Davutoğlu Güvenlik Konseyi kararı istedi | Al Jazeera Turk - Ortadoğu, Kafkasya, Balkanlar, Türkiye ve çevresindeki bölgeden son dakika haberleri ve analizler

Suriye'de iç savaş

Davutoğlu Güvenlik Konseyi kararı istedi

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye'de geçiş hükûmeti kurulmasını öngören Cenevre mutabakatının BM Güvenlik Konseyi kararı olarak uygulanmasını istedi, 'Şam rejimi sorumluluk altına girsin' dedi.

Konular: Ortadoğu, Türkiye
Başta Hums olmak üzere Suriye'nin iç savaştan ağır hasar gören tarihi şehirleri, rejimin bombardımanı sonrası harabeye dönüştü. [Reuters]

uluslararası güvenlik konularının ele alındığı almanya'daki münih konferansı'nda konuşan dışişleri bakanı ahmet davutoğlu, suriye'de siyasi çözüm hedefleyen cenevre-2 görüşmelerini desteklediklerini, ancak müzakerelerin insani yardım ve geçiş hükûmeti kurulması konusunda başarısızlığa uğradığını belirtti. 

muhaliflerle şam'ın masaya oturduğu görüşmelerde, rejim tarafının geçiş hükûmetine hiç değinmediğini hatırlatan davutoğlu, "bu durumda cenevre'ye gitmiş olmamızın bir anlamı kalmadı ve bunun sorumluluğunu alan yok" dedi. 

"öncelikle bm'den insani yardım konusunda bir karar çıkmasını istiyoruz" diyen davutoğlu, suriye rejiminin sorumluluk altına girebilmesi için de haziran 2012'de imzalanan cenevre mutabakatı'ndaki maddelerin bm güvenlik konseyi kararı olarak alınması gerektiğini belirtti. bu kararlardan en önemlisi, suriye'de bir geçiş hükümeti kurulmasıydı. 

dışişleri bakanı, cenevre-2 öncesi yaptığı açıklamada da, konferansta alınacak kararların bir yaptırımı olması gerektiğini söylemişti.

sınırsız insani erişim

kuşatma altındaki bölgelere insani yardımların ulaştırılması için "sınırsız insani erişim" talep eden davutoğlu, şunları söyledi:

bu siyasi bir konu değildir. sadece rejim kuşatması altındaki bölgeler için söylemiyorum, tüm suriye genelinde sınırsız insani erişim sağlanmalıdır. bunun için alınması gereken bm güvenlik konseyi kararı, bm şartı'nın bağlayıcı 7. maddesi kapsamında olmalı, bu yardımları engelleyenlerden hesap sorulmalıdır.

'şimdi değilse ne zaman?'

milyonlarca suriyeli'nin evlerini terk ettiğini ve komşu ülkelerde sığınmacı konumuna düştüğünü hatırlatan davutoğlu şöyle devam etti:

insanlar abluka altında açlığa terk ediliyor. bm uluslararası güvenliği bugün sağlamayacaksa ne zaman sağlayacak. uluslararası toplum geçmişte bosna’da ve ruanda’da olduğu gibi yine üç yıldır suriye'de olanları seyrediyor. bm genel sekreteri bosna hersek'ten özür dilemek zorunda kaldı. ileride bizler de humus’a ve yermuk’a da gitmek zorunda kalacağız, bu beceriksizlikten dolayı pişmanlık duyacağız" 

bölgesel ve uluslararası güvenliği tehdit eden üç unsur olduğunu dile getiren davutoğlu bunları, köktencilik, mezhepcilik ve kitle imha silahları olarak sıraladı. 

davutoğlu böyle giderse 50 yıl sonra ortadoğu'nun 'kimyasal silahın kullanıldığı ve uluslararası toplumun buna bir şey yapamadığı' bir bölge olarak hatırlanacağını söyledi. 

ortadoğu ve kuzey afika ülkelerinde demokratik reform talepleriyle başlayan ve 'arap baharı' adı verilen sürecin geldiği noktayı da değerlendiren davutoğlu, "2011 yılında bölgede büyük bir umut vardı, toplumlar demokratik rejimlere ve insan haklarına kavuşma umudundaydı. 2012 yılında geçiş yönetimleri gelecek diye umutlandık, 2013’te de bu umut devam etti. ama 2014 için bunu söylemek zor" diye konuştu.

işid konvoyunun vurulması 

dışişleri bakanı davutoğlu, "türkiye, işid'e ait bir konvoyu vurmak zorunda kaldı. bugüne kadar suriye'de olan herhangi bir duruma müdahale etmemek için çok temkinli davrandık ama tehdit bize doğru yaklaşıyor. bu yaşananların sorumlusu kimdir? bunun sorumlusu beşşar esed rejimidir. çünkü böyle bir boşluğu, böyle bir belayı onlar yaratmıştır" dedi. 

davutoğlu, rejimin elindeki kimyasal silahların imha edilecek olmasının önemli olduğunu ancak bunun yeterli olmadığını belirtti. davutoğlu, "düşünün, bir katil birisini öldürdüğünde, 'cinayeti işlediğim silahımı teslim ediyorum' dediğinde, bu onu masum yapar mı?  silahını teslim etmesi onu masum yapar mı? hayır. bu suç işlenmiştir. abd kaynaklarına göre bugüne kadar kimyasal silahların yüzde 5’i teslim edilmiştir. yüzde 95’i bile teslim edilmiş olsa geriye kalan yüzde 5’lik kısım, yüz binlerce kişiyi öldürebilir” diye konuştu. 

kaynak: al jazeera

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;