti.

bm, kasım ayında yayınladığı raporda, sadece başkent trablus'ta tutuklu sayısının sekiz bini bulduğunu duyurmuştu.

orta doğu ve kuzey afrika ülkelerini sarsan 'arap baharı' hareketinin etkisiyle, mart ayında nato desteğini alarak kaddafi'ye karşı isyan başlatan ülkedeki muhalifler, aşamalı olarak libya'yı kendi kontrolleri altına almıştı.

kaddafi'nin devrilmesinin ardından, muhalif gruplar ellerindeki silahları bırakmayı reddediyor ve aralıklarla birbirleriyle çatışıyor. görgü tanıkları, milis grupların sivilleri kaçırdığını, işkence ettiğini, cesetleri yollara attığını ileri sürüyor.

kaynak: ajanslar