Spor Portre
Portre: Michel Platini
Michel Platini futbolcu olarak tarihin gördüğü en büyük isimlerden biriydi, artık futbolun yönetim kademesinde ve çok güçlü bir kişilik. UEFA'nın Fransız başkanı, geleceğin FIFA Başkanı olarak gösteriliyor.
platini 2007'den bu yana avrupa futbolunun yönetim organı uefa'nın başkanı. 2011'in mart ayında dört yıl daha bu görevi yürütmek için yeniden seçildi.
hayata geçirsin, geçiremesin futbolla ilgili desteklenen veya tepki gören birçok projesi var: finansal fair play, avrupa'da spor polisi birliği oluşturulması, transfer döneminin kısaltılması bunlardan bazıları.
kendi sözleriyle temel kaygısı, futbolun bugünkü 'ultra-ticari' kimliğinden sıyrılıp yeniden özüne dönmesi:
"medya beni sürekli eleştiriyor, tıpkı futbolculuk zamanlarımdaki gibi. ama bu oyunu hala seviyorum. bu nedenle uefa'da devam ediyorum. futbolu korumak zorumdayım. aldığım tüm kararlar futbolun iyiliği içindir."
türk futbolundaki şike davası sürecindeki tutumu ve türkiye'nin en güçlü aday olduğu euro 2020 organizasyonunu tek ülke yerine avrupa'nın çeşitli şehirlerinde düzenleme fikrini hayata geçirmesi, fransız futbol adamının türk kamuoyundaki algısını farklı bir noktaya taşıdı.
sözünü esirgemeyen ama bunu her zaman politik bir üslüpla yapan platini, katar'daki 2022 dünya kupası'nın kışa kaydırılması fikrinin de en ateşli savunucuları arasında.
futbolculuk kariyeri
21 haziran 1955 tarihinde fransa'nın doğusundaki joeuf'te doğdu. italyan göçmeni bir ailenin çocuğuydu. futbolculuk yaşantısında orta sahada görev yaptı, yalnızca üç kulüpte forma giydi.
toplam 10 yıl oynadığı nancy ve saint-etienne'de fransa'nın en iyi futbolcusu olarak kendini kabul ettirdi. ülke dışına ilk ve tek çıkışını 1982 yılında yaptı.
futbol yaşantısına nokta koyacağı italyan devi juventus'a transfer olan fransız yıldız, beş sezonda 147 maça çıktı ve 68 gol kaydetti. liderlik özellikleri, mükemmel pasları, serbest vuruşlar ve bitirici noktadaki becerisi, torino ekibine iki lig şampiyonluğu getirdi, kendisi de üç kez gol kralı oldu.
juventus ile 1984'te kupa galipleri kupası, bir yıl sonra da şampiyon kulüpler kupası'nı kaldıran platini, avrupa'da art arda üç kez (1983, 1984, 1985) yılın futbolcusu seçilen ilk isimdi. bu rekora ancak 2012 yılında arjantinli lionel messi ortak oldu.
1984 ve 85'te dünyada da yılın futbolcusu seçilen platini, fransa milli takımının formasını ilk kez 1976 yılında o dönemdeki adıyla çekoslavakya karşısında giydi. 1984'te avrupa kupası'nı kazanan fransa'nın kaptanıydı. o turnuvada attığı dokuz golle gol kralığına ulaştı ve just fontaine'in de bu alandaki rekorunu kırmayı başardı.
platini, juventus'ta forma giydiği dönemde napoli'nin yıldızı maradona'ya karşı da oynadı. [reuters]
29 nisan 1985 tarihinde ülkesinde onur nişanına layık görüldü. sonraki yıl fransa'nın dünya kupası'nda üçüncü olmasında büyük pay sahibi oldu. milli formayı toplam 72 kez giydi, 1978 ve 1982 kupalarında da boy gösterdi.
bu büyük futbolcunun jübilesi de adına yakışır şekilde gerçekleştirildi. 1987'nin ağustos ayında tarihi wembley stadı'nda futbol dünyasının yıldızları, onu yeşil sahalardan uğurladı. milli takıma 49 maçta kaptanlık yapan da yapan platini, profesyonel futbol yaşantısına noktaladıktan yalnızca bir yıl sonra milli takım teknik direktörlüğüne getirildi. 1988-1992 arasında fransa'yı çalıştırdı.
uefa'daki yükselişi
teknik direktörlüğü bıraktıktan sonra futbolun idari kısmına geçti. fransa'nın şampiyonluğa ulaştığı 1998 dünya kupası'na evsahipliği yapmasında etkin rol oynadı. fernand sastre başkanlığındaki organizasyon komitesinde eşbaşkanlık görevini yürüttü.
2000 yılında fransa futbol federasyonu'nda başkan yardımcısı olarak yer aldı. iki yıl sonra uefa icra komitesi ve fifa icra kurulu üyesi sıfatlarını aldı.
yükselişini hızlı bir şekilde sürdüren platini, ocak 2007'de düsseldorf'daki 31'inci olağan uefa kongresi'nde lennart johansson'a üstünlük sağlayarak başkanlığa seçildi.
tartışılan konular
michel platini halen devam eden görev süresi boyunca tartışılan bir kişi olarak futbol gündeminin her zaman üst sıralarında yer aldı.
italya, ispanya ve ingiltere gibi her açıdan dünya futbolunun lokomtif ülkelerinin şampiyonlar ligi'ne daha az takımla katılması gerektiğini savundu. bu düşüncesi pratikte henüz gerçekleşmedi. ama format değişiklikleri sayesinde artık kıtanın küçük ülkelerinin şampiyonları da bu büyük organizasyonda yer bulabiliyor.
kulüplerin gelir-gider dengesini düzenlemek ve iflasa giden yolları kapatmak, platini'nin bir diğer önceliği. bunun için oluşturulan finansal fair play, her sezon kademe kademe uygulamaya konuyor. platini, zaman içinde bazı kulüpleri borçları yüzünden avrupa kupalarından men edebileceklerini açıklamıştı. bunun ilk sonuçları alınmaya başladı, beşiktaş da men edilen kulüplerden biri oldu.
kulüplerin özellikle güney amerika ve afrika'dan 18 yaşından küçükleri transfer etmesini 'çocuk ticareti' olarak değerlendiren ve avrupa birliği'ne bunu yasaklaması çağrısında bulunan platini, futbolun ruhuna aykırı olduğu gerekçesiyle gol çizgisi teknolojisine de ısrarla karşı çıkıyor.
türkiye ile ilişkileri
platini ile türkiye, euro 2016 adaylık sürecinde karşı karşıya geldi. fransa'nın türkiye'yi bir oyla geride bıraktığı seçimin ardından sarfettiği, "ne zaman başkanlığa bir türk gelir, siz o zaman büyük bir turnuva alırsınız" cümlesi, türk kamuoyunda büyük tepki gördü.
o zaman türk milli takımının başında bulunan hollandalı guus hiddink, "bu açıklama üst düzey futbola politikanın yön verdiğinin yeni kanıtı. fransa daha önce iki kez avrupa ve bir kez dünya kupası düzenlemişti. bunun futbol dışı bir gerekçesi olmalı" diyerek tepkisini göstermişti.
platini, türkiye'den başka ciddi adayın çıkmadığı euro 2020 konusunda da türkiye'yi karşısına aldı. 2012 avrupa şampiyonası finalinden bir gün önce, 2020'nin avrupa'nın çeşitli şehirlerinde oynanması fikrini kamuoyu ile paylaştı. ocak 2013'te bu öneri uefa icra kurulu tarafından onaylandı. böylece türkiye'nin tek başına bir avrupa futbol şampiyonası organize etme hevesi yine gerçekleşmedi.
michel platini başkanlığındaki uefa, türkiye'deki şike davasında iki yıl sonra karar verdi, fenerbahçe'yi iki ve ve beşiktaş'ı bir yıl avrupa'dan men etti.
platini, 2012'nin mart ayında istanbul'da düzenlenen uefa kongresinde 'suç varsa kişilerle kulüplerin ayrılamayacağı' vurgusunu yapmış, aynı kongrede türkiye başbakanı recep tayyip erdoğan ise bunun tam tersini savunmuştu.
gelinen noktada türkiye futbol federasyonu kulüpleri akladı, bazı yöneticilere ceza verdi. uefa ise platini'nin söylediklerine ters düşmedi ve kulüpleri cezalandırdı.
kaynak: al jazeera
Yorumlar