Mısır'da Mursi Dönemi
Müslüman Kardeşler'e öfke
Olağanüstü yetkilerle donanan Cumhurbaşkanı Mursi'ye tepki gösteren binlerce protestocu, örgütün bürolarını ateşe verdi.
Haberin Öne Çıkanları
Eleştirilere yanıt
Mübarek'le kıyaslanıyor
AB uyardı

mısır'da 30 yıllık hüsnü mübarek devrinin sona ermesi ve askeri iktidarın noktalanmasıyla cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturan muhammed mursi'nin perşembe günü açıkladığı yeni kararların ardından, destekçileri ve karşıtları cuma günü ülke genelinde birbirine rakip gösteriler düzenledi. başkent kahire'deki ünlü tahrir meydanı'nda binlerce kişi toplanırken, iskenderiye gibi kentlerde taraflar birbiriyle çatıştı. mursi'yi destekleyen müslüman kardeşlere ait binaları hedef alan göstericiler, işgal ettikleri büroları yaktı.
istediği her kanunu getiren yetkiyi üzerine alan ve yargı muafiyeti kazanan mursi’yi darbe yapmakla suçlayan sol ve laik muhalefet partilerinin perşembe günü yaptığı ‘milyon kişilik yürüyüş' çağrısı, cuma günü yankı buldu. binlerce protestocu, öğle saatlerinden itibaren başkent kahire’de devrimin sembolü haline gelmiş olan tahrir meydanı’nda bir araya geldi. polis göstericilere göz yaşartıcı gaz ile müdahele etti.
mursi'yi 'yeni diktatör' olarak nitelendiren göstericiler, müslüman kardeşler'in yönetimden çekilmesini ve son kararların iptalini istedi.
al jazeera’nin kahire’de bulunan muhabiri james bays, kalabalığın akşamüstüne doğru arttığını aktardı. bays, “neredeyse mübarek karşıtı gösterilerle aynı sahneleri yaşıyoruz fakat bu sefer söz konusu olan mısır’ın seçilmiş cumhurbaşkanı. insanlar burada mursi’nin halen anayasası olamayan bir ülkenin seçilmiş cumhurbaşkanı gibi davranmadığını, onun bir kral, diktatör, hatta firavun gibi hareket ettiğini söylüyorlar” dedi.
ateşe verilen bir başka bina ülkenin doğusundaki ismailiye kentindeydi.
cumhurbaşkanı, “insanların ve ulusun güvenliğini ve istikrarını sağlamak için sizin isteklerinize destek olmak istiyorum” diye konuştu. mısır’a sosyal ve ekonomik istikrar getirmek istediğini söyleyen mursi, bunun için geçmişin engellerinden kurtulmak gerektiğini sözlerine ekledi.
mursi, “ulusu ve halkı korumak için bu kararı aldı. bütün yetkinin elimde olmasını istemiyorum. ancak eğer ulusumun tehlikede olduğunu görürsem isterim ve harekete geçerim. buna mecburum” dedi.
daha önce de kahire’nin banliyösünde bir camide cuma namazı kılmaya gelen vatandaşlara seslenen mursi konuşmasında, mısır’ın ileriye gittiğini, eylemlerinin allah’ı ve ulusu mutlu etme amacı taşıdığını söyledi.
mursi, “allah’ın izniyle ilerliyoruz ve kimse yolumuzda duramaz” dedi. herkese danıştıktan sonra karar aldığını söyleyen mursi, “düzgün bir plan olmadan zafer kazanılmaz. benim de elimde olan bu” diye konuştu.
mübarek'le karşılaştırılıyor
mursi’nin perşembe günü açıkladığı yeni kararlar, cumhurbaşkanının yetkilerini yargının da üzerine koyarken, islamcıların ağırlıkta olduğu kurucu meclis'i mısır’ın yeni anayasasını hazırlarken yargının değerlendirmesinden de muaf tutuyor.
kurucu meclisin liberal ve laik kesim temsilcileri, meclisi terk ederek kararların sıkı islami uygulamaları empoze etmek amacı güttüğünü öne sürdü.
eleştiriler, mursi’nin, devrimin yıktığı mübarek’in elindeki gücün de ötesine giderek demokrasiden çok uzakta durduğu yönünde.
ab'den uyarı
ab ise mursi’ye ülkesindeki demokratik sürece saygı duyması yönünde çağrıda bulundu.
ab dışişleri yüksek temsilcisi catherine ashton yaptığı yazılı açıklamada, “en önemlisi demokratik sürecin mısırlı liderlerin vadettiklerine uyumlu bir şekilde tamamlanması. bu vaatlerin arasında güçler ayrılığı, yargının bağımsızlığı, temel özgürlüklerin korunması ve en kısa zamanda demokratik parlamenter seçimleri yapılması yer alıyor” dedi.
ülkenin dış ticaret hacminin yüzde 30’unun geldiği ab, mısır’ın en büyük ticaret ortağı.
birlik geçen hafta mısır’a 2013-2013 yılları için 5 milyon euro kredi ve hibe yardımı yapılacağını açıklamıştı. mursi, eylül ayında brüksel’de ab liderleri ile görüşmüştü.
bm: endişe duyuyoruz
bm insan hakları yüksek komiseri navi pillay'ın sözcüsü rupert colville, mursi’nin kararnamesinin insan hakları konusunda ciddi endişe yarattığını söyledi.
cenevre’de kısa bir basın toplantısı yapan colville, “bu kararların insan hakları konusunda ve mısır hukuk kurallarında yaratacağı büyük bölünmeden endişe duyuyoruz” dedi.
bm sözcüsü, “bu durumun önümüzdeki günlerde şiddet içerikli olaylara neden olmasından da korkuyoruz” diye konuştu.
yargının yetkisi kısıtlandı
mursi, perşembe günü anayasal düzenlemeler çerçevesinde yeni kararlara imza atmıştı. cumhurbaşkanı’na her şeyin üstünde yetki veren kararneme, mahkemelerin mursi'nin kararlarına itiraz etme hakkını elinden alıyor. mursi, ayrıca başsavcı abdülmecid mahmud'u da görevden alarak yerine talat ibrahim'i getirmişti.
mısır cumhurbaşkanlığı sözcüsü yasir ali tarafından perşembe günü okunan kararnamede, "cumhurbaşkanı devrimi korumak için istediği kararı ya da kanunu yayınlayabilir" ifadesi yer alıyor.
cumhurbaşkanı, attığı adımların mübarek rejimini deviren ve ülkenin demokrasiye geçiş sürecinin temellerini atan devrimi korumak için gerekli olduğunu öne sürüyor.
devrimi koruma kanunu gereği, mübarek dönemi yetkilileri aracılığıyla işlenen, göstericileri yaralama, öldürme ve öldürmeye teşebbüs suçlarında yeniden soruşturma açılacak ve yargılamaya gidilecek.
al jazeera muhabiri greste, "yapılan yönetimsel bir değişiklik. başsavcı eski yasaya göre ömür boyu göreve getirilmişti. cumhurbaşkanının yaptığı ise görev süresini dört yıl ile sınırlamak" bilgisini verdi.
greste’nin aktardığına göre, başsavcı abdülmecid mahmud cumhurbaşkanı da dahil olmak üzere birçok kişi tarafından devrim sürecinde protestocuları öldürenlerin yargılanmasında başarısız olmaktan sorumlu tutuluyordu.
mahmud’un bazı askerleri koruduğunu düşünenlerin mursi’nin kararından memnun olduğunu söyleyen greste, bazılarının ise yeni kararlar ile mursi’nin yetkilerini aştığını düşündüklerini bildirdi.
al jazeera’nin kahire’den bulunan bir diğer muhabiri sherine tadros da, mısır’daki insan hakları örgütlerinin cumhurbaşkanlığı ve yasama yetkilerinin ardından yargı gücüne de sahip olan mursi’nin ‘kendisine olağan dışı yetkiler vermesinden’ endişe duyduklarını aktardı.
öte yandan, mahmud’un yerine başsavcılık görevine getirilen talat ibrahim perşembe akşamı yemin etti ve görevine başladı.
30 yılın ardından
ülkede 30 yıl yönetimi elinde bulunduran hüsnü mübarek’in halk ayaklanması sonucu şubat 2011’de isifa etmesinden sonra yönetimi yüksek askeri konsey üstlenmişti. temmuz ayında ise mısır cumhurbaşkanı muhammed mursi, yemin ederek resmen göreve başlamıştı.
devrim sırasında 800’ün üzerinde insan hayatını kaybederken, 11 bine yakın kişi yaralandı.
ülke tarihinde demokratik seçimle göreve gelen ilk isim olan mursi, 1952'de monarşinin sona ermesinden bu yana mısır'ın beşinci cumhurbaşkanı olmuştu. ağustos ayında ise, başbakan hişam kandil liderliğindeki yeni hükümet göreve başlamıştı.
mursi göreve gelmesinin hemen ardından, mübarek rejiminin devrilmesiyle geçiş döneminde iktidarı üstlenen yüksek askeri konsey (yak) başkanı ve yeni kabinenin savunma bakanı hüseyin tantavi ile genelkurmay başkanı sami annan'ı emekliye sevk etmişti.
mursi, ayrıca, askerlerin 17 haziran 2012 tarihinde ilan ettiği, orduya geniş yetkiler tanıyan ve cumhurbaşkanının yetkilerini kısıtlayan anayasal düzenlemeleri de iptal etmişti.
kaynak: al jazeera ve ajanslar
Yorumlar