Haber analiz
PKK çekiliyor, siyaset ısınıyor
Örgütün Kuzey Irak’a çekilme kararını hayata geçirmeye başladığı günlerde, Türkiye’nin siyasi partileri, 'çözüm süreci' için elzem olan yasal değişiklikler üzerinde anlaşmaktan uzak.

pkk, kck yürütme kurulu başkanı murat karayılan’ın açıkladığı takvim çerçevesinde 8 mayıs’ta türkiye dışına çekilmeye başladı ve ilk örgüt üyesi grup 14 mayıs'ta kuzey irak’a ulaştı. ülkenin yaklaşık 30 yıldır süregelen kürt sorunu’nun çözümü açısından ‘tarihi’ olarak nitelendirilebilecek gelişme, milli istihbarat teşkilatı (mit) ile hapisteki pkk lideri abdullah öcalan arasında 2012 sonlarında başlatılan görüşmelerin bir sonucu olarak hayata geçiriliyor.
pkk, nihai amacı örgütün silah bırakması olan süreç dahilinde kuzey irak’a çekilirken, aynı zamanda anadilde eğitim, yerel yönetimler ve vatandaşlık tanımı gibi alanlarda yasal gelişmeler olmasını bekleyecek. dolayısıyla, yazılacak yeni bir anayasa, girişimin başarıya ulaşması açısından büyük önem taşıyor.
her ne kadar tbmm anayasa uzlaşma komisyonu’nun görev süresi temmuz ayı başına kadar uzatılsa da, partilerin, akp’nin talep ettiği başkanlık sistemi başta olmak üzere birçok konu üzerinde uzlaşmayı başaramaması, sıfırdan bir anayasa yazılması ihtimalini azaltıyor. bir yılı aşkın süredir yeni metni yazmak için çaba harcayan komisyon, çözüm süreci açısından kilit önemde olan, yukarıda bahsedilen konularda da anlaşma sağlayabilmiş değil.
gül yeni anayasa için umutlu değil
cumhurbaşkanı abdullah gül de, geçtiğimiz günlerde konuya ilişkin umutsuzluğunu ortaya koyan bir açıklama yaptı. gül, “tamamen yeni baştan bir anayasa yapılamıyor. dolayısıyla tamamen baştan bir anayasa yapılmazsa, mevcut anayasada değişiklik yapma yollarına gidilebilir. daha öncekilerde yapıldığı gibi” ifadesini kullandı.
böylece, süreç çerçevesinde yapılacak yasal değişikliklerin, 1982 anayasası üzerinden hayata geçirilmesi ihtimali, devletin zirvesi tarafından zikredilmiş oldu.
al jazeera’ye konuşan bahçeşehir üniversitesi öğretim üyesi cengiz aktar, türkiye’nin ‘geçici bir anayasa’ yönünde ilerlediğini, kürtler için anayasal teminatın son derece önemli olduğunu ve bu yöndeki değişikliklerin yaz aylarında su yüzüne çıkmış olması gerektiğini söyledi.
aktar, “önümüzdeki dönemde, bu ateşkes sonrasında bazı adımların atılması bekleniyor. tüm kürt siyaseti bunu bekliyor. bu adımlar sonucunda temmuz ayında beklenen geçici anayasa geçirilmez veya bu metin kürtlerle barışı sürdürebilecek öneriler barındırmazsa, o zaman iş çok zora girebilir” ifadelerini kullandı.
ana muhalefet cumhuriyet halk partisi’nin (chp) süreç hakkında verdiği bulanık görüntü, çatısı altında topladığı milletvekillerinin birbirlerine zıt yönde yaptığı açıklamalarla sık sık belgeleniyor. partideki devletçi kanat kategorik açıdan süreci reddederken, karşıt görüşlü birçok vekil görüşmelere destek veriyor. chp başkanı kemal kılıçdaroğlu ise, sürecin yürütülüş şekliyle ilgili sert söylemler ile ortaya çıkarak, hedefe sürecin amaçlarını değil, iktidar partisini koymayı tercih ediyor.
‘başkanlık sistemi’ ısrarı
yeni anayasada başkanlık sistemi talep eden adalet ve kalkınma partisi (akp), bu talebi nedeniyle muhalefet ve birçok aydın tarafından meclis komisyonu seviyesinde sürdürülmekte olan anayasa görüşmelerinin tıkamakla suçlanıyor. akp’nin hem başkanlık sistemini, hem de kürtlerin taleplerini içeren bir anayasa metnini, barış ve demokrasi partisi ile işbirliği içinde yürürlüğe sokmayı denemek gibi bir planı olduğu iddiası, muhalefet partileri tarafından sık sık dile getiriliyor.
ankara üniversitesi öğretim üyesi baskın oran, konuya ilişkin olarak al jazeera’ye yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
şimdi partiler her türlü yolu deniyorlar. bu yollar bitince, oturup anlaşacaklar. burada kilit tutum chp'nin. chp henüz bir parti olamadığı için ortada gözükmemekte, bu da insanların akp'ye mahkum olması ve kuşku içinde bocalaması sonucunu doğurmakta. chp, içindeki ulusalcıları silkelediği zaman parti olabilir.
oran, akp’nin başkanlık sistemi talebini de, “anayasanın yapılmasını engelleyen çok önemli bir faktör, başbakan recep tayyip erdoğan'ın başkanlık hevesidir. eğer kanı durdurma aşaması buraya toslayacaksa, bunun büyük vebali olur” ifadeleriyle değerlendirdi.
öte yandan, erdoğan’ın, ‘pkk ile herhangi bir pazarlık yapılmadığına ilişkin’ açıklamaları, örgütün neden sınır dışına çekildiğinin kamuoyu tarafından sorgulanması ve muhalefetin bu söylemler üzerinden iktidara ve çözüm sürecine yüklenmesi sonuçlarını doğuruyor.
chp ve tbmm'deki üçüncü büyük parti konumundaki milliyetçi hareket partisi sık sık, “pkk’ya ne verildi?” sorusunu gündeme getiriyor. chp lideri kemal kılıçdaroğlu, nisan ayı sonundaki bir konuşmasında, “pkk ile pazarlık yapan alçaktır, şerefsizdir” ifadesini kullandı.
süreç devam ederken, ülke siyasetinde kullanılan dil partilerin gerekli yasal değişikliklere ilişkin işbirliği yapmasını kolaylaştırmıyor.
kaynak: al jazeera
Yorumlar