kültür ve turizm bakanı ömer çelik, 'londra kitap fuarı konuk ülke türkiye' tanıtımı için düzenlenen basın toplantısında, gazetecilerin haftasonunda yıkımına başlanan, istanbul beyoğlun'daki emek sineması'na ilişkin sorularını yanıtladı.

çelik, ''netice itibarıyla emek sineması yıkılmıyor, bulunduğu yerden birkaç kat yukarıya taşınıyor. dolayısıyla tartışma zemininin, kültür bakanlığı ile çok fazla ilgisi yok” dedi.

konuyla ilgili yargı süreci olduğunu ve yıkımın mahkeme kararıyla tescillendiğini ifade ederek, çelik, “süreç sonuçlanmış, proje çerçevesinde de gördüğüm kadarıyla yıkılıp yok edilmesi söz konusu değil. aynı şekilde korunarak, dünyada pek çok örneği olan bir sistem uygulanarak bir kaç kat yukarıya, aynı şekilde taşınacaktır” dedi.

çelik, “mekanların hafızasına sahip çıkmakla ilgili hassasiyet her zaman kıymetlidir fakat hayatın değişen koşulları içinde de farklı düzenlemeler ortaya çıkabiliyor'' diye konuştu.

bakan çelik, tartışmaları daha fazla sürdürmenin ve konuyu 'emek sineması yıkılıyor' şeklinde yansıtmanın doğru olmadığını da söyledi.

dört yıllık mücadele

26 ekim 2009'da restorasyon amacıyla kapatılan emek sineması'nın da içinde bulunduğu tarihi serkildoryan kompleksinin yerine alışveriş merkezi yapılması planlanıyor. projenin sahibi kamer inşaat, emek sineması'nın ek salonlar ile birlikte yeni yapılacak pasajın üst katına taşınacağını açıklamıştı.

sinemanın aslına uygun olarak, olduğu gibi korunması için, başta mimarlar odası istanbul büyükkent şubesi olmak üzere birçok kurum ve kuruluşun önderliğinde oluşturulan isyanbul kültür sanat varyetesi'nin dört yıldır sürdürülen mücadele ise sonuçsuz kaldı. 

hukuksal süreç

kamer inşaat ile emekli sandığı (şimdiki adıyla sosyal güvenlik kurumu) arasında 1993 yılında  imzalanan sözleşme gereği serkildoryan kompleksi 25 yıllığına kamer inşaata kiralandı.

apartmanlar, sinema salonu ve inci pastanesinin de aralarında bulunduğu tarihi binalardan oluşan kompleksin yerine hazırlanan alışveriş merkezi projesinin iptali için mimarlar odası dava açtı.

9. istanbul idare mahkemesi, 24 mayıs 2010’da projenin uygulanması halinde, ‘telafisi güç veya imkansız zararlar doğurabileceği’ gerekçesiyle, mekan mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırıldıktan sonra bu konuda yeniden bir karar verilinceye kadar yürütmenin durdurulmasına oybirliğiyle karar verdi.

üç kişiden oluşan bilirkişi, raporunda projeye onay vermedi.

idare mahkemesi 16 kasım 2011’de daha önce verdiği yürütmeyi durdurma kararını kaldırarak, tarihi binaların yıkımının önünü açtı.

kaynak: ajanslar