uluslararası toplumun ateşkes çağrılarına rağmen suriye'de çatışmalar daha da yoğunlaşıyor. pazartesi günü çoğu hama ve hums kentlerinde olmak üzere en az 51 kişinin öldüğünü söyleyen muhalifler, ordu birliklerinin bazı köyleri de yaktığını iddia etti. 

muhalifler, yönetimin halkı köylerini terk etmeye zorlamak ve şehir merkezlerine göç ettirmek için uğraştığını öne sürüyor.

yangının türkiye'ye sıçraması ihtimaline karşı ise hatay'ın yayladağı ilçesinde yangın söndürme ekipleri bekletiliyor.

muhaliflerin oluşturduğu özgür suriye ordusu (öso) ise hem eylemlerini hem de propaganda faaliyetlerini artırıyor. öso, cisr el şuğur yakınlarında, bir grup askeri pusuya düşürdüğünü öne sürdü.

suriye'nin pekçok kentinde ise çatışmalar devam ediyor. suriye ordusunun, hums’un elkasyier kasabasında sivil yerleşim bölgelerinin hedef alındığını iddia ediliyor.

el kusur mahallesinde ise suriye ordusunun bombardımanı sonucu ağır yıkım göze çarpıyor.

londra merkezli muhalif örgüt suriye insan hakları gözlemevi’ne göre, ülkedeki çatışmalar başkent şam'ın banliyöleri ile ülkenin ikinci büyük kenti halep'e sıçramış durumda.

muhalifler kahire'de toplandı 

öte yandan suriyeli muhalifler, ülkede 16 aydır süren şiddet olaylarının sona ermesi ve ardından yaşanacak siyasi geçiş sürecini görüşmek için mısır'ın başkenti kahire'de bir araya geldi. arap birliği'nin düzenlediği ve iki gün sürmesi beklenen ''suriyeli muhalifler konferansı''na, suriye ulusal konseyi (suk) da katılıyor.

toplantıda suk ve diğer muhalif grupların, şiddet olaylarının ardından yaşanması umulan siyasi geçiş süreci ile ilgili ortak bir vizyon geliştirilmesi planlanıyor. 

konferansta türkiye dışişleri bakanı ahmet davutoğlu’nun yanı sıra arap birliği genel sekreteri nebil el arabi, irak dışişleri bakanı hoşyar zebari ve mısır dışişleri bakanı muhammed kamil amr da katılıyor.

'hedef özgür suriye'

konferansın açılış konuşmasını yapan nebil el arabi, suriye için yeni bir dönemin açılmasını istediklerini, geçmiş dönem için ortak bir irade ortaya koymaya çalıştıklarını belirterek, hedeflerinin 'özgür, demokratik ve onurlu' bir suriye'yi inşa etmek olduğunu ifade etti.

ahmet davutoğlu ise suriye’de yaşananların despot bir rejimin halkının meşru taleplerine silahla, topla, tankla, hiçbir ayrım gözetmeksizin kitlesel katliamlarla karşılık vermesinin sonucu olduğunu söyledi. 

davutoğlu, ''suriye'deki rejimin yaptığı, tarihin akışını tersine çevirme çabasından başka bir şey değildir. bu nafile bir çabadır. halk iradesi karşısında zulmün galebe çaldığı hiçbir örnek yoktur. esed rejiminin tankının, topunun halk iradesi karşısında hükmü yoktur'' diye konuştu.

suriye rejiminin ne uluslararası topluma ne de halka verdiği sözleri tuttuğuna dikkati çeken davutoğlu, rejimin halkın iradesini silahla bastırabileceğine inanmak gibi bir hata yaptığını söyledi.

türkiye'nin 35 binin üzerindeki suriyeli'yi kabul ettiğini hatırlatan davutoğlu, türkiye'ye gelen suriyelileri sığınmacı olarak görmediklerinin altını çizdi. “biz onlarla her şeyimizi paylaşıyoruz ve paylaşacağız” diyen davutoğlu türkiye başından beri meşru talepleri için mücadele eden suriye halkının yanında saf tutmuştur'' diye konuştu.

suriyeli muhaliflere, ''siz sadece suriye muhalefetinin içinde olan grupların bir parçası değilsiniz, suriye'nin geleceğini oluşturacak olan yapıyı temsil ediyorsunuz'' diye seslenen davutoğlu, ''birlik olun, gücünüzü birleştirin ve kişisel sorunları bir kenara bırakın'' dedi.

davutoğlu'nun bu sözleri salonda bulunan muhalifler tarafından uzun süre alkışlandı.

'ulusal birlik hükümeti' kararı

kahire'deki konferans, isviçre’nin başkenti cenevre’de cumartesi günü yapılan uluslararası toplantının ardından yapılıyor. 'suriye eylem grubu' toplantısından, ülkede beşar esad yönetiminin ve muhaliflerin katılımıyla kurulacak bir birlik hükümeti kurulması kararı çıkmıştı.

toplantıya bm güvenlik konseyi'nin daimi üyeleri abd, rusya, çin, ingiltere ve fransa'nın yanı sıra irak, kuveyt, katar, türkiye dışişleri bakanları ve ab dış ilişkiler ve güvenlik yüksek temsilcisi catherine ashton ile bm genel sekreteri ban ki-moon katılmıştı.

kaynak: al jazeera ve ajanslar