Ortadoğu

'Silahlar şehirlerden çekilmedi'

BM sözcüsü, uydu görüntülerinden edinilen bilgiye göre, ağır silahların bir bölümünün halen halkın bulunduğu bölgelerde beklediğini duyurdu.

Haberin Öne Çıkanları

Hama'da saldırı

Doktora suikast

'Köy köy biliyoruz'

BM önümüzdeki günlerde Suriye'deki gözlemci sayısını 300'e çıkarmayı planlıyor. [AFP]

Kofi Annan'ın Suriye Planı

1. tüm taraflar şiddet olaylarına son versin

2. suriye halkının taleplerini karşılayacak siyasi süreç başlatılsın

3. insani yardımlar için hergün iki saatlik ateşkes sağlansın. 

4. tutuklu muhalifler serbest bırakılsın

5. barışçıl gösterilere izin verilsin

6. gazetecilik faaliyetleri serbest bırakılsın

bm-arap birliği suriye temsilcisi kofi annan'ın sözcüsü ahmet fevzi, uydu görüntüleri ve güvenilir kaynakların, ateşkes şartları çerçevesinde talep edilmesine rağmen, şam yönetiminin halkın bulunduğu bölgelerden ağır silahlarının tümünü geri çekmediğini gösterdiğini açıkladı.
 
fevzi, isviçre'nin cenevre kentinde gazetecilere yaptığı açıklamada, annan'ın suriye hükümetine, ateşkes uyarınca verdiği taahhütleri tam anlamıyla yerine getirmesi çağrısında bulunduğunu söyledi. 
 
bm sözcüsü, "bu, nüfusun bulunduğu merkezlerden tüm ağır silahların çekilmesi ve bunların kışlalara geri gönderilmesi anlamına geliyor. (suriye yönetimi) bunun yapıldığını iddia ediyorlar. öte yandan, uydu görüntüleri ve güvenilir haberler, bunun tam anlamıyla gerçekleşmediğini gösteriyor, bu kabul edilemez" diye konuştu.  
 
fevzi, suriye'deki ateşkesi izleyen bm gözlemcilerinin, ülkenin orta kesimlerinin batısında bulunan hums ve hama gibi çatışma bölgelerine girdiklerinde silah seslerinin kesildiğini, fakat buralardan ayrıldıklarında saldırıların başladığı yönünde güvenilir haberler aldıklarını kaydetti.  
 
gözlemcilerle konuşan kişilere, daha sonra suriyeli güvenlik güçleri tarafından yaklaşıldığına, hatta daha kötüsü bu kişilerin belki de öldürüldüklerine ilişkin güvenilir bilgiler' bulunduğunu belirten bm sözcüsü, bunun kabul edilemez olduğunu bildirdi. 
 
fevzi, "11 ya da 12 gözlemciyle her yerde olamazsınız. oralarda bulunmamız gereken, yıkıma uğrayan ve çatışmaya tanık olan çok sayıda kent var" dedi ve bm'nin 300'e yakın gözlemciyle, daha fazla kenti izleme şansına sahip olabileceğini belirtti.
 
'28 sivil öldü'
 
diğer taraftan, ingiltere merkezli suriye insan hakları gözlemevi, hama'da ordu birlikleri tarafından üzenlenen operasyonlarda en az 28 sivilin hayatını kaybettiğini duyurdu. al jazeera ise bölgeden haber akışının sınırlı olması nedeniyle ölü sayısını doğrulayamıyor. 
 
aktivistlere göre, hükümet güçleri ülkenin batısında yer alan kentin arbin mahallesine saldırdı. internnette yayılan video görüntülerinde, bölgeye bombaların isabet ettiği ve kalın bir duman tabakasının kentin üzerini kapladığı görülüyor. 
 
muhalif yapılanmalardan sorumlu suriye genel devrim konseyi, kentte ordunun ağır silahlar kullanarak operasyon düzenlediğini, topçu ateşinden bazı evlerin yıkıldığını aktardı. 
 
yine suriye insan hakları gözlemevi'ne göre, başkent şam'da bir araca yerleştirilen bombanın patlaması sonucu bir istihbarat yetkilisi hayatını kaybetti, en az üç kişiyse yaralandı.
 
suriye'nin resmi haber ajansı sana ise, silahlı grupların dera kentinde bir askeri yetkili ile bir doktora suikast düzenlediğini bildirdi.
 
ülkede, annan'ın hazırladığı barış planı doğrultusunda ateşkesin yürürlüğe girmesinin üzerinden neredeyse iki hafta geçse de, sürece yönelik tartışmalar aralıksız sürüyor.
 
'suriye'de ateşkes yetersiz'
 
bm genel sekreteri ban ki-moon'un siyasi işlerden sorumlu yardımcısı lynn pascoe, suriye'de ateşkesin hala tam olarak sağlanamadığını ve suriyeli yetkililer tarafından alınan önlemlerin yetersiz olduğunu söyledi.
 
pascoe, bm güvenlik konseyi'nin ortadoğu konulu toplantısında yaptığı konuşmada, suriye'deki krize dikkat çekti.
 
annan'ın salı günü konsey’e bilgi vereceğini belirten pascoe, krize ilişkin olarak, “suriye'de önemli bir ana geldik. ateşkes hala tam olarak sağlanamadı. çok fazla insan hayatını kaybetti ve hala insan hakları ihlalleri devam ediyor” diye konuştu. bm güvenlik konseyi’nin kararıyla suriye’de başlayan gözlemci misyonunun  başarılı olmasını umut ettiklerini belirten pascoe,  “amacımız suriye'deki durumu dondurmak değil ancak ciddi ve güvenilir bir siyasi süreç için şartları oluşturmak” dedi.
 
suriye hükümetinin ağır silahlar kullanmayı bırakarak ve yerleşim merkezilerinden askeri güçlerini çekerek yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini ifade eden pascoe, şam yönetimi tarafından keyfi tutuklananların serbest bırakılmasına ve barışçıl gösterin düzenlenmesine dair alınanlar önlemler de dahil bugüne kadarki önlemlerin yetersiz olduğunu söyledi.
 
pascoe, suriye'de bir milyon kişinin insani yardıma ihtiyacı olduğunu hatırlatarak,  şam yönetiminin bu insanların ihtiyaçlarının karşılanmasına yardımcı olmasını istedi.
 
‘ateşkese bağlıyız’
 
öte yandan suriye dışişleri bakan yardımcısı faysal el mikdad ise ateşkes planına ciddi ve büyük bir şekilde bağlı kaldıklarını açıkladı. 
 
suriye resmi haber ajansı sana'nın haberine göre, ateşkese uymayan tarafın silahlı ‘terör’ grupları ve onları destekleyen ülkeler olduğunu söyleyen mikdad, ulusal diyaloğun tek çözüm yolu olduğunu ifade etti.
 
'rejim halkıyla savaşıyor' 
 
bu arada türkiye dışişleri bakanı ahmet davutoğlu, şam yönetimine yönelik eleştirtilerini sürdürdü. 
 
suriye’de rejimin kendi halkıyla savaştığını belirten davutoğlu,  hums’ta 600 bin kişi evinden edildiğini söyledi. davutoğlu, türkiye'nin suriye rejimine takındığı tavrında hiçbir yanlış değerlendirme yapmadığını, hiçbir şekilde yanlış bir karar almadığını kaydetti.
 
davutoğlu, “köy köy suriye'de ne yaşandığın biliyoruz. humus'ta şehir kuşatılıp sürekli bir top saldırısına tutuluyor. herhalde bunların hepsi terörist değil. suriye yönetimine rusya ve çin'de dahil olmak üzere çok yanlış yöntem uyguladığını söylediler” diye konuştu. 
 
teknoloji yaptırımları
 
abd ise suriye yönetimine karşı baskıyı artırmak amacıyla yeni yaptırım kararları aldı. başkan barack obama, iran ve suriye'de enformasyon ve iletişim teknolojilerini kullanarak ciddi insan hakları ihlallerinin işlenmesine yardım eden bazı kişi ve kuruluşlara yönelik yeni yaptırımları açıkladı.
 
“bu teknolojilerin halklara baskı uygulanması için değil onların güçlendirilmesi için kullanılması gerektiğini” ifade eden obama, “ulusal egemenlik, halkınızı katletmek için asla yetki sağlamaz” dedi.
 
abd'nin yeni yaptırımları, suriye'nin istihbarat servisi ve direktörü ile iran istihbarat bakanlığı, bu ülkedeki güvenlik birimleri, iran devrim muhafızları ile iran'daki datak telecom adlı internet servisi sağlayıcı şirketi ve suriye'de devlet kontrolündeki bir telefon şirketini hedef alıyor.
 
amerikan medyasındaki haberlerde, washington'un her iki rejime teknoloji sağlayan, iran ve suriye dışındaki kuruluşlara da potansiyel yaptırımlar getirilebileceği hususunu değerlendirdiği,  yetkililerin yaptırımlara maruz kalabilecek şirket ve ülkelerin hangileri olabileceğine dair açıklama yapmadığı kaydediliyor.
 
suriye'de 2011 yılının mart ayında demokratik reform gösterileriyle başlayıp, daha sonra muhaliflerle rejim güçleri arasında silahlı mücadeleye dönüşen olaylarda bm’ye göre şu ana kadar en az 9000 kişi öldü. muhalif gruplar ise, bu sayının daha yüksek olduğunu iddia ediyor.
 
bunun karşılığında suriyeli yetkililer, ‘silahlı terörist grupların’ saldırılarında en az iki binden fazla polis ve askerin öldüğünü iddia ediyor.
 
bm, arap birliği, ab ve birçok ülke, suriye yönetimine defalarca ülkedeki şiddeti durdurması ve görevi bırakması çağrısında bulunmuştu. suriye rejimi reform çağrıları karşısında, şubat ayında yeni anayasa için referandum düzenlemiş ve 7 mayıs’ta da genel seçimlere gitme kararı almıştı.
 
 
kaynak: al jazeera ve ajanslar 
 

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;