Kafkasya

Hocalı Katliamı'na giden yol

1992'nin Şubat ayında Ermeni silahlı güçleri Azeri kenti Hocalı'ya saldırdı. 613 kişi öldürüldü. Katliam Azerbaycan'da Mütellibov iktidarını da düşürdü. Mütellibov, Karabağ Savaşı'nın arka planını Al Jazeera'ye anlattı.

1988 yılının şubat ayı, sovyet sosyalist cumhuriyetler birliği (sscb) hâlâ ayakta. ülke lideri mihail gorbaçov, glasnost (açıklık) ve perestroyka (yeniden yapılandırma) adını verdiği ekonomi, siyasi ve sosyal haklar konularında politikalarını hayata geçiriyordu. azerbaycan sovyet sosyalist cumhuriyeti’ne bağlı olan dağlık karabağ ulusal konseyi mensubu ermeni vekiller, özerk yönetimlerinin ermenistan sovyet sosyalist cumhuriyeti’ne bağlanmasını talep etti. sovyetler döneminde farklı zamanlarda dile getirilen, ancak her seferinde moskova’nın tepkisiyle karşılanan bu talep için karabağ ermenileri bu kez kararlıydı. bu karar bakü’den tepki, erivan’dan destek gördü. her iki ülkenin başkentlerinde de ermeniler ve azeriler yan yana yaşıyordu.

çatışmalar başlıyor

ilk kıvılcımlar karşılıklı başkentlerde alevlendi. ermeniler va azeriler arasında şiddet olayları başladı. moskova ilk başlarda azerilerden yana tavır koydu. 1989 ocak ayında yönetimini üstlendiği dağlık karabağ'ın kontrolünü eylül ayında tekrar bakü’ye devretti. ancak bu devir teslimler işe yaramıyordu zira karabağ’daki ve erivan’daki milliyetçi ermeniler kararlıydı. her iki bölgeden de azeriler kitlesel olarak göç etmeye başladı. tüm bu gelişmeler yaşanırken azerbaycan sovyet sosyalist cumhuriyeti’nin başbakanı ayaz mütellibov’du. mütellibov, moskova nezdinde girişimlerini sürdürüyordu:   

"ben şahsen o zaman her bir vasıtaya el attım. çünkü biliyordum ki savaşmanın neticesi olmayacak. ermenilerin arkasında güçler vardı. onlar tek başına meydana çıkmadılar. itirazlarımızı hep ilettik. mektuplar yazdık. gorbaçov ile ben defalarca konuştum. ‘azerbaycan’dan ne istiyorsunuz, bizi ermenilerin tepiğinin altına koydunuz, nedir bizim günahımız?’ gorbaçov bize başka konuşuyordu, ermenilere başka konuşuyordu."

mütellibov, moskova’nın masaya yumruğunu vurmasını, karabağ’a müdahale edilmesini istiyordu. ancak bu olmadı. moskova artık sscb’nin dağılmasını önlemek peşindeydi. bir anlamda kendi derdiyle uğraşıyordu. mütellibov o dönemi şöyle anlatıyor:

"ben gorbaçov’a inanmıştım. fikirlerini beğeniyordum ama sonradan farkettim ki aslında bu fikirleri hayata geçirecek projesi yokmuş. işte sonunda sscb dağıldı."

1990’ın başına gelindiğinde artık ermenistan’ın başkentinde tek bir azeri kalmamıştı. bakü’deyse binlerce ermeni yaşıyordu. 1990 yılının ocak ayının 13’ünde bakü’de ermeni karşıtı gösteriler başladı. 13 ile 20 ocak tarihleri arasında binlerce ermeni bakü’yü terk etti.

"biz 1 yıl gözledik. 1990’ın ocak ayına kadar gözledik. sonra mecburiyet karşısında gördük ki külli felaket olacak. ermenistan’dan kovulan azeriler, bakü’ye de gelmişti. burada da ermeniler vardı. biz derhal onları çıkarttık. çünkü artık onlara saldırılar başlamıştı."

karabağ’da çatışmalar şiddetlendi

iki halk arasındaki mesafe artık iyice açılmıştı. ermeniler ve azerilerin beraber yaşadığı dağlık karabağ’daysa artık şiddet egemendi. dağlık karabağ’da organize ermeni silahlı milisler, azerilerin yaşadığı yerleşim bölgelerini ele geçiriyor, azeriler göç etmek ya da çatışmak zorunda kalıyordu. 1991 yılı sert çatışmalara sahne oldu. aynı yıl politik arenadaysa 30 ağustos’da azerbaycan bağımsızlığını ilan etti. hemen ardından dağlık karabağ meclisi, azerbaycan'dan ayrıldığını ve dağlık karabağ cumhuriyeti’ni kurduğunu ilan etti. 21 eylül’de de ermenistan bağımsızlığını ilan etti. dağlık karabağ artık iki bağımsız devletin arasındaki bir sorundu. ancak karabağ’da hâlâ dağılan sscb’nin güçlü silahlarla donanmış askeri birlikleri vardı. çatışmaların başlangıcında tarafsız rol oynayan bu birlikler dağılan bir ülkenin ordusu olmanın zafiyetini taşıyordu. 15 yaşındayken hocalı katliamı’na tanıklık eden mürsel hasanov’un anlattıkları rus birliklerinin karabağ’daki durumunu özetler nitelikte:

"1991 yılının sonuydu. hocalı içinden bir rus tank alayı geçiyordu. han kentine gidiyorlardı. bizim azeri  savaşçılar bu tanklara el koydu. artık sovyetler dağılmıştı. bizim savaşçılar ‘burası bizim toprağımız sen burada ne arıyorsun’ diyerek  tanklara el koyup askerleri gönderdiler. yaklaşık 10 tank vardı. rus generali hocalı’ya geldi. niyeti tanklarını geri almak. hocalının büyüklerini çağırdı. ben sonradan öğrendim demiş ki: ‘beni ermeni-azeri savaşı ilgilendirmiyor. ben buradan zaten gideceğim. bana şu kadar para ya da altın getirin. bizim elimizde ne varsa alın biz baskın yedik bunları kaptırdık, diyeyim’ hocalı aslında zengin bir kentti. azeriler de altını sever. biz istediği altınları çıkarırdık. en az 50- 60 tank daha verecekti. hocalı ileri gelenleri bakü’ye haber yolladı. bakü’den ‘tankları geri verin’ talimatı geldi. bakü, rusya’nın tepkisini çekmek istemedi. general tanklarını aldı gitti. sadece bizden bir genç tankın birini aldı sürdü, geri vermedi. ruslar da peşine düşmedi. o tek tank bizim çok işimize yaradı. eğer o tankların tümünü alsaydık hocalı katliamı yaşanmazdı. sonra biz tankları ermeniler’de gördük."

hocalı katliamı

hocalı kenti karabağ’da 2 bin 605 hanede 11 bin 356 kişinin yaşadığı bir azeri kentiydi. çatışmalar nedeniyle 1992 şubat ayında nüfusu 3 bine düşmüş. kentten azerbaycan’a göç olmuştu. bölgedeki tek havaalanına sahip kentti. stratejik önemi vardı. ermeni silahlı milislerin hedefindeydi. ermeni silahlı birlikleri hocalı’nın etrafındaki askeran ve hankendi kentlerini almış, geçiş güzergâhındaki hocalı ele geçirilememişti. 1991’in ekim ayında hocalı tamamen abluka altına alınmıştı. azeri kenti ağdam ile olan karayolu ermeni silahlı kuvvetlerince kapatılmıştı. kente son olarak şubat ayının 13’ünde helikopter ile havadan yiyecek atılmıştı. helikopter dahi inemiyordu. tarihler 25 şubat 1992’yi gösterdiğinde güneş batar batmaz ermeni silahlı kuvvetleri hocalı’ya yönelik saldırıya başladılar. ağır silahla yapılan saldırıya rus tankları da eşlik ediyordu. iddialar rus tanklarının içinde ermeni güçlerinin bulunduğu şeklindeydi. kentte bulunan az sayıdaki azeri direnemedi. ermeni silahlı güçleri hocalı’yı ele geçirdi. kentten göç eden azeri siviller de yolda pusu kurulup öldürüldü. 25 şubat gececi başlayan saldırı 26 şubat günü sabaha kadar sürdü. 26 şubat’taki bilanço 613 ölüydü. öldürülenlerin 83'ü çocuk, 106'sı kadındı. 487 kişi yaralandı. 1275 kişi rehin alındı. gelen haberler azerbaycan’da tam bir şok etkisi yarattı. ayaz mütellibov istifa etmek zorunda kaldı. mütellibov, hocalı olayının azerbaycan’da büyük bir moral bozukluğu yarattığını söylüyor:

"hocalı hadisesi azerbaycan halkına çok kötü tesir etti. halk manevi olarak çöktü. muhalefet beni sorumlu ilan etti. bana 'niye korumadın’ diye sordular nasıl koruyayım. karabağ’a giremiyorduk ki. göç edenlerin önüne çıkıp onları koruyabilirdik ama olmadı."

mütellibov, hocalı katliamı’nın kendisini iktidardan uzaklaştırmak için kullanıldığını söylüyor. mütellibov’un ardından kurulan hükümette savunma bakanı olarak görev yapan ramiz kazıyev ise katliamda rusya etkisine dikkat çekiyor:

"hocalı bize rusya’nın boynuzunu göstermesidir. ‘siz bağımsız devletler topluluğu’na gitmiyorsunuz. ben senin başına bunu getiririm. rusya bize dedi ki: benden uzağa gidemezsin ben seni ezerim."

kazıyev, bakü’deki iktidar kavgalarının da dirençlerini, güçlerini zayıflattığını söylüyor.

temmuz 1994’e kadar karabağ’da ermeni-azeri savaşı devam etti. temmuz ayında ateşkes imzalandı. savaşın azeriler için bilançosu ağır oldu. 1 milyona yakın azeri karabağ’dan ve ermeniler tarafından işgal edilen kentlerden azerbaycan’a göç etmek zorunda kaldı. bugün hâlâ dağlık karabağ, azerbaycan ile ermenistan arasında en büyük sorun. sınırda zaman zamanda meydana gelen ateşkes ihlâlleri sonucu iki taraftan da zaman zaman kayıplar oluyor.

kaynak: al jazeera

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;