eski adalet bakanı hikmet sami türk, ergenekon davasındaki tahliye sürecini al jazeera’ye değerlendirdi. anayasa mahkemesi’nin (aym) tahliyelerin yolunu açan ilker başbuğ kararında hak ihlali kararını; uzun tutukluluk süresi nedeniyle değil, davada gerekçeli karar yazılmaması nedeniyle verdiğini belirtti. "yasada bir değişiklik yapılmadı bu önceden de böyleydi" diyen türk, mahkemenin yasalara göre ‘kararın açıklanması sonrası 15 gün içinde gerekçesi yazılır’ hükmünü uygulamadığını belirtti. mahkemenin de kendisine göre iş yükü nedeniyle gerekçelerinin olduğunu söyleyen türk, “mahkeme elindeki davayla ilgili gerekçeyi yazmıyorsa görevini yapmamış olur” dedi.

yeni içtihat

anayasa mahkemesi'nin başbuğ için verdiği kararla yeni bir içtihat oluştuğunu söyleyen türk, gerekçesi uzun süre yazılmamış davalarda hak ihlali tespit edilirse tahliye kararları çıkabileceğini ifade etti. 

öym’lerin tek görevi

öym’leri (özel yetkili mahkemeler) kaldıran yasayla birlikte ergenekon davasını gören 13. ağır ceza mahkemesi'nin kaldırıldığını hatırlatan türk, “bu mahkemelerin tek görevi var. o da bu zamana kadar karar verilen davaların gerekçesini yazacak. yazmaması söz konusu olamaz” ifadesini kullandı.

öym yasasına madde eklenebilirdi

özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasının isabetli bir karar olduğunu söyleyen türk, şunları söyledi:

“öym’lerin verdiği kararlar vicdanları yaraladı. adil yargılama denen bir şey var. davaların makul süre içinde sonuçlandırılması gerekir. ancak öym’lerin kaldırılması sonrası zirve yayınevi davası sanıklarının serbest kalması ve danıştay cinayetini işleyen alparslan aslan'a tahliye kararı verilmesi vicdanları yaralıyor. adam öldüren sanıkların tahliye edilmemesi gerekirdi. öym yasası ile ilgili düzenlemeye bunlarla ilgili madde eklenebilirdi.”

kaynak: al jazeera